sedat peker

• kaynak
  
  istanbul anadolu 41. asliye ceza mahkemesi'nde görülen "suç işlemeye alenen tahrik" suçunu işlediği iddiasıyla yargılanıp, yargılama sonucu suçun tüm unsurları gerçekleşmiş olmasına rağmen "terör örgütülerine karşı devletin yanında sergilediği duruş" gerekçe gösterilerek beraat ettirilmiş olan şahıs.
  
  --- 15 temmuz 2017 ---
  
  "cezaevleri de bir gün basılacak. ancak onların hayal ettiği gibi değil. dışarıda yakaladıklarımızın hepsini ağaçlara, bayrak direklerine astıktan sonra cezaevlerine de gireceğiz. onları cezaevlerinde de asacağız. boyunlarından asacağız bayrak direklerine"
  --- 15 temmuz 2017 ---
  
  15 temmuzun birinci yıldönümünde bu cümleleri kurmuş olan bu şahıs, bir hukuk devleti içerisinde "kendi dünya görüşü çerçevesinde" ifade etti denilerek beraat ettirilemez. fakat ne mutlu bize ki artık hukuk devleti olmadığımız için bu şekilde kararları görmeye devam edeceğiz. bu sözlerden cesaret alan bir kişi mazallah zamanında fethullah gülen isimli çıyan için övgü dolu sözler sarfeden bazı devlet adamlarına saldıracak olsa ne olacak? o zaman mı harekete geçilecek?
  
  şu ana kadar bu sözler sebebiyle suç işlenmedi diyerek beraatine karar vermek mümkün mü peki?
  hayır.
  neden?
  çünkü "suç işlemeye alenen teşvik" bir tehlike suçudur. yani sonucunda başka bir suçun işlenmesi aranmaz. bu, suçun kanuni şartı veya bir dava şartı değildir. bu suçun fiil unsuru, ilgili cümlelerin sarf edilmesiyle tamamlanmış olur. bir sonuç beklenmez. yani suçun konusu zaten ilgili cümlelerde yer alan teşvik ifadeleridir; teşvikin işe yarayıp yaramaması değil.
  
  sonuç olarak mafya düzenine çanak tutan, tuttuğu bu çanağı yargı sistemi ile meşrulaştırmaya çalışan bir devlet anlayışı varken artık ne mahkemelere ne de kanunlara güven duyulamaz. ne yazık ki mevcut siyasal erk, onaltı yıllık yönetimi ile yasaları ve yargıçları olağanca yozlaştırmış ve sonuçta halkı işçi katili patronların, kendi amaçlarına hizmet eden din taciri tarikatların ve mafya liderlerinin-tek kalemde ifade etmek gerekirse oligarkın- önüne atmıştır. siyasal islam modelinin modernleşmesi söylemleri ile sağ kesimi güderek iktidara gelip modern bir ülkeyi çağın gerisine çekmeyi başarmıştır. sedat peker isimli şahıs, sadece bir mafya lideri değildir artık; siyasal erkin halk ve özellikle de aydınlar üzerinde kullandığı, kullanacağı bir korku ve gayrıresmi cezalandırma aygıtıdır. bu mahkeme kararından sonra işlediği her suça "devletimin yanında kendi dünya görüşüme uygun bir şekilde teröre karşı koydum" deme cüretini kendisinde bulması işten bile değil.
  
  hani bazen eskiden tanıdığınız ve gelecekte büyük işler başaracağını düşündüğünüz insanları görür ve acınası halde olduklarını fark edersiniz ve "yanlış kişilerle takıldı herhalde" dersiniz ya. işte türkiye de öyle oldu biraz. yazık ülkemize, herhalde yanlış kişilerle takıldı.