• aynı zamanda divan'ı olan bir şairdir ve ateş redifli bir gazeli meşhurdur:

    tecallâ-yı cemalinden habibim nevbanar âteş!
    gül ateş. bülbül ateş. sünbül ateş, hakü har ateş!

    şuâ-yı âfitabındır yakan bil cümle uşşakı,
    dil ateş, sine ateş, hem dü çeşm-i eşk-i bar ateş!

    hayâl-i şem'-i rûyinle aceb mi yansa can u dil
    nigârım gel de gör kalbimde âteş âh u zar âteş

    ne mümkün bunca âteşle sehid-i aşkı gasl etmek
    cesed âteş kefen âteş hem âb-ı hoş -güvâr âteş

    ben el çektim safha-yı hatır u ârâm-ı canımdan
    safa âteş cefâ âteş firar ateş, karâr âteş

    ne yapsam bu dil-i mahzunu mesrur eylemem şahım
    gam âteş gam-küsâr aleş temennâ-yı mesâr âteş

    ümid-i afiyet besler mi es'ad yârdan hâşâ
    saçar oldukça gözden ol nigar ı gül-i zâr âteş

    günümüz türkçesi ile açıklaması:

    sevgilim, senin güzelliğinin tecellisinden; belirip ortaya çıkmasından ilkbahar ateş, gül ateş, bülbül ateş, sünbül ateş, toprak ateş, diken ateş.

    bütün âşıkları yakan, güzel yüzünün ışıklarıdır. gönül ateş, kalp ateş, ağlayan iki göz ateş.

    yüzünün güzelliğinin hayâl ve özlemiyle can ve gönül yansa, şaşılacak ne var? sevgilim, gel de kalbimdeki feryadımdaki ateşi gör.

    bu kadar ateşle aşk şehidini gasletmek mümkün mü? cesed ateş, kefen ateş, su ateş.

    ben gönlümün şenlenmesinden ve canımın dinlenmesindenn vazgeçtim. safa ateş, cefa ateş, firar ateş, karar ateş.

    şahım ne yapsam bu mahzun gönlümü sevindiremem. üzüntü ateş, teselli veren ateş, sevinme isteği ateş.

    hâşâ, gül yanaklı sevgili gözlerinden ateş saçtıkça, es'ad afiyette olmayı ümid edebilir mi?
  • ilkokuldayken yaz aylarinda adanadan kalkip menemen'e anneannemi ve dedemi ziyarete giderdik. yaklasik 1-2 ay rahmetli dedemin gorev yaptigi caminin icerisinde bulunan konutta kalirdik. cami menemenin kenar mahallelerinden birindeydi, cevredeki komsular kurt, cingene veya oralarin yerlisi olan karisik halktan meydana geliyordu.
    yazin tembel gunlerinde butun gun caminin icinde, disinda, avlusunda, bahcesinde kendi kendime oyunlar icat eder oynardim. arada bir disariya cikar cingen, kurt cocuklari ole bir duvarin golgesine coker taslarla adini unuttugum bi oyunu oynardik.
    bu sure zarfinda namaz kilmayi ogrendim vr kendi kendime camiye gitmeye basladim, beni namaza ceken oyle garip birsey vardiki sabah ezanini duyar duymaz yataktan firlar, annemin "yat oglum sonra kilarsin" yalvarmasini dinlemez abdest almaya kosardim.
    yine boyle bir sabah ezanin bitmesine yakin evin kapisindan ciktim, cami evden yaklasik bir 7-8 metre yuksekte oldugu icin merdivenle cikiliyordu, yavas yavas merdivenleri cikarken nerden geldigini anlamadigim oldukca melodik tekbir sesleri isittim. burada melodikten kastim kurban kesilirken getirilen tekbir gibi. heralde camiden geliyor diye dusundum, sabah namazinin basinda oyle bir rituel olmadigini bildigim halde. camiye girdigimde namaz nerdeyse basliyordu. neyse, namazi kildik cemaat ayrildiktan sonra dedemle disari ciktik, annem ve anneannemde uyanmis ve giristeki bankta oturuyorlardi. caminin onundeki avlu yuksek oldugu icin oradan diger tum alcak evlerin uzerinden arkadaki tepeleri ve oradan dogan gunesi seyrettik. inanilmaz huzurlu bir sabahti, bizimkilere duydugum seslerden bahsettim, bir sey demediler, sanirim onlar da nerden geldigini bilmiyorlardi.
    yillar sonra o caminin altinda bir kabir oldugunu ve o kabrin esad erbili'nin mezari oldugunu ogrendim. baska ogrendigim birsey ise dedemin naksibendi oldugu ve tarikatin saygi duyulan bir din adami oldugu icin o caminin sorumlusu olarak oraya tayin edildigi idi.
    ben o duydugum sesin o kabirle iliskili oldugunu dusundum bunlari ogrendikten sonra ama en dogrusunu allah bilir.

