• çeşitli versiyonları olan muhteşem bir şey. yanak yanağa da olur, ağız ağıza da.

    (bkz: sevgiliyle ağızdan öpüşmek)

    pomçikkomla çok hızlı ilerliyoruz ya heyecanlandım.
  • kafa olarak ergenlik ve aptallıktan yeni çıkıp gerçek dünya ile tanıştığım zamanlar

    seyirler devam ederken konuşuyoruz efendi kaptanla
    yaş olarak da yakınız. ama benim ilişkiler konusunda bilgim boş küme
    bu sevgilisiyle bir keresinde 11 saat boyunca öpüşmüş
    tabi hemen itiraz ettim. insanın ağzı kurur, vs çok ütopik gelmişti bana.
    (içimden de ne güzel sallıyor amk, yalancıyı sikmiyorlar ya demiştim)

    gemiyle iskenderun limanına bağlıyoruz.

    efendi kaptan çağırıyor beni. soran olursa liman kapısına kadar gitti dersin.
    - hayırdır abi bişey mi oldu ?
    + yok ya kız arkadaşım gelicek
    - he tamam abi (içses; oluyo mu lan öyle)

    neyse kız geldi. yalan olmasın 2-3 gece kaldı gemide. gitti sonra.

    bizim seferlerde devam etti tabi.
    sonra duydum ki bunlar evlenmişler. mutlu mesut yaşıyorlar.

    ben daha sonra 12 saat boyunca öpüşerek o rekoru kırdım, demek isterdim ama maalesef.
    hala sapım.
  • ozlenecek olan eylemdir.
  • hic bitmesin istenendir
  • "nedir ki buse?
    yemindir kanmayana.
    bir sırdır ki söylenir ağza, kulak yerine.
    bir gönül hazzıdır ki, hep derinden derine
    yayılır. bir visaldir karanfil lezzetinde. dudakların ucundan tatmaktır ruhu biraz."

    cyrano de bergerac, edmond rostand
  • -eksiklikleri gidermek, sevgi transferi yapmak amacıyla köprü kurmak. bir çeşit hasret dindirme yöntemi. "dil dili var dilden dile"
hesabın var mı? giriş yap