saw iv

• ilk saw sonrası en beğendiğim episode'dur!
  sanırım en büyük sebebi de senaryo'nun, özellikle de 3. bölüme göre çok daha iyi olması. jigsaw'u çok daha fazla görüyoruz, bu da pek tabii bol bol flashback'ler ile mümkün oluyor.
  
  bol kan, kararında gerilim, meşhur jigsaw öğretisi'ne biraz daha derin dalış -ve herşeyin başlama sebebi, ki çok yeterli değil anlatım- ve güzel bir 'şok final'i.
  
  eğlenmek için gidilecek, hoş bir seyirlik.
  
  10/6,5
  
  filmi anlamayanlar için küçük bir yardım:
  
  --- spoiler ---
  
  filmin başında, otopsi sahnesi ile 'filmin finali'ni izliyoruz. sonra ise, 3 . filmde izlediklerimiz ile eş zamanlı gerçekleşen olayları görüyoruz. tüm olay bu. yani otopsi olduğunda,filmde izlediklerimiz zaten gerçekleşmişti, hatta 3. filmin sonu ile 4. filmin sonu aynı ana denk geliyor.
  şaşırtma amaçlı, küçük bir kurgu oyunu var.
  
  --- spoiler ---
• suratları birbirine benzeyen karakterler yüzünden kapasiteyi biraz zorlamak gerekse de serinin en başarılı filmi olsa gerek.
• kendini fena halde tekrarlayan filmdir.
  
  --- spoiler ---
  
  tamam saw'u çok sevmiştik. o göt kadar tuvalet'te jigsaw ayağa kalkıp herkesin eline verdiği an sinema salonunda yerimizde duramıyor, adeta küçük çocuklar gibi şen vaziyette sinema salonundan çıkıyor, çıkışta bile bunun heyecanını arkadaşla paylaşıyor ve önümüze gelene ''saw'u izledin mi, saw diye bir film var biliyor musun?'' diyorduk. amma velakin her güzel şeyin bir sonu olacağını beyinlere kazıyamayan para göz yapımcılarımız bu muhteşem ilgiyi tadında bırakıp bitirmediler, illa devam ettireceğiz dediler.. 2.yi çektiler, hadi neyse dedik. 3.'yü çektiler, hadi neyse dedik. 4.yü çektiler ve sıçtınız demekten başka şey çıkamaz oldu ağzımızdan.
  
  saw serisini izlemiş ve detayları hatırlayan kimsenin 4. bölüme son 3 film arasındaki en iyisiydi diyeceğine inanmam. bir tutam ilk filmden alınmış (odadakilerden biri rol yapıyordu.), bir tutam ikinci filmden alınmış (zaman kavramı aslında sandığımız gibi değildi) ve son olarak da üçüncü bir filmden bir tutam alınarak (istemediğin insanları öldürdün, üçüncü filmin sonunu daha farklı bağladın vs. gibi) dördüncü film oluşturulmuştur. ve bu şaşırtma oyunları tek başlarına çok güzel duruyorken 4. bölümde bir araya gelince bulamaç gibi bir şey olup çıkmış ve artık 5. bölümü asla izlettirmeyecek kıvama getirmiştir bünyeyi.
  
  --- spoiler ---
  
  bir de en ifrit olduğumuz durum müzik sayesinde son bölümlerin sanki çok şok ediciymiş gibi gösterilmesidir. bırakın müziğin verdiği heyecan sayesinde 2-3 flashback sahnesini montajlama çalışmalarını. charlie clouser'ın final müziğini benim sabah yataktan götüm başım dağılarak kalktığım anın arka planına koysanız, iddia ediyorum annem heyecandan secdeye varır.
• an itibari ile tarafımca seyredilen ve 3.bölümden başarılı bulduğum serinin yine bol süprizli ve bol kanlı 4.filmidir. özellikle filmin ilk 15 dakikası nefes kesiyor. olumsuz bir taraf olarak, filmin şiddet dozu gereksiz yere artmış . ayrıca iki kere izlenilmesi gerekiyor..isimler ve geriye gidiş gelişler çok fazla ve kafa karıştırıcı.
  
  --- spoiler ---
  
  - film zımba gibi başlıyor...gerek otopsi sahnesi, gerekse de zincirlenmiş iki adamın tuzağı ve mücadelesi süperdi.
  - filmin sonu 3.bölümle bağlanmış. ama bu bağlanma biraz kafa karıştırıcı. geçişleri anlamak zor.. müfettiş hoffman filmin başında jigsaw un midesinden kaseti buluyor ama sonunda bir bakıyoruz ki jigsaw u ölüm döşeğinde görüyor. öteki dedektifi de oraya kitliyor. amanda nın yakaladığı polis eric mathews tekrar piyasada..hoffman bunları neden yapıyor?..of ki ne of.
  - filmde bir zarf-not-kaset-teyp kirliliği var..herkes her yerden bir teyp buluyor. hele zenci polis rigg e bırakılmış mektuplardan bıkkınlık geldi. sinemada kıçımın dibinden de teyp çıksa şaşırmayacaktım..."merhaba kumrengi..bir oyun oynayacağım..45 dakika sonra film bitecek..eğer filmi anlayabilirsen hayatın kurtulacak. anla ya da öl, seçimini yap..let the understand begin !.."
  - aman da aman amanda dan kurtulmamız sevindirici. bu kadından hazzetmezdim.
  - cenazeevindeki tuzaktan kurtulan adamın avukatımız olması herkesin gözünden kaçtı ...müfettiş hoffman ın ona neden ihtiyaç duyduğu ayrı bir muamma...
  - oteldeki şişman adamın filmdeki rolü gereksiz ve ölüm sahnesi de başarısızdı.
  - jigsaw un geçmişinin anlatılması yeterince doyurucu ve dramatikti. bol bol flashback leri olan film bana yer yer lost u anımsattı. jigsaw un yaptığı meşhur kuklanın ilk örneği insanı gülümsetti.
  - son olarak aslında bu film, 3.bölümünün devamı gibi olmuş gibime geliyor.
  --- spoiler ---
• yazar kadrosunda charlie kaufman, oyuncu kadrosunda ise jessica alba bulunmakta.
  (bkz: oha)
  
  edit: yalan haber.
  
  aslen "yazar kadrosunda ben, oyuncu kadrosunda ise sen bulunmaktasın."
• jigsaw'ın kurbanlarına saygısını serinin diğer filmlerinde olduğu gibi bir kez daha ortaya koyan film. bir insan cinayet işlemek için ancak bu kadar güzel makinalar icat edebilir. o düzeneklerin hepsi bir müzede teşhir edilmeli hatta ülke ülke gezdirilmeli ellemek kurcalamak serbest olmalı.
• saw i'de oturtulan "hayatın değerini bilmek" felsefesinin john cramer flashbacklerinde bol bol işlendiği film. bir sonraki film olarak izleyeceğimiz saw 5'in ilk sahnesiyle başlayan, saw i ve saw ii'yle bağlantılar kurarak devam eden ve saw iii'nin bittiği sahnenin yan odasında onunla eş zamanlı olarak bitirilen harika bir devam filmi olmuş. saw iii'den sonra yapılan "kurgu eksikti be" yorumlarını da kaldırıp çöpe atmıştır bu film. iki filmin aslında aynı anda yaşanılan ve aynı yerde bitecek olan birkaç testten oluşması çok ihtişamlı olmuş kurgu açısından. şimdi 4. filmin başında gösterilen jigsaw'ın otopsi sahnesiyle başlayacak olan 5. filmi hevesle beklemekteyiz. ayrıca bu kadar uzun bir serinin -ikinci film hariç denebilir- başarıyla devam etmesi de atlanmamalı.
• (bkz: kese kese orman birakmadilar)
• bu filmin adı saw iv olmasaydı, serinin ilk filmindeki müthiş finali izlememiş olsaydık; bence şu anda bu filme övgüler yağdırılıyor olurdu. tamamen bağımsız değerlendirildiğinde kurgu da şiddet de gayet sağlam olmuş, sürekli bir heyecan var ama işte hep ilk filmdeki tadı arıyorsun ve bu sefer finalde ne olacak nasıl şaşırtacaklar duygusuyla izliyorsun filmi... anlatmak istediğim şudur ki artık senaristler de yönetmen de yapımcı da ilk filmin kredisini kullanmayı bırakıp orijinal hikayeler üzerinden aynı tarzda filmler çevirsinler çok daha yerinde olur.
• ikiyle uce gore daha iyiydi yeni cikacak olan altiyla yediye gore de daha iyi olacaktir gibi soylemleri bir kenara birakirsak artik iyice boku cikmi$ filmler serisinin son halkasidir.
  
  senaristler artik nasil bir cinlik yapsakta $u seyirciyi ters ko$eye du$ursek diye du$unmektedirler. ancak ters ko$eye du$memize ragmen topu di$ari atmi$lardir. di$ari atmakla kalmayip tribunlerin de di$ina atmi$lardir.
  
  artik sadece acaba bu adam nasil olecek $u adam olse nasil olur gibi bakmaktayim filme. o bakimdan hicbir ozelligi kalmami$tir yeni cikan filmlerin. bu sebeptendir ki ilk 4 filmi sinemada para vererek izlemi$ biri olarak artik devami cekilmesi halinde film veya filmler icin tek kuru$ harcamama karari almi$ bulunmaktayim. cunku zorlama olumler ile seyirciyi $a$irtmak amacli yapilmi$ bir zorlama final sahnesi gormeye sabrim kalmadi artik.