• vay amk nelerle büyümüşüz dediğim şarkı.

    yıl oldu 2013 radyolarda hala türkan mürkan saçma salak çer-çöple kulak dolduruyoruz. gençlere klasik, caz ya da harbisinden tsm dinletemiyoruz ama şu şarkıdaki kontrabası bi duysalardı da "la bu ne?" deselerdi fena mı olurdu?

    bi şey de iyiye gitsin be. sezen aksu'dan nefret ederim ama piyasa öyle düştü ki sezen dinleyene zevk sahibi insan muamelesi yapmaya başladım.
  • güzel şarkıdır. ne varsa eskilerde var zaten.

    şşşt dedin takıldım sana
    o an yazıldım hesabına
    ah biranda vuruldum ona
    boyun eğdim ben hep gururuma

    önce ben bir masum kedi
    birazcık hanımefendi
    takıldım baktım olmuyor ki
    o suratsız naletin biri

    sahtekar biraz düzenbaz
    böylesini gözüm hiç tutmaz
    ay bişey sanır kendini
    havalanma yerim ben seni

    dırdırı var ya o dırdırı
    çekilmiyor hiç sabahları
    yok annesi babası derken
    kaçırdım bak ben erken erken ay!

    benim de bir canım var
    ben de insanım hain

    80 günde devr-i alem
    neden değiştin böyle madem
    sen böyle değildin
    olanlar oldu
    kime inandın söyle adem
  • bir bendeniz $arkisi.
    ... seksen gunde devr i alem,
    neden degi$tin boyle madem..."
  • sözü ve müziği de kendisine ait olan, çok ilginç bir bendeniz şarkısı.

    blues gibi başlar, birden oryantal müziğe bağlar nakaratta. sonra gene blues - jazz karışımı bir şey. böyle böyle gider şarkı.

    klibi de şarkı gibi ilginçliklerle doludur, smokinli bendeniz ve dansçılar dansözlerle aynı karede dans eder. sonra bir ara kızılderili gibi bir abiyle görünür kendisi.

    tüm bu ilginçliklere rağmen, çok ''cool'' bir bendeniz vardır bu şarkıda.
  • ilkokulda sınıf kitaplığından aldığım, okuduktan sonra okula götürmeyi unuttuğum ardından unuttuğum için öğretmenden utanıp yine okula götürmediğim, ödünç aldığım bir şeyi geri vermeyip elimde tuttuğum için uzun süre lanetlendiğimi düşünüp sonunda onu yok ederek üzerimdeki lanetten kurtulmaya çalıştığım okuması zevkli çocuk kitabıdır.
  • 80 gün alemi devretmek için oldukça uzun bir süre, bunu balonla çıktığımız yolculuğun ikinci gününde anlıyorsunuz. her seyahatte olduğu gibi bunda da beraber çıktığınız grup çok önemli. grup liderliğine soyunan herif ingiliz olursa, tatilde bile dakik olmak, adab kural diye diye bir kurtlarını dökemeden her kıtaya şöyle bir uğramak mümkün. zaten 80 gününüz varsa ben derim ki, sadece bir kıtaya, olmadı, sadece bir şehre gidin. balonla da değil hem. ayağınız yere bassın, yayan gezin. oraları tanıyın, insanları ile kaynaşın. 80 günde çok fazla gezmeye hem vaktiniz kalmıyor, hem de yol kısalsın diye sik sok bir dolu yerden geçiyorsunuz. sik sok yer demek de yine kayıp uygarlık demek, mızraklı baldırı çıplağın şerrinden kaçmak demek. bir de o kadar gün dönünce 1 gün ekleniyor mu düşüyor mu, bir şey oluyor. öyle bir nevriniz de dönebiliyor başladığınız yere dönünce.
  • 80'lerin sonu 90'ların başındaki çocukların izlediği çizgi filmlerden bir tanesidir.
  • bu akşam cevahir sahnesinde izlediğim mükemmel oyun. sahne geçişleri, kurgu ve kostümler harikaydı. oyunculuklar çok başarılıydı, özellikle cem zeynel kılıç üstün bir performans sergiledi. komedi dozu çok iyi ayarlanmıştı. emeği geçen herkese tebriklerimi ve teşekkürlerimi sunarım. izlemeyi düşünenler ise kaçırmasın, kesinlikle öneririm.
  • fransız yazar jules verne'in bahis üzerine başlayan filler, kızaklar, gemiler ve 18oolerin tüm ulaşım imkanlarıyla tamamladıkları yer yer macera yer yer gezi tadında her yaştan insanın okuması gereken, su gibi akan kitabıdır.. ortaokul yıllarımda okumuştum ancak yirmi yıl sonra şimdi tekrar okuyunca bambaşka keyif aldım. tavsiyedir, çevirin çevirin okuyun.
hesabın var mı? giriş yap