• (bkz: sex and the city)
  • türkçe adının '' alışveriş ve sikiş'' olduğunu öğrendiğim ve şimdiden gişeyi aradığımda ne diyeceğimi düşünmeye başladığım yeni dot projesi.
  • prömiyeri 4 kasım 2009, yer mısır apartmanındaki mekanları olacaktır.

    (bkz: dotmarsta)
  • britanya kökenli in-yer-face akımna mensup,1996 yılında mark ravenhill tarafından kaleme alınmış,dünyada çeşitli ülkelerde gösterimleri olmuş,türkiye'de tiyatro dot tarafından pek güzel şekilde sahneye koyulmuş bir tiyatro eseridir.
    oyunun dot yorumunu 4.kasım.2009'da yaptıkları prömiyerde izleme şansı buldum ve bolca alkışladım. dot'un bu oyunu sergiliyor olması kemik halini alan seyircisinden güç aldığını hissettiriyor. özellikle , sahnede yapılmaması gerekenler başlığına dair (kusmak,soyunmak,küfür,cinsellik v.b. in-yer-face içerikleri.) daha da bir ezber bozuyor. oyunculuklar ve onceliklede tugrul tulek'in oyunculuğu (çok başarılı) herzamanki dot kıvamında yani emek ve değer verildiğini ispatlıyor.yönetmenin buram buram kokan cesaret ve başarısı da tartışılmaz.oyunu izlerken yaşadığı prömiyer gururunu hissetmemek zor :)eserin sahneye konuluşunda dekor,replikler,kostümler v.b. oyunun orjinaliyle birebir bir hava içerisinde değil (daha az kasvetli bir ortam var) sanırım fakat "türk seyircisine adaptasyon" gibi softlaştırmaya yönelik yoğun bir telaş da göze çarpmıyor(ingiltere'de tahminen 20-30 yıl önce yaşanan bu sansür telaşlarının türkiye'de bugün yaşandığını düşünmek istemiyorum).. dot seyircisini doyuran etkenlerden birisi de bu olmalı ve dot'un iyi anlamda ötekileşmesini sağlıyor.
    daha önce hayatımda önemli ayrıntılar olarak yer tutan, bu yeni akıma dair oyunlar izledim.shoppig and fucking bu oyunların atası sayılabilecek yapıda bir oyun ve de mercury fur,bug,the censor gibi türkiye sınırlarında izlenebilecek en iyi örneklerdendi. görselliği ve işitselliğine salt olarak bakıldıgında çok aykırı bir tavırla ve iyi icra ediliyor. bu haliyle zaten alkışlanası, sadece simgeler kolay şifrelere sahip,direk mesajlar çabuk tüketiliyor.bu bir eksik değil; mark ravenhill'in kalemi ve tabiki dot'un sergileme biçiminin yarattığı büyük beklentinin ufacık bedeli.sonunda yine mısır apartmanından istiklale indiğinde insanın kafasında bir uğultu oluyor...
    ne yöne gideceğini şaşırtan...
    oyun, hedefi vurmuş : para-medeniyettir , medeniyet-para.
  • oyun ingiliz tabir amerikan ama "a must see" yani. kürklü merkür'den sonra dot yine iyi bir iş ile bu sezon alternatif sunuyor. york düşesi fergie esprisi orijinalde de öyledir sanırım çok güldüm. dot'un bu türk seyircisine adaptasyon tavrı olmaması cidden süper çünkü bi yerden sonra türk aile ve ahlak yapısı gibi salak bi hal alabiliyor. gidin görün diyorum kısaca. not: serkannnn giderin var her türlü :)
  • 13 kasım cuma gecesi izleme fırsatını bulduğum ve hayran kaldığım bir oyun. işte oyunculuk ve tiyatro budur dedirtiyor insana.

    --- spoiler ---
    henüz daha oyunun başındaki istifra sahnesiyle ilk şok veriliyor izleyiciye ve oyunun seyri içinde karşılaşacağı alışık olmadığı uç noktalara karşı hazırlıyor. ardından oyuncuların ani çıkışlarından karakterlerine, yaşamlarına ve geçmişlerine dair ilk izlenimleri ediniyoruz. burada sinirler gerilmeye başlıyor, çünkü herşey adeta bir boksörün seri yumrukları gibi kafasına iniyor izleyicinin.
    --- spoiler ---

    topluma yerleşmiş tüm tabuları darmadağın eden ve kabul edilmiş tüm gizli gerçekleri gözümüzün içine sokan, verilen her mesajın yerine cuk diye oturduğu çok iddialı ve aynı derecede başarılı bir oyun. tüm oyun içinde hemen her duyguyu hissetmek, hem de peş peşe, üst üste ve aynı anda hissetmek mümkün.

    yönetmen ve oyuncu kadrosuyla dot'a emekleri, başarıları ve bize böyle bir imkan sundukları için içten bir teşekkürü borç bilirim.

    not: yalnız koltuklar bir süre sonra çok fazla rahatsız etmeye başlıyor.
  • bazı şeylerin orjinaliyle oynamamak lazım.çünkü niye? çünkü biletix şu şekilde yer vermiş: "shopping & f***ing / alışveriş ve s***ş 05 aralık cumartesi -dot - istanbul".

    farkındalık diye buna derim!!!!
  • kelimenin gercek anlaminiyla hardcore bir oyun.

    insan bagimliligi. madde bagimliligi. alisveris bagimliligi. seks bagimliligi.

    bir de kapitalizm ne guzel sembolize edilmis oyle?

    --- spoiler ---
    para medeniyettir! medeniyet para!
    --- spoiler ---
  • sahnede ne kadar hardcore bir aksiyon olduğunu gitmeden anlatamayacağımız bir oyun.
    bana şahsen biraz fazla geldi lakin adını bilmediğim adidas eşofmanlı arkadaşın oyunculuğuna şapka çıkarmak istiyorum. sayesinde suratımıza vurulan vahşet ve seks arasında kahkaha atıp kendimize gelebildik. çocuğun performansı tek başına oyunu götürmeye yetiyor..
  • konusu torbacı ibneler olan, son 15 dakikasına artık dayanamayıp gözlerimi kