• ailesi anlayışlı ise rahat atlatırsın, yok eğer değilse kabus gibidir.
  • uzun ve geleceği olan bir ilişkide olması gereken tanışma olayı. ancak eğer çok uzun bir ilişkiniz olmadıysa veya karşınızdaki insana karşı çok ciddi hisler beslemiyorsanız kesinlikle bu tanışma olayına kesinlikle kalkışılmaması lazım. asla geleceği düşünmediğiniz bir insana, ailesi ile tanışarak gereksiz yere umut verir ve hayal kurmasını sağlarsınız.
  • yıl olmuş 2015 hala takım elbise ile falan mı tanışılıyor dediğim durum. ben sevgilimin ailesiyle gittim evlerinde akşam yemeği yedim mis gibi öyle tanıştık ertesi gün de bağ evlerine gittik mangal yaptık rakı yuvarladık işiniz zor gençler.

    edit:imla
  • tanışmayın tanıştırmayın beyler bayanlar. evliliğe ilk adımları atmadan ( ne bileyim işte istemeyse isteme yada evlilik tekflif edilmiştir düğün tarihi belirlenecektir falan) o raddeye gelmeden yapmayın. aşırı bir bela, baskı. ayrılınca sorun. eski sevgilimin annesiyle facebook arkadaşıyım. annemde eski sevgilimle. o kadsr boktan durum ki.

    birde bu insanlarla yüzyüze gelebilecekseniz her türlü boktan. aman yarabbi ben napiyorum
  • ben tanisiyorum zaten ne zaman kadinla ayni ortamda denk gelsek ben konuşunca yuzunu kapatiyo cok seviyo beni higihibuhhj
  • bazıları bakılan açıya göre komedi, gerilim hatta korku filmlerine konu olacak ilginçlikte geçer.
    az sonra bahsedeceğim tanışma çok çok çok farklı bir platformda gerçekleşti.

    2012 sonları. yeni bir işe başlamıştım. eski iş yerindeyken birlikte çalıştığımız, aşırı çatlak ve birlikte çalıştığımız zamanlarda en yakın arkadaşım olan eleman beni aradı. birlikte çalıştığımız zamanlarda diyorum çünkü iş değiştirince sürekli görüşemiyorsun. arkadaşla son bir ay telefonda dahi görüşmemiştik, aramasına şaşırarak açtım telefonu.
    - kanka napıyon?
    + işten geldim çay içiyorum balkonda, sen?
    - güzel, cicilerini giyin, gezmeye çıkıyoruz.
    + nereye lan, akşam akşam?
    - gelince anlatıcam ama sorgulamadan geleceksin benimle.
    + tamam nereye gideceğimizi söyle en azından.
    - düğüne gidiyoruz, söz ver şimdi geleceksin benimle.

    düğün ortamlarını da hiç sevmem. çok yakınım değilse evlenen, düğüne de gitmem ama bizimki benden başka kimseyi bulamadı yanına herhalde diye düşündüğümden söz de vermiş bulundum.

    babasının arabasıyla bizim evin önüne geldi bu. indim aşağı, içmiş ama hafiften çakırkeyf olmuş sarhoş değil mal gibi sırıtıyor sadece. takımı da çekmiş altına. dedim düğün herhalde yakın birinin. ''kanka sude'yi hatırlarsın.'' dedi bu. hassiktir dedim.

