satı çırpan
-
t.b.m.m'nin ilk kadın milletvekilidir.
-
-hatı satı çırpan(oğlu)-
1890-1956 yıllarında yaşayan ankara doğumlu bir çiftçi idi.. muhtarlık yaptı.. v. dönem ankara milletvekili seçildi ve ziraat komisyonu üyeliğinde bulundu..
(bkz: türkiyenin ilk kadın milletvekilleri) -
-
ankara'da yakıcı bir yaz günü.. atatürk arkadaşları ve yaverleriyle kızılcahamam'a giderken kazan köyü yakınlarında durmuş ve otomobilinden inmişti. köylüler, yabancı konukları görünce koşuştular. kimi su koşturdu, kimi ayran..
içlerinden biri, soğuk ayranı ata'ya uzattı..
çorak iklimin kavurduğu yüzüyle bir türk anasıydı, kucağında kundaklı bebeğiyle..
ata ayranını içerken sohbete başladı kadınla.. "senin kocan kim?" "sakarya harbi'nde boğazından yaralanmış bir gazi, paşam!.. "kaç yaşındasın?.. "15 paşam.."
atatürk şaşırdı. karşısındaki kadın en az 25 yaşında gösteriyordu. "ne zaman doğdun sen?. "19 mayıs 1919'da" dedi, kadın.. "sahi mi" dedi, atatürk!..
kadın hiç tereddütsüz ve bu defa gülümseyerek "evet paşam" dedi. "ondan evvel yaşamıyordum ki!."
atatürk, yaverine kadının adını ve adresini not ettirdi.
satı kadın, türkiye büyük millet meclisi'ne giren ilk kadın milletvekili oldu.
kaynak -
ızmir'de bir konuşmasında: “şuna inanmak lazımdır ki dünya yüzünde gördüğünüz her şey kadının eseridir.” demiştir. ek yapıp uzatmaya gerek yok.
(bkz: hatı çırpan) -
(bkz: türk kadını/#71188125)
-
-
balkan harbi sırasında gırtlağından yaralanmış bir askerin eşiydi. beş çocuk annesiydi. çiftçilik ve babasının ardından köy muhtarlığı yaptı. 26 ekim 1933'te kadınlara muhtar olma hakkı verilmesi sonrasında kazan köyü’nün muhtarlık seçimlerini kazandı ve türkiye'nin ilk kadın muhtarlarından biri oldu.
1934 yılında kızılcahamam'a girerken halkavun nahiyesi'nden geçen mustafa kemal ile tanıştı. rivayete göre bu ziyaret sırasında kendisine doğum tarihini soran mustafa kemal’e, 1890 doğumlu olmasına rağmen 19 mayıs 1919’da doğduğunu söylemiş, o tarihten önce yaşamadığını ifade etmişti. mustafa kemal’in tavsiyesiyle 1935 türkiye genel seçimlerinde milletvekili adayı oldu. 8 şubat 1935'te ankara milletvekili olarak tbmm'ye girdi.
o dönemde hatti ile ilgilenen mustafa kemal'in isteği üzerine satı adını hatı olarak değiştirdi. kamuoyunda satı kadın olarak bilinse de tbmm kayıtlarına adı hatı çırpan olarak geçer. -
türkiye cumhuriyeti'nin ilk kadın köy muhtarlarından ve ilk kadın milletvekillerindendir.
kadınların ilk kez oy kullandığı 5. dönem seçimleri,
8 şubat 1935'te yapıldı ve satı kadın ankara'dan milletvekili olarak seçildi.
zekasına hayran kalan atatürk ile tanışması ve milletvekili seçilmesinin hikayesi :
ankara'da yakıcı bir yaz günü idi. atatürk beraberinde arkadaşları ve yaverleri olduğu halde kızılcahamam'a giderken, kazan köyü yakınlarında durmuş ve otomobilinden inmişti.
köyün kadını, genci, yaşlısı, ihtiyarı köylerin içinden geçen, köşede duran bu yabancı konukları görünce hep beraber koşuştular. kimi su getirdi, kimi ayran, bunlardan biri, güğümünden aktardığı soğuk ayranı ata'ya uzattı:
"bir soğuk ayran içer misiniz?" dedi.
bu çorak iklimin kavurduğu yüzünde bronzlaşmış türk kadının en bariz ifadelerini taşıyan, bir türk anası idi. böğrüne sıkıştırdığı kundağı biraz daha bastırdıktan sonra, sağ elindeki ayran bardağını uzattı, bekledi. ata'sı, ayranı kana kana içmiş ve bir an durakladıktan sonra ona;
"senin kocan kim?" diye sormuştu.
köylü kadını, yüzü tunçlaşmış, elleri nasırlı bir türk anası idi; ankara'nın kendine has şivesi ile kocasının sakarya harbinde boğazından yaralanmış bir cengaver olduğunu söyledi.
ata bir soru daha sordu :
"ne zaman doğdun?"
"1919'da atatürk samsun'a çıktığı zaman doğdum."
ata, bir an düşündü. yıl 1934 idi. kadının bu ifadesine göre 15 yaşında olması lazım gelirdi. halbuki karşısındaki kadın 25 yaşlarında görünüyordu; tekrar sordu:
"nasıl olur?"
evet, nasıl olurdu. bu satı kadın hiç tereddütsüz, o her zamanki nüktedan haliyle ve memleketin işgal altında geçirdiği acı yılları ima ederek:
"evet paşam, ondan evvel yaşamıyordum ki!"
tam 6 çocuklu bu anadolu kadını 1890
doğumluydu. kazan köyünün muhtarıydı.
türkiye'deki ilk kadın muhtardı.
-babam kara mehmetlerden. kazan'ın muhtarlık
mühürü bana ondan miras kaldı. sizi görmek
fırsatını bize bahşettiğiniz için bahtiyarlık
duyuyoruz paşam..
-peki, kadınların da erkekler gibi çalışıp çeşitli
mevkilere yükselmesi konusunda ne
düşünüyorsun?
-şüphesiz doğrudur. ve kadınlarımız
cumhuriyet'in mefkûresi altında bunu başarmak
azmine sahiptir. biz kadınlar hedefe yürüyecek
ve cumhuriyet meşalesini her alanda
taşıyacağız paşam.
mustafa kemal bu yanıttan son derece memnun
olmuştu. bu konuşma onu bir hayli düşündürdü.
ayrılırken yaverine kadının ismini ve adresini not
ettirdi.
satı kadın niçin milletvekili seçildiğini
bilmiyordu. ama mustafa kemal onu neden
seçtiğini biliyordu. çünkü kurduğu cumhuriyet'in
temelinde bu ülkenin kadınların da olduğunu
biliyordu. seçmek ve seçilmek onların da
haklarıydı.
1923'te izmir'de yaptığı konuşmasında diyordu ki:
"şuna inanmak lazımdır ki, dünya yüzünde
gördüğünüz her şey kadının eseridir."
sait arif terzioğlu - yazılmayan yönleriyle atatürk, 1963 -
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap