• bugünlerde yine ele alınması gereken kritik bir kavram: self-coup.

    türkçesi: öz-darbe.

    daha önce bu başlıkta yer alan fakat bir şekilde silinmiş olduğunu gördüğüm kayda değer bir entry'yi google önbellek'ten buraya kopyalamak istiyorum:

    <<bir ülkede anayasal olarak meşru yollarla göreve gelmiş hükümet ve yöneticilerin yetkilerini kötüye kullanarak parlamento ve yargı gibi devlet organlarını işlevsiz hale getirip anayasal sınırları çiğneyerek diktatörlük kurmasıdır. tarihsel olarak genelde adım adım gelişen bu çabalar son aşamaya geldiğinde artık anayasa ve parlamento tamamen feshedilir ve cumhurbaşkanının resmi olarak diktatör olmasıyla sonuçlanır.
    (bkz: julius caesar)
    (bkz: charles louis napoleon)

    28.12.2015 22:57 ~ 22:59 deepinthedesert>>

    wikipedia maddesi için:
    self-coup

    lafı dolandırmadan söyleyelim; haziran 2015 seçimlerinden sonra devreye sokulan proje bir öz-darbe projesidir.

    dünkü askeri darbe girişimi ise her türlü senaryoda bu öz-darbe sürecini destekleyecek ve rte'nin başkanlık yolunda elini güçlendirecek talihsiz bir olay olmuştur. ortada, bu darbe girişimine bilinçli bir şekilde izin verildiğine dair şüphe uyandıran emareler de bulunmaktadır.

    yine bu konuda, 3 nisan 2015'te, yani haziran 2015 seçimlerinden hemen önce yazılmış kritik ve isabetli bir yazıya rastladım. link çalışmıyor, önbellekten kopyalıyorum:

    << erdoğan öz-darbe yolunda- alp altınörs

    peru devlet başkanı alberto fujimori, 5 nisan 1992'de hükümeti, meclisi ve yargı kurumlarını feshettiğini ilan etti. olağanüstü hal yasalarıyla halka yönelik terör uyguladı. fujimori'nin darbesi gibi, seçilmiş devlet başkanı eliyle yapılan darbelere öz-darbe denir. başkanlık sistemine geçmeyi sağlayacak 330 milletvekilliğinin anayasal yollardan sağlanamayacağı netleşirse, erdoğan da fujimori tipi bir öz-darbe yapabilir.

    etkin haber ajansı / 03 nisan 2015 cuma, 10:36

    alp altınörs- 5 nisan 1992'de peru devlet başkanı alberto fujimori televizyona çıkarak, hükümeti, meclisi ve yargı kurumlarını feshettiğini ilan etti. yeni bir hükümet kurduğunu, bütün yasama ve yargı yetkilerini bu hükümetin üstleneceğini açıkladı. meclis bu kararı tanımayarak, anayasada var olan başkan'ı görevden alma yetkisini kullanmak istedi. fujimori orduya meclis'i basma ve dağıtma emrini verdi.

    fujimori anayasayı askıya aldı. sıkıyönetim ilan etti. muhalefet liderlerini tutuklattı. olağanüstü hal yasalarıyla halka yönelik terör uyguladı. ülkede işkenceler, gözaltında kayıplar ve katliamlarla dolu bir sayfa açtı. fujimori cuntası egemenliği altında yeni seçimler yapıldı ve kurucu meclis oluşturdu. bu meclisin yaptığı anayasa 1993'te referanduma sunuldu ve yüzde 52 oyla onaylandı.

    peru-fujimori örneği, darbelerin kendine has bir türünü oluşturuyor.

    fujimori'nin darbesi gibi, seçilmiş devlet başkanı eliyle yapılan darbelere öz-darbe veya kendi kendine darbe (auto-golpe, self-coup) denir. bu darbe türünde seçilmiş devlet başkanı kendi hükümetini (ve başka anayasal kurumları) lağvederek cunta kurar.

    erdoğan'ın "başkanlık sistemi" adı altında kurmaya yöneldiği yeni diktatörlük rejimini anlamak için peru örneğini iyi incelememiz gerekir.

    peru örneği, bizzat seçilmiş başkanın kendi hükümetine karşı yaptığı bir darbe olarak, günümüz türkiye'sine çeşitli yönlerden benzemektedir.

    erdoğan da bu tür bir öz-darbe yolunda gibi görünüyor.

    hükümeti beştepe'de topladığı 20 ocak'tan bu yana, fiilen akp hükümetini kendisi yönetiyor.

    cumhurbaşkanlığı genel sekreterliği'ne bağlı 12 daire başkanlığı oluşturarak ayrıca doğrudan kendine bağlı fiili bir paralel hükümet kurdu.

    cumhurbaşkanına örtülü ödenek kullanma yetkisi verildi. bu aynı zamanda saray'a bağlı bir özel istihbarat örgütüne de vize çıkarttı.

    erdoğan konuşmalarında sıkça "parlamenter sistem bekleme odasında", "bu anayasa bize dar geliyor" söylemleriyle, mevcut anayasayı askıya aldığını ilan ediyor. öz-darbe adım adım pişiriliyor.

    politik güç dengeleri erdoğan'ın "başkanlık" diktasını anayasal yollardan kurmaya elvermeyecek gibi görünüyor. hdp'nin "seni başkan yaptırmayacağız" çıkışının ardından, bülent arınç gibi akp kurmayları dahi, 330'u dahi bulamayacaklarını itiraf etmeye başladı. bu durumda erdoğan, inisiyatifi tümüyle üstlenerek davutoğlu ve hükümetini bir kenara itti. devletin bütün imkan ve olanaklarını bir iç kargaşa ve kaos iklimi oluşturmaya hasrediyor. iç güvenlik pakedinin tanıdığı olağanüstü yetkileri kullanarak halka karşı terörü tırmandıracak. kutuplaştırarak oy artırmaya çalışacak. özel amacı hdp'yi baraj altında ve dolayısıyla meclis dışında bırakmak.

    başkanlık sistemine geçmeyi sağlayacak 330 milletvekilliğinin anayasal yollardan sağlanamayacağı netleşirse, erdoğan da fujimori tipi bir öz-darbe yapabilir. bu öz-darbe tıpkı 2003'te generallerin tertiplemeye çalıştığı darbeler kadar halk desteğinden yoksun olacaktır. ancak eğer erdoğan, seçimlere doğru türkiye'yi yoğun bir çatışma ortamına çekebilirse, o zaman geniş yığınlarda "istikrarı sağlayacak bir güçlü adam" arayışı baş gösterebilir. halk nezdinde kredisi olmayan "başkanlık" sistemi işte ancak o durumda yığınlara ehven-i şer gibi görünmeye başlayabilir.

    bütün halk güçlerinin pozisyonunu buna göre alması ve böyle bir hamleyi kolaylaştıracak eylem ve söylemlerden sakınması yerinde olur. yanlış bir politik konjonktür okumasına dayalı eylemler, içerik olarak devrimci karakter de taşısalar, nesnel olarak erdoğan'ın hamlesini kolaylaştıran bir rol oynayabilir.

    erdoğan'ın demokratik siyaseti boğma, çatışma ortamını geliştirme ve seçimlere kadar ülkeyi yönetilebilir bir gerginlik ortamında kutuplaştırma siyasetini boşa çıkartacak bir demokratik kitle seferberliği, görevdir. an itibariyle, hdp bütün devrimci demokratik güçlerin birleşik antifaşist seferberliğini sağlayan merkez olarak, erdoğan diktatörlüğüne gidişin önündeki temel engeldir.>>

    edit: imla.
  • "yok artık şu da olmaz dedik ama bak oldu" şeklinde almanak yazmak isterdim ama zihnim yerinde değil.
    self coup için de "yok lan o kadar da değil" diyoruz ya, aklımızon bi köşesinde acabalar dursun.
    adam gerçekten çok tehlikeli, sela okunması, çatışma sürerken halkı sokaklara davet etmesi olaylarında bunu derinden hissettim.
  • ilgili wikipedia sayfasının 30 nisan ve 2 mayıs 2017 versiyonlarının kıyaslamasında, 2 mayıs itibariyle ülkemizin çok yakın tarihine dair bir kısmın çıkarıldığı görülmektedir.

    bu değişikliğe rağmen wikipedianın hala erişime kapalı olması şaşırtıcıdır.
  • (bkz: false flag)
  • wikipedia'nın kapanmasına sebep olduğu iddia edilen olgu.
    wikipedia'nın ilgili sayfasına tekrar baktığımda self-coup listesinde 15 temmuz'u göremedim. demek ki ülkemizde erişime açılması için bir takım tavizler verilmiş.
  • bu kavramla ilgili kritik bir nokta şu ki, self-coup false flag içerebilir fakat bu gerekli bir koşul değildir. hitler'in reichstag'ı yakması mesela false flag içeren bir örneği, tüm erki elinde toplayabilmek için kullandığı bahanesiydi. bunun yanında misal gerçek bir darbe teşebbüsü, ekonomik buhran, terör saldırısı vesair de baştaki hükümetin anayasayı askıya alıp, meclisi kapatmasına zemin hazırlayabilir. yeter ki niyet ara rejime geçmek olsun ayağınıza fırsat gelir ve bunu kullanırsınız.

    aksine eğer kuvvetler ayrılığına inancınız varsa hiç bir olağanüstü durumun, savaş dahil olağan yasama faaliyetini durdurmaması için çabalarsınız. bakın misal bizim ankara meclisi savaş sırasında çalıştı, askeri manevralar, hatta sonrasındaki lozan süreci sonuna kadar eleştiri ve sorgulamaya tabi oldu. ingiliz iç savaşı'nın bir tarafı parlementoydu, yine ingiliz parlementosu 2. dünya savaşı'nda faaliyetine devam etti. hatta 1940'da norveç'te almanlara karşı yapılan başarısız bir operasyon sonunda uzun bir tartışma süreci başladı, başbakan'a karşı güvenoylaması yapıldı.
  • (bkz: öz darbe)
  • öhöm öhöm... (bkz: ikinci abdülhamit)
  • 15 temmuz 2016'dan çok daha önce 28 haziran 2015'te yazılmış öz-darbe ile ilgili bu makale de hayli ilginçtir (bkz: https://www.commentarymagazine.com/…nti-democratic/)
  • (bkz: autogolpe)
    (bkz: autocoup)
hesabın var mı? giriş yap