• can'in her dinleyişte can yakan ve unutulmaz şarkısı.

    yes i care if she brings me spring
    but don't care about nothing
    she brings the rain
    oh yeah she brings the rain

    in the dawn of the silvery day
    clouds seem to melt away
    she brings the rain
    oh yeah she brings the rain

    she brings the rain, it feels like spring
    magic mushrooms out of dreams
    she brings the rain
    oh yeah she brings the rain

    so mellow yellow grey disappears
    flying on the raven's wing
    she brings the rain
    oh yeah she brings the rain

    yes i care, she brings me spring
    but don't care about nothing
    she brings the rain
    oh yeah she brings the rain

    she brings the rain, it feels like spring
    magic mushrooms out of things
    she brings the rain, it feels like spring
    she brings the rain, it feels like spring
    she brings the rain, it feels like spring
    she brings the rain

    in the dawn of the silvery day
    clouds seem to melt away
    she brings the rain
    oh yeah she brings the rain
    oh yeah she brings the rain
    oh yeah she brings the rain
    oh yeah she brings the rain
  • bottom filminin sound track'ıdır aynı zamanda
  • can'in 1970 tarihli soundtracks albümünde bulunur. oskar roehler'in die unberuhrbare'sinin soundtrack'inde de vardır.
  • sözlüğe yazar olma başvurusunda bulunmak için 18'ini doldurmayı beklemiş esrarengiz yazar. yeni gibi... hoş gelmiş :)
  • 2012 model sözlük yazarı. hoşsohbet insan. sefalar getirmiş.
  • deneyimlediğime göre dünyanın en tatlı insanlarından biri. bugün, yaşına bir yaş daha ekliyor. iyi ki küçük! iyi hukuçu, iyi müzik kulağı olan ve iyi sinema gözü olan güzel insan.
  • can'in people are strange'idir kanaatimce.
  • severek dinlediğim can şarkısı.
  • muhteşem olan, fakat tek başınayken, dinlerken yanında bir eylem gerçekleştirilmediğinde, güzelliği az bir miktar azalan şarkı. tez hazırlarken, internet üzerinden bir eşya satın almaya uğraşırken arka fonda iyi gittiğini, en güzel halinin, bilinçdışına hitap eden hali olduğunu iddia etmiyorum; dinlerken, aynı zamanda şarkıya da konstanre olunabilecek eylemlerden bahsediyorum, yani algının yüzde yirmisinin yeteceği, otomatiğe alınabilecek eylemler, tıraş olmak, tost yemek gibi. tam tersi, arka fonda tıraş olurken, ön planda bu şarkı çalacak, öyle bir birleşim olduğunda, şarkının güzelliği cuk oturuyor. hamburgerin, patates kızartması olmadan veya kahvaltının çay olmadan güzelliğinin azalması gibi bir durum mevzu bahis. bu şarkı da, tostun yanına iyi gidiyor.
hesabın var mı? giriş yap