    gaipten bir ses duyup duymamamdan ote yillar sonra yurtdisina universite okumaya gittigimde, icinde oldugum alkol, uyusturucu ve eglence hayatindan siyrilip duzgun bir insan olmayi istedigimde bu anim gelip beni tekrar buldu ve beni mahvolmaktan kurtardi. belkide hikmeti buydu.
  • carl vett adlı psikologun anı şeklinde on iki günlük izlemleri şeyh esad efendi’yi tanıma adına önemlidir. bu hatırattan bir küçük numune:

    “… şeyh muhammed es’ad erbiıî pencereden silueti mavi göğe azametle yükselen alemdağ’a doğru bir süre baktı. sonra:

    – bana biraz yaklaşın, dedi. şimdi, şu muazzam dağı görmektesiniz. başınızı biraz sağa kaydırınız. şu anda dağ kayboldu onu göremiyorsunuz. çünkü bahçedeki incir ağacının şu ufacık yaprağı, dağın görüntüsünü perdeledi. şu incir yaprağı gibi küçük küçük olan şeyler, hayatımızı öylesine doldurur ve işgal eder ki, o küçük şeyin ardında bulunan muazzam şeyi göremez hale geliriz.
  • 2006 yılına kadar hakkında olumlu bir entari yokken, 2010 yılından itibaren iktidarın tarikatların önünü açması, sözlüğün de troll dolması ile beraber, menemen olayının azmettiricisi rolündeki bu adam sözlükte kahraman ilan edilmiştir.

    sözlüğün ve türkiye'nin geldiği halin özetidir bu başlık. gericiler artık her yerde, şeriat uğruna türk askerinin ve öğretmeninin kafasını kesenler ayakta alkışlanıyor.

    bugün kendisini burada övgüyle ananlar, ne hikmetse mevcut hükümetin yarısını oluşturan ismail ağa cemaatinin de mensuplarıdır.
  • ateş isimli eseri ender doğan tarafından mükemmelen bestelenmiştir:

    https://www.youtube.com/watch?v=hy4vcndk98m
  • (bkz: kubilay olayı)
    (bkz: 1 mart 2024 ümit özdağ'ın menemen'e gitmesi)

    ümit özdağ: "oğuzhan kadıoğlu izmir il müftü yardımcısı. kubilay’ı şehit eden vatan hainlerini kışkırtan şeyh esad erbili adlı alçağın mezarına çocuklarımızı götürüp dua ettiriyor. bunu da utanmadan x hesabından yayınlıyor.
    şu an menemen’e doğru yoldayım. menemen’de basın açıklaması yapacağım.
    olayı örtmeye çalışan izmir valiliği ve susan siyasi partileri de en ağır şekilde kınıyorum.
    @zaferpartisi" tweet görsel
  • mehmet ali erbil'in dedesi olduğu söylenen kişi.
  • (bkz: esed)
  • mehmet emin ay'dan dinlemeye doyamadığım.

    http://www.youtube.com/…lkuwfrzxnam&feature=related
hesabın var mı? giriş yap