• serbest farsça'da başı bağlı anlamına gelen bir sözcüktür. türkçe'ye tamamen aksi bir anlamda girmesi şu hikayeye dayanır:
    istanbul fethedildiği yıllarda insanlar surların arasındaki şehre akın akın gelmişler.o zaman da göç sorunu yaşanmış anlaşılan. bir süre sonra bakılmış ki fazla kalabalık oluyor, demişler istanbul'a sadece ticaret yapılmak için girilsin. böylece sadece loncalara kayıtlı olanlar girebilmiş. loncalara kayıtlı olan tüccarlar "serbest" yani "başı bağlı" olarak adlandırılmış. "serbest"''ler istanbul'da dolaşma özgürlüğü olanlar olduğu için serbest zamanla dilimizdeki bugünkü anlamını kazanmış.
    (bkz: hayat ne tuhaf vapurlar falan)
  • doğrusu serbes olması gerekirken türkçeye serbest olarak geçmiştir, zira ser baş, best bağlı yani başı bağlıdır. serbes ise başı boştur
  • hic birsey bilmeyip herseyde fikri olan birinin almis oldugu kullanici ismidir. gercekten hic birsey bilmiyor ya. hatta o kadar biliyormus gibi yapiyor ki rasim ozan kutahyali kivaminda lan resmen. kisisel algilanmamasini talep ediyorum zira tanimam etmem.

    (bkz: o kadar cahilsin ki keske olsen)
  • efendim kelimenin menşei ile ilgili bir hikaye de şudur:
    acem dilinde ''ser'' baş, ''best'' de bağlı demektir ya. yamulmuyorsam islamiyette de başını örtme zorunluluğu diğer koşulların yanında esaretten kurtulmakla başlar.
    işte burdan hareketle o zamanın esir kadınları da başları açık gezermiş. sokakta başı kapalı bir kadın gördüğünüzde o kadının esir olmadığını dolayısıyla da serbest olduğunu anlarmışsınız. burdan da bizim dilimize özgürlüğün ifadesi olarak geçmiş serbest kelimesi. iyi ki de geçmiş..
  • kökeni hakkında şöyle bir yaklaşım da mevcut olan kelime;

    "osmanlının ikbal dönemlerinde, o çağın her ülkesinde nizam olduğu üzere, geceleri şehirlerin kapıları belli saatten sonra kapatılır, bir emniyet tedbiri olarak giriş - çıkışa sabaha kadar izin verilmezdi. ancak evli kişiler bu yasaktan müstesna idi. kapıya gelen yolcuya nöbetçi sorardı: “serbest misin, serazad mı?” (farsça ser-best: başı bağlı – evli; ser-azad: başı boş, bekar) evli kişi olmak belli bir düzen kurmak, sorumluluklarını müdrik olmak demekti. bu nedenle bu kişiler kamu düzenine muhtemel tehdit olarak görülmezlerdi ve “ser best” olanların geçişleri “serbest” idi. sorumluluklarını idrak etmek kişiyi özgür kılar."

    http://altayu.blogspot.com/…ya-da-din-ve-zgrlk.html
  • cumhuriyet doneminde avrupa demokrasilerindeki "liberal" sozcugu yerine kullanilmis ve serbest cumhuriyet firkasi'nin bugun icin tuhaf kacan bir adlandirmaya konu olmasina yol acmistir. ayni donemde toplum yerine "sosyete" kelimesinin kullanilmis olmasi da benzer bir hadisedir.
    bir de 1922-1937 donemindeki irish free state'in "serbest irlanda" olarak tercumesi var ki bu durum da turkcede uzun bir sure liberallik ile ozgurlugun farkinin bilinmedigini gostermektedir. daha da ilginci zamanla serbest kelimesinden bu tur kullanimlar baglaminda tamamen vazgecilmesidir.
    gerci serbest irlanda muhabbeti trt spikerleri sagolsun hala kullaniliyor (en son fransa 98'de duymustum heralde, daha yakin zamanlarda kullanilmis olmasi da olasi) ama o baska bir konu.
  • (bkz: çomar)
  • sözlükteki bi sik bilmeyen ama her boka atlayan dinci tayfadan. gizli atayist.
  • (#44738893) tanımsız entry giren bir salak.
hesabın var mı? giriş yap