• sevgili istedi diye kapanan kızları da gördük, eşinin ihalesi için kapanan kadınları da gördük ve fekat sonradan açıldıklarını da gördük.

    t. zorla yapılan her şey aslına rücu eder düsturundan hareketle tekrar açılacak olan kızdır.
  • kocasının istediği partiye oy verecek, yumurtayı kocası nasıl seviyorsa o da öyle sevecektir.
    sevgili etkisiyle solcu olanı da gördüm okurken. al birini vur ötekine.
  • slave olmaya açıktır.
  • şu kapanmak ifadesini hep komik bulmuşumdur.

    sanki kadının karşısına geçip alnının ortasına elinin dışıyla hafifçe tıkladıktan sonra; "kapattık kardeşim" cevabı alacakmış gibi.

    valla iki insan kendi aralarındaki ilişkiyi bir şekilde bir zemine oturtmuşlarsa ve bundan mutlularsa istediklerini yapsınlar. isterse biri diğeri için kapansın isterse ikisi birlikte kapansın.
  • sevgilisinden ayrılınca da oraya buraya bikinili foto koyan beğeni kasan gerizekalıdır.
  • harç tutmayacak ilişkidir.
  • kararsız
  • benim büyük kızım olmadı. olmamayı seçti.

    büyük kızımın annesi, eski eşim, rus. kızım da annesi gibi ortodoks. kendi inancı. her zaman saygı duydum, bu konunun bahsini bile açmadım. kızımı güçlü ve özgür bir insan olarak yetiştirmeye çalıştım.

    başarılı olamamışım... benim hatam. o daha çocuk. 20 yaşında olsa da çocuk.

    kızım, gidip gerici birine aşık oldu. çevresinden bir çocuk. onu çok sevdi. bir ara ortadan kayboldu. nisan ayında bursa'ya, sevgilisinin yanına gitmiş. annem ve ablam çok sinirlenip endişelenmişler; ama durumu bana yansıtmamışlar. annesi de çok merakta kalmış. ben sonradan öğrendim.

    kızım mayıs ayının başında döndü. o süreçte çok az görüştük. evdeyim dediği zamanlarda da çocukta kalıyormuş. burada internet üzerinden video-ses iletişimi (abd yüzünden) sıkıntılı olabiliyor. kızım eve döndüğünde 36-37 kiloymuş. uzun boylu bir kızdan bahsediyorum. resmen iskelete dönmüş. zor yürüyor, zor konuşuyor. anoreksiya diye annemler hastaneye götürmüşler. sigorta firması, doktor muayenesi ve tahlilleri karşılamayı kabul etmemiş. annemler de kızımı devlet hastanesine götürmüşler. şimdilik korkutucu bir şey yok. değerleri normal. ama çok zayıf.

    dün evdeydim. böcek ısırması nedeniyle yattım, dinlendim tüm gün. kızımla konuştum.

    erkek arkadaşının evinde kaldığı dönem ailesi de gelmiş. "ismini değiştirmek ister misin?" sorusu ile başlayan baskılar, zaman içerisinde "evladımız ile birlikte olmak istiyorsan imam nikahı yapalım. kapanmalısın ama"ya dönüşmüş. o dönem şehirler arası yolculuk yasak, 20 yaş ve altı yurttaşların sokağa çıkması yasak. tam bir hapishane. bir aya yakın bir süre içinde kızım kendisini odaya kapatmış. kimse ile konuşmamış. ben de yokum başlarında. bir şekilde telefon da çekmiyor veya rahat konuşamıyor; çünkü onu hiç yalnız bıramamaya çalışıyorlar. en sonunda bakmışlar kızım direniyor, olacak gibi değil, çocuğun ablası kızımı eve getirmiş.

    küplere bindim. çocuğun adını ver, dedim. adını saklıyor. ya onu koruyor, ya da bir şekilde korkuyor. türkiye'ye döndüğümde bir yüzleşeceğim. yok öyle canımdan canı alıp onu kurutmak. bunun hukuksal yanı da olacak. burada henüz uçak seferleri başlamamış. sinirden kudurdum resmen. tanıdık arkadaşlara haber ettim. ailemle de konuştum. annem, sakin ol, gelince her şeyi çözersin, boş yere başını derde sokma, avukatlar devreye girer, yeter ki kızın şikayetçi olsun, diyor...

    sahahın dört buçuğu. kendimi oyalamaya çalışıyorum. eşim de dahil herkese bana sakin ol diyor. nasıl sakin olacağım? barut fıçısı gibiyim...

    ah be evladım... sen ne yaptın kendine... ne yaptın bize...
  • köledir
hesabın var mı? giriş yap