• sasirmak, sasirma hali
  • kişinin suratına, (default arayüze göre) ilginç ifadeler kondurabilen kavram olabileceği gibi aynı zamanda, kişinin(default) karakteristik özelliği de olabilir. bu özellik kişinin an be an paralize olmasına yol açar.
  • bir saniyeliğine yada bir kaç saniyeliğine ne oluyoruz felan oldum yane olma sendromu.!
    yaşanmış bir örnek üstünde incelersek,
    musevi bir hatunla ask adlı başlığı açtıktan yaklaşık 1 dakika sonra musevi bir kız arkadaşınızın sizi araması ve "hı nassı bi saniye açıklayabilirim" gibi iç serzeniştler içine girilmesi, sanırım iyi bir örnek teşkil edecektir.!**!
  • asagidaki olay gelisimi surecinde x ve y yerine konmasi en uygun duygu...

    koccaman bir tabela...bla bla internet cafe...girdim iceri.online havale mi ne yapicam, acelem de var mesai bitmeden yapmam lazim yoksa kredi karti faizi binicek.bastim explorera acilmaz bi kere daha bi kere daha...en son gorevli arkadasa gittim.

    -abi 13 numara arizali galiba baglantida bi sorun var.
    -haa...bizde internet yok canim.
    -x!!
    (uc bes saniye sessizlik.kafe sahibi ve ben goz goze)
    -na...na...nasi yani?
    -bizde internet yok.kantir* oynatiyoz.

    bundan soora ulan gec kaldim diye kosa kosa gittigim sokagin obur ucundaki internet kafeye girer girmez nefes nefese sordugum soru.
    -abi internet var mi?
    (abi ve internet kafedeki diger herkes)
    -y!? nassyani?
  • günlük kullanım sebebiyle olumsuzu hatırlatmasına rağmen aslında tamamen nötr bir histir. bir olaya şaşırdığımız anda tek hissettiğimiz; olayın olağanın oldukça dışında, eğer her şey normal seyrinde gitse idi karşılaşmayacağımız bir şey olduğudur.
    sonrasında algılarız olayın iyi ya da kötü sonuçlarını, sebep olacağı etkileri, bizi etkileyebileceği potansiyel şekilleri. olayın "olumlu" olduğuna karar verirsek seviniriz, güleriz, kahkaha atarız, zıp zıp zıplarız fakat "olumsuz"a uygun görürsek olayı, üzülüp surat asarız, ağlarız, kendimize fiziksel acı çektiririz ve belki kararlar alırız bunu düzeltmek, olmuyorsa üstesinden gelebilmek amacıyla.
  • yaşamın öğrenmek denen flu kavram üzerine oturduğunun zaman zaman unutulduğu anlarda yaşanan haldir. ezber bozulur, refleks duygu ve tavırlar dumur olarak kişiyi manasız bir boşluğa yuvarlar. iş o anlarda yaşanan histir şaşkınlık. sonra bünye silkelenir, algı antenleri açılır, gelen bütün veriler değerlendirilerek durum karşısında verilecek tepki, edilecek laf, konulacak tavır tespit edlilir ve dünya dönmeye devam eder. geriye tek şey kalır; kendi kendinize söylenip durduğunuz bir laf: vay a.k. böyle de bir şey varmış!
  • bush'un değişmeyen tuhaf yüz ifadesi.
  • umulmayan şeydir.
  • en nihayetinde bazı şeyleri anladığında, fark ettiğinde sana eşlik eden duygu. kafanda yankılanan "ama nasıl olur ki?" sorusu. oluyormuş demek ki ve hatta olmuş işte; ama. ama nasıl olur ki? olamaz, olmamalı. olmamalıydı.

    serseme dönmek, ne yapacağını bilememe hali. duygularınız bile karışır. üzülsem mi sevinsem mi bilemezsiniz. bir süre öylece bekler, ne olup bittiğini anlamaya çalışırsınız. ve sonunda kaçınılmaz olarak hayal kırıklığı çıkar, karşınıza. sizi şaşkına çeviren duygunun mirasıdır, şaşkınlık.

    --- spoiler ---
    hani selvi boylum al yazmalım'da uğruna ailesini terk ettiği adamın kendisine resmi nikah kıymadığını öğrenen asya'nın şaşkınlığı var ya, o geliyor aklıma. ve o güzeller güzeli kadının haklı hüznü tabi. cemşit'le beyaz gelinliği olmadan oturduğu nikah masasında söylüyor. "bizimkisi resmi nikah değilmiş, geçerliliği yokmuş" diyor. yüzünde kocaman bir şaşkınlık ve hüzün. yastığının ortağı, hayatının yoldaşı, oğlunun babası olan adam bunu ona söylememiş, nikahlı değillermiş, aslında.
    bence filmin kalbi kırık, hüzün dolu ve en şaşkın sahnelerinden biridir, bu sahne; ama şaşkınlığın getirdiği sessizlikle fazla fark edilmemiştir.
    --- spoiler ---

    artık hiçbir şey şaşkınlık vermiyor. şaşkınlık kadar bu da hüzün dolu bence.
hesabın var mı? giriş yap