    sude dediği kız, bizimkinin eski sevgilisi.maddi- manevi çok şey kattığını bilirim bu kıza sevgili oldukları dönemde.
    plaza insanı yaptı kızı bir bakıma. nasıl desem, kız açıktan iki yıllık dandik bir bölüm bitirmişti, bizim iş hanında fena da sayılmayacak bir paraya sekreterlik işi ayarladı ona. kızın maddi durumu çok iyi değildi, tepeden tırnağa kıyafetlerini bu alırdı. onun haricinde kız kazandığı paranın neredeyse tamamını ailesine verirdi, gezerler tozarlar bütün masrafları bizim arkadaş karşılardı.
    zaten aynı iş hanındayız, kız işe gelir gelmez bol şekerli türk kahvesi masasında olurdu. arada çiçek alır bırakırdı kızın masasına yine.
    bi' keresinde, bizimkinin kredi kartlarının limitleri hep dolu olduğu için iş yerinde bir ay boyunca avans çekmedi bizim eleman, öğle yemeği yemedi bir ay boyunca sigarayı da bizden otlandı hep. kıza sevgililer gününde son model cep telefonu aldı peşin parayla.
    bir buçuk yıllık bu döngüde biz aynı iş yerindeydik oradan biliyorum neredeyse evinden dışarı çıkmayan kızı sinemayla, starbucksla, bowling salonlarıyla, hafta sonları şehir dışı tatilleriyle, barlarla cafelerle tanıştırdı resmen.
    kız arada ailesinden falan bunaldığını söylediğinde, psikolojik destek verirdi kıza, ne yapar ne eder yüzünü güldürürdü.

    sonra, ne olduysa iki haftada oldu.
    internetle hiç işi olmayan kız, çok dandik bir arkadaşlık sitesinde birini bulmuş kendine. telefon numaraları verilmiş, görüşülmüş, ilişkiye girilmiş, iki hafta içinde oluyor bunlar.
    kızda da nasıl bir rahatlıksa mesajları silme gereği bile duymuyor, telefonun kurcalanacağını bile bile. bizim arkadaş mesajları görüyor, o sinirle kıza sevgililer gününde kendisinin hediye ettiği telefonu kırıyor. kız da açıklama olarak sadece bizim arkadaştan özür dileyerek, iki hafta önce tanıştığı herife aşık olduğunu söylüyor.

    arkadaş bunalıma girdi tabii, iki hafta kafa izni verdi patron. kız da o ara işi bıraktı, bırakmak zorunda kaldı, öyle kapandı gitti o konu. başka hiçbir konuşma yok, görüşme yok, olayın üzerinden bir yılı aşkın bir süre geçmiş, düğünü olan sude, takım elbisesini giymiş düğüne giden benim arkadaşım, sude'nin eski sevgilisi.

    tabii hemen geri döndürmeye çalıştım ben bunu, kesinlikle de o düğüne gitmeyeceğimi söyledim. yeminler etti, en ufak bir tatsızlık çıkarmayacağını, sadece sude'ye sağlam bir ders vermek istediğini söyledi. lan, nasıl tatsızlık çıkmaz, biraz da vicdan yaptı ''sen gelmezsen tek giderim, orda olay olur başıma bir ,iş gelirse sorumlusu sensin, düğüne gideceğimi senden başka bilen yok.'' falan.

    gittik amına koyim, düğün salonuna. bizi kapıda amcanın biri karşiladı ki kızın babasıymış, bizim arkadaş kırk yıllık aile dostu gibi adamın adını söylüyor, amcacım nasılsınız hal hatır sormalar falan, ha keza kızın annesine de aynı şekilde. amcayla teyze gülüyorlar ama bir taraftan da birbirlerine bakıyorlar. bizimki öyle candan, yakın davranıyor ki, ''evladım biz seni çıkaramadık ama.'' bile diyemiyor herifler. bizim arkadaş kızın ailesiyle bu şekilde, ismini bile vermeden tanıştı yani.

    sonra kızla damadın masasına gitti. kızın suratı kirece döndü yemin ediyorum. kız böyle kalıp beton gibi dondu, bir bana bakıyor, bir arkadaşa bakıyor. bizimki kıza sarıldı, damada sarıldı,''sudeciğim enişteyle de tanışamadık ama bayağı yakışıklıymış maşallah.'' diyor, damat mal mal gülüyor, ben dudaklarımı ısırıyorum, sude zaten şokta.

    çıktı ortaya çiftetelli oynuyor, damatla gelinle beraber halay çekti herif. bir ara orkestraya gitti aldı mikrofonu eline ''damat bey aslen manisalıymış, bir zeybek havası çalalım da karşılıklı efelenelim.'' dedi bu. alkış kıyamet, damatla karşılıklı zeybek oynuyorlar. ben oturuyorum o ara sude'nin anası geldi yanıma ''evladım siz sude'nin arkadaşlarısınız değil mi?'' dedi. eski iş yerinden arkadaşları olduğumuzu söyledim.

    düğünü tek başına domine etti bizimki ve sude dışında kimse rahatsız olmadı varlığımızdan, sadece şaşırdılar ama memnundular, herif düğünü şenlendirdi resmen.
    sorunsuz takı törenine geçildi, bizimki ''ben enişte beyi senden daha çok sevdim sude'ciğim, kusura bakma.'' dedi. çeyreği damada taktı, girdi ortalarına bir de düğün fotoğrafı çektirdiler, nasıl samimi, nasıl mutlu sanki kendi düğünü sanırsın, damat milletle tokalaşıyor, bizimkine sarıldı amına koyim.

    gitti fotoğrafçının yanına, fotoğrafları ne zaman alabiliriz falan diyor, sude bizim arkadaştan tarafa hiç bakmadan gülümsemeye çalışıyor ama o kadar donuk bir gülüş ki. lan bırak fotoları diyerek çektim kolundan bizimkini çıktık dışarı.

    yolda gidiyoruz, ''görünce tuhaf hissettim lan.'' diyip ağlayacak gibi oldu bizimki.toparlandı sonra ''neyse bu ders ona yeter herhalde.'' dedi.''ömrü boyunca unutmaz artık beni.''
  • benim hikayem cok ilgincti..
    bulundugum avrupa sehrinde(nufus 100.000) 4-5 tane filan club vardi. bunlardan ikisi en cok kullanilirdi. ben ve arkadasim biraz hovardalik yapip diger club'a gidelim dedik. cunku ilkinde benim sevgilim ve onun fakbadisi var garanti biliyoruz. cuma gunleri gece 3'de kapaniyor bizim gittigimiz yer.

    ciktik diger club zaten yol uzeri(her yere yuruyerek gidiyoruz sehir kucuk), bi ugruyalim dedik. yerden koparilip atilmis club bilekliklerinden bulup kolumuza gecirdik.(para vermemek adina) girdik iceri.

    kapida direk benimkini gordum, sarildik tam opusecekken bi kol aramiza girdi, bi kiz birakmadi. noluyo derken, benim kiza baktim iptal olmus. allah bilir kac bira uzerine ne kadar esrar icmis yine diye dusunurken, ben de diger kiza saydirmaya basladim yari ingilizce yari lehce. o benim sevgilim, sen kendini ne saniyorsun da bana dokunuyorsun gibisinden. bana tek kelime soyledi,annesiyim...

    benimki cok kotu olunca yanindaki arkadasi annesini aramis gelip alsin diye. ben de o ara gelmisim. pek guzel bir tanisiklik olmadi.. nasil anlamadin derseniz.

    ben 21
    yanimdaki en yakin arkadasim 30
    sevgilim 18
    sevgilimin annesi 35
    diger kiz da zaten benim 30'luk la sevisiyor 17.
  • tanışılacağı gün bünyede oldukça heyecan yaratandır. sevdiğin adamı dünyaya getirip büyüten güzel insanlar sevilmez mi hiç?
    aynı zamanda benim için 2. ailemle tanıştığım gündür.
  • biraz kadınlar klubü okuyan herkes o sevimli müstakbel kayınvalidelerin ve görümcelerin evlenince nasıl bit canavara, oğullarının da tam bir anakuzusuna dönüştüğünü elele verip safoş gelin hanım'ın burnundan yaşamı fitil fitil getirdiğini görür.
  • yarın akşam bu saatlerde başıma gelecek hadise. ve şuan tam anlamıyla götümde ayı bağırıyor.

    dua edin lan sözlük. valla tırsıyorum olm :(
hesabın var mı? giriş yap