• yıllar önce bir gün ankara'da, ağır ceza mahkemesinde duruşma beklerken kendisini müdahil vekili olarak gördüm, tesadüfen o günkü duruşma da karısını öldüren koca hakkındaki karar duruşmasıydı; heyet, sanığın son sözlerini sorduktan sonra müzakere için odasına çekildi, son derece stresli bir andı; gözüm meslektaşıma kaydı, o ise soğukkanlılıkla çantasından çıkardığı kitabını okumaya başladı; bu durum yaklaşık on dakika sürdü; sonra heyet geldi ve sanığı ömür boyu hapis cezasına çarptırdı.

    benim için şenal sarıhan, meslek hayatında onlarca yıl geçirdikten sonra, bu kadar stresli bir anda, işini bu kadar soğukkanlı olarak yapabilecek yetkinlikte bir meslek büyüğüdür.
  • bu gece siyaset meydaninda sergiledigi olgun durus, aydinlatici tavirlar, mukemmel bir ses tonu ile hic bir asagilama yapmaksizin gorus beyan etmesi ne kadar iyi bir hatip ve avukat oldugunu umarim iyice bir gozler onune sermistir. sisman ve kivircik sacli betimlemesi ile anilmak, hicbir kadin icin hos olmamasina ragmen, fatma karabiyik barbarosoglu'na " ne alakasi var? ben senin fiziksel ozelliklerinden mi bahsediyorum? ilkokul bebesi misin kizim sen?" dememistir. "madem cok islamciydin, beyinin kanatlari altina girdikten sonra ne diye kendi soyadini kullanmaya devam edersin? var mi sizin islam inancinizda erkeklerle ayni safta yer almak? islami ilkelerle yonetilen bir ulkede bulunaydin, tv'lere cikip fikir mi beyan edebilirdin a yavrucak?" bile dememistir ki ben olsaydim diyeceklerim aynen bunlar hatta bes beterleri olacakti. valla heykeli dikilse yeridir.
  • bir zamanlar edebiyat öğretmeliği de yapmış; duruşu, duyuşu, hukuk bilgisi ile öne çıkan avukattır. nezaketinden sual olunmaz.
  • bugün mecliste düzenlediği basın toplantısında ağlayan, 12 eylül mağduru chp'li milletvekili...
    o dönem gözaltına alınışını, çocuklarından koparılışını, yaşadığı işkenceyi dillendirmesi ve dillendirirken ağlaması çok içime dokundu...
    gözyaşlarından sarılmak istedim kendisine...

    link
  • chp içerisinde hesap kitap işine girmeden siyaset yapan, siyasi çizgisinde partinin genel popülist prototipine kaymayan, doğrusundan sapmayan, bi' dönem daha seçilebilmek için örgütlere takla atmayan, emekçi vekil. siyasi duruşu ile benim siyasi bakış açım açıkçası pek örtüşmüyor ancak kendisiyle sohbet ettiğim zamanlarda ya da etkinliklerdeki hal ve tavırlarını gözlemleme şansına eriştikten sonra beni oldukça etkilemiştir.

    milletvekili aday adaylığı döneminde ulaşım için belediye otobüsü kullananarak ilçe örgütlerine giderdi. bugün de fiat linea kullanıyor. kıyafet ve gösterişe önem vermiyor, halktan biriymiş gibi sade bir görüntüsü var. gerçi bizim vatandaş için bunlar kriter değil. çekecek ki altına şöyle bi' audi a6 filan, ayakkabısı yüz metreden belli olacak, pırlantadan taşlı saat takacak. can sıkıntısından kendisini sivil toplumculuğa vermiş kadınların lüks otellerde düzenledikleri kermeslere gidip yüklü bi' bağış yaptıktan sonra eline mikrofonu alıp kadın hakları üzerine nutuk atacak. bu ülkede böylesi makbul değil mi sahi?
    söylemde devrim, hak, eşitlik ve emek gibi ana temalar üzerinden kürsü retoriği yapmak kolay da, konum elde edince gerçekten solcu gibi yaşayabilmek zor. ve ne kadar solcu olduğunu gösterebilmek değil, gerçekten inandığı değerlere uygun yaşayabilmek marifet ama onun da haber değeri yok değil mi?. hasılı, parti içerisinde soldan bakabilme eğilimi en yüksek kişi olabilir. bir diğeri için (bkz: ilhan cihaner)
  • chp'de aday listelerinin verilmesine saatler kala kılıçdaroğlu'nun kamuoyunun çağrılarını dikkate alarak ankara 2. bölge 1.sıradan milletvekili adayı gösterdiği değerli bir avukat.

    1948, eskişehir doğumlu. iş hayatına 1966'da mezun olduğu izmir eğitim enstitüsü'nde sonra öğretmen olarak başladı. 1974 yılında i.ü hukuk fakültesini bitirdi. türkiye'de toplumsal muhalefetin yükseldiği bu yılları avukat olarak yaşadıktan sonra 12 eylül'de tüm devrimcilerin ayrımsız avukatlığını üstlendi. mamak cezavinde o yıllarda kalmış devrimciler kendisini ve karşılıksız bir fedekarlıkla onlar için yaptığı mücadeleyi iyi bilirler. 1990'larda çağdaş hukukçular derneği ve cumhuriyet kadınları derneği'nin kuruluş çalışmalarına destek olarak bu oluşumların çeşitli dönemlerde başkanlığını üstlendi. 1993'de gerçekleşen sıvas katliamı sonrası mağdurların avukatlığını tereddütsüz bir şekilde üstlendi ve on yıllar süren yargılamanın takipçisi oldu. aynı döneme denk gelen bahriye üçok, muammer aksoy, uğur mumcu, ahmet taner kışlalı cinayetlerinin de avukatlığını gerçekleştirdi.

    şenal sarıhan'ın adaylığı ile sol ve demokrat kamuoyu "vicdanını" meclise göndermiş oldu. önümüzdeki dönemde hukuk, demokrasi ve kadın hakları adına bir çok önemli işe imza atacağına inanıyoruz.
  • chp'nin ankara 2. bölge 1. sıra milletvekili adayı.
  • hilmi yarayıcı ve ali haydar hakverdi ile birlikte meclise girmiş dava kadını, çhd emekçisi, vekil ablamız.

    kendisine sonsuz başarılar diliyoruz mecliste.
  • sivas katliamı davasında ilk günden bu yana mağdurların avukatlığını yapan, cumhuriyet kadınları derneği genel başkanı. tanıdığım, konuşma fırsatı yakaladığım ve hayranlıktan öldüğüm hala da etkisinden çıkamadığım, her yönüyle akla başarı kelimesini getiren kadın.
  • ben de kendisini "12 eylul"e dair yaptigi konusma ile tanidirim. yarali olmasina ragmen vakur durusunu takdir ettim. gecmisin hukuksuzluklarina hukuk vasitasiyla karsi cikmasi, herkese ders olmali.

    "meclise iyi ki girmis" denilecek milletvekillerinden biri.
hesabın var mı? giriş yap