• öğrenince pek bişey olmuyor da onu yaşamaya başlaynca anlaşılıyor durumun hazinliği. kendini hazırlamak zorundasın her türlü olaya, seni deliler gibi mutlu eden ve deliler gibi kalbini kıran her türlü söze, davranışlara, bakışlara...

    arkadaş olanlar o kadar etkilenmez, kimi zaman çok sosyal ve anlayışlıdır, kimi zaman yalnız kalmak ister. garipsenecek bir durum yoktur ortada.

    en çok hisseden en yakındır her zaman. en kötülerini ondan çıkarır bir suçu varmışcasına. tek suçu o kişinin yanında olmaktır. hatta onu sevmek... çok sevmek... yalnız kalmak istediğinde bir tek sen bilirsin iyi olmadığını, elinden bişey gelmez...

    mükemmeldir, delicesine aşık olursun; düşünceli, anlayışlı, eğlenceli, sevecen, aşk dolu...

    çekilmezdir, tanıyamazsın; düşüncesizleşir, umrunda olmazsın, başkaları daha önemli olur bir anda, hiç yokmuşsun gibi, sen kimsin der gibi davranır...

    sevdiğini biliyorum dersin, her sözünü her şeyi unutursun...

    ama bırakıp gider birden bire, beklemezsin. her şey unutulur da... o unutulmaz...
  • (bkz: senden nefret ediyorum ne olur beni terk etme)
  • sevgilinin hasta olduğunu öğrenmekle eşdeğerdir.

    borderline denilen şey bir kişilik bozukluğudur. kısacası bir hastalıktır. ve evet, tedavisi de vardır.
    sadece terapi sırasında duygu değişiklikleri çok fazla olur. sizi terketmek ister, sonra sizin onu terkedeceğinizden korkar falan. delirium tablosuna girer, krizler geçirir, kendini öldürmeye kalkar vs.

    bir de şu açıdan bakalım;
    sevgiliniz kanser oldu. ağır tedaviler görüyor falan. yine sizi kendinden kurtarmak için terketmeyi düşünür, yine o düşüncesinden vazgeçip terkedilme korkusu içine girer. yine krizler geçirir, ağlar. yine öldürmeye kalkar kendini böyle hayat mı olur dercesine.

    o nedenle kanser olan sevgiliyi terketmekle, borderline olan sevgiliyi terketmek arasında hiç bir fark yoktur. yapmanız gereken şey ise çok basit.

    hayatınızın bir dönemini ona adayacaksınız. sevgilisiniz lan siz, adayacaksınız tabi. tedavi süresince yanında olacaksınız. gerekirse durduk yere ağzınıza sıçacak ama tepki vermeyeceksiniz, sineye çekeceksiniz, malesef ki biraz yıpranacaksınız. ama sonuç, tertemiz.

    sevgilisi hasta oldu diye sevgilisini terkeden sözlük yazarları da bir bir entry siliyor işte, canlarım.

    silmeyin entrylerinizi, siz zaten beceremezsiniz o işi. her gün gezelim tozalım hayat çok güzel yhaa yihuuu modunda olduğunuzdan, sıkıntılı süreçler sizi aşar.
    nefret ediyorum sizden ecemsular, berkecanlar. evet.

    edit: neden bilmiyorum ama aynı gün içinde 8 adet destek alma mesajı aldım bu entry ile alakalı. ben bu rahatsızlıktan muzdarip değilim, daha doğrusu herhangi bir psikolojik rahatsızlıkla hiç savaşmadım. fakat borderline özelinde konuşursak sağlam bir psikoterapi, eğer durum ağırsa psikoterapi+ ilaç tedavisi ile kişi eski hayatına rahatlıkla dönebilir bilgisini, çok sevdiğim bir psikiyatrist arkadaşımdan almış, ve sizlere iletmiş olayım:)
  • bi tuhaflık vardı her zaman dersin ama ayrılmadan ya da yaptıkları ortaya çıkmadan sağlıklı düşünme şansın olmaz,çünkü kafanı yeteri kadar

    karıştırmıştır,seni senden almış,o mükemmel insan yapmış,ayaklarını yerden kesmiş,senin için her şeyi yapabileceğine seni o kadar inandırmıştır

    ki ve birden her şeyin koca bi yalan olduğunu farkediverirsin..senin için çabalayan o insanın aslında kendisi için bi şey yapamadığından hayatını

    sana adadığını ve tüketince de başka arayışlar içine girdiğini görüverirsin.gel desen gelemez sen de demezsin zaten..

    ama hep içinde bir acaba kalır..

    zaman ötesinden gelen en son karar edit : artık canı cehenneme..
  • en başında o aradığınız insansa, sanki sizin için yaratılmış gibiyse, bunun içinde cicim ayları da var tabi. en başında allahım tornadan bunu benim için çıkarmış düşüncelerinden sonra tartışmalar rutin halini almış, ayda bir ayrılma muhabbeti yapılıyorsa, delicesine aşk dolu hallerden sonra bunun takibi hesap sormalar, kavgalar, sanki o aşk dolu anların vicdan muhasebesi şeklinde oluyorsa (bunu açayım ben en iyisi; çok dolu anların, aşk dolu sevgi dolu hatta tutkulu cinsellik dolu anların takibinde tartışmak ve bunların sudan sebepler olması mesela), daha kötüsü o en baştaki kadın/adam nerede yahu sanki o an sırf beni elde etmek için benim istediğim kadın/adam olmuş şimdi gerçek yüzünü görüyoruz işte gibi düşüncelere gark oluyorsanız (bariz rol yapılarak tavlandığınızı görüyorsanız), sevgilinizin borderline olma ihtimali yüksek. yalnız kalmak istemeyen, küçük yaşlarda annesi veya babasınca terk edilmiş yanılgısına düşmüş galiba yine terk edileceğim korkusuyla kontrol manyaklığına girmiş bedeni sevgilinizin yaşında, psikolojisi 3-5 yaş arası borderline sevgiliniz önünüzde işte veya arkanızda. yani arkanızda olsa daha iyi olur geçmiş zaman anlamında. bir de en tipik özellikleri sizinle uzun süreli ilişki sürdürüp, ayrılmayı başardığınızda yeni sevgiliyi çok çabuk yapmalarıdır. sizin siz olmanız bir şey ifade etmez onlar için yani. aman tikkat.

    edit: daha detay veresim geldi; sevgilinizin tartışma sebepleri küçük bir çocuk gibiyse, ayrılmak size büyük bir başarı gibi geliyorsa, yani böyle kurtulunması gereken bir uyuşturucu gibi ( bu kadar ciddi gerçekten) ayrıldığınızda inatla size seni kullandım, anca belli amaçlarıma hizmet ettin şeklinde aşağılamarla karşılaşıp sonra ayrılmayacağız diye ısrar ediyorsa, ayrılınca kendinizi suçlu hissettirmeye çalışan argümanlar sunuyorsa ve dahası kendinizi kötü suçlu ve ezik hissediyorsanız ( hatta siz ayrıldığınız halde) yıllarca süren bir ilişkiniz olduğu halde bir anda terk edilmişseniz veya tartışmalarda sevgiliniz bir anda ayrılalım olmayacak diyiveriyorsa o kadar yıla rağmen, onca sevecenlikten sonra bir anda bir o kadar acımasız olabiliyorsa tartışmasız borderlinedır o sevgiliniz geçmiş olsun ve borderlinelı bir kişinin psikolojik tedavisi belki de en zor tedavilerden biridir çünkü bu tip insanlar psikoloğu aşağılar ve onlara da acımasız olurlar. bunu bildikten sonra onu terk etmek tabi ki acımasızlık. ama sanırım tek bir çaresi var; o da psikolojisi 3-5 yaş arasında olan bu insana o yaştaki bi çocuğa koyulan limitler gibi sınırlar belirleminiz ve buyruklar vermenizdir. bu sizi ne kadar mutlu eder bilmiyorum. gerçekten bunu bilip de ilişkiye devam etmek çok acı bir şey olsa gerek.

    edit2: bazı küçük hataları ve yanlış değerlendirilebilecek cümleleri düzelttim.
  • son iki yili hayatimin en mutlu ve en mutsuz anilariyla doldurmus durum. bu iliskiyi bitirdiginizde kendinizi yenilmez ve guvensiz hissedersiniz, cunku basiniza gelebilecek herseyin gelmis olduguna ve bunlarin herhangi biriyle de tekrarlanacagina inanirsiniz. (bkz: zaman en iyi ilactir)
  • sıklıkla erkeklerin başına gelen durum. borderline kadınların albenisinden çıkamayan arkadaşlar, gözaltları mor, ruhları paramparça ortalıkta dolanmaya başlarlarsa sakın şaşırmayın. nedeni impulstır
  • - hmm... "çok duru bir güzelliği, bir winona ryder havası var" dediklerinde anlamalıydım...
  • öğrenmem ilişkinin devamında vuku bulsa da, daha iyi anlıyorum şimdi.

    küçüklüklerinde anne baba sevgisi eksikliği yaşayan çocuklarda çeşitli ruhsal sıkıntılar baş gösterebiliyor. anne ve babalarının kendilerine yeteri kadar ilgi, şefkat göstermediğini düşünen bu çocuklar, ergenlikle beraber olağan dışı bir ruh haline sahip oluyorlar. sevgiyi olur olmadık kişilerde arayıp, tam olarak istedikleri bu olmasa da bedenlerini onlara sunabiliyorlar. hatta, kadınlar için konuşuyorum tabii, "ıslanmasalar" da durex play sağolsun onlar için.* böyle tatmin etmeye çalışıyorlar kendilerini. böyle mutlu etmeye çalışıyorlar karşısındakileri.

    kişilere karşı duygu durumları inanılmaz bir hızda değişiyor ve de evvelden çok sevdiği isimleri sonradan "dünyanın en kötü insanı" olarak sıfatlandırabiliyorlar. en zor zamanlarında yanında olmuş sevgililer hakkında düşündükleri, sonradan "çok sıkıcıydı yeaa, ayrılmak için binbir senaryo yazdım"a evrilebiliyor.

    borderline kişilik bozukluğundan muzdarip bu hastalar, aşırı sigara ve içki tüketebilen, korunmasız cinsel ilişkiye açık, anlık tatmin için günübirlik ilişkilere yeşil ışık yakan isimler oluyorlar. cuma günü katıldığı kına gecesinde tanıştığı insanla, cumartesi düğün gecesi zifaf odasında sırf heyecan olsun diye birlikte olabiliyorlar. düne kadar cici olan insan, ertesi gün lanetlenebiliyor. ağzınla kuş tutsan da yaranamıyorsun. ulan ne oldu da bu benden uzaklaştı diyorsun. soruyorsun. sözde bir şey yok ama seni siklediği de yok! e madem ortada bir şey yoksa ne diye bu süründürmeler?

    kahrolsun bazı aileler. üzülüyorum, gül gibi güzel insanların hayatları böyle böyle mahvoluyor. bedenleri de gönülleri de kirleniyor. sevemiyorlar işte. işin kötü tarafı; üzülen sadece kendileri olmuyor. olmayacak.

    uzak durun, üzülürsünüz.

    (bkz: #9970464)
  • nasıl olup da bir an yüzünün karardığını, hemen arkasından parıldadığını anlamayı kolaylaştıran durum.
hesabın var mı? giriş yap