• osmanlı döneminde enstruman çalan insanlara verilen ad.. şarkı söyleyene de hanende denirdi.. o zamanlar ben çok küçüktüm..
  • (bkz: enstrümanist)
  • (bkz: einsturzende)
  • (bkz: sazcı)
  • ismet özel'in; hayatın rengi sanmakla suçladığı ve kendi kuzgun ikindisine kulak vermesini emrettiği yırtlaz kalabalığın icrası.
  • bursa\heykel'de eski ahşap bir evin restaurant&bar(kendileri yazmış valla) olmuş hali olan mekan. minicik bahçesi var. canlı müzik var. güzel bir yer.
  • dün akşam gitmez olaydık barı. yaptıkları "ey dost" menşeili canlı müzikler orkestranın kalitesi sayesinde sindirilebiliniyor. ancak bazı şarkıların arasında şiir okuyorlar ki, ben solistin suratına tükmükler saça saça gülmemek için yerlere bakındım, biradan yudum alma şekillerine girdim. kötü şiir hiç çekilmiyor arkadaş.
    birde programın ortasında solistin (ki kendisinin sesi mesi düzgündü hakkını yemiyelim) "şimdi aramıza bilmemkim ve cezmi ersöz abilerimde katıldı" dedi. benim bittiğim an işte o andı. sonra birisi çıktı cezmi ersöz şiiri falan okudu, ben o sıra baygınlık geçirmişim gerisini hatırlamıyorum.
  • (bkz: çalgıcı)
  • suavi'nin yalıçapkını'nda geçer:
    "suspus oldu sazendeler bu gece.
    hazırlan, fırtına kopmak üzere.
    kalbime tünemiş kuşlar uçuştu.
    cam kırığı gibi doldun içime.

    eski bir madende göçük gibiyim.
    toprağın altında kalabilirim.
    kim vurduya gitmesin, aşkıma ses ver.
    uçarı değilim, kadir bilirim.
    kim vurduya gitmesin, aşkıma ses ver.
    uçarı değilim. kadir bilirim.

    yaban inciri, yalıçapkınım,
    örtbas etme aşkını.
    çobanaldatan, çit sarmaşığım,
    sar bana kollarını.
    yaban inciri, yalıçapkınım.
    örtbas etme aşkını.
    çobanaldatan, çit sarmaşığım,
    sar bana kollarını."
hesabın var mı? giriş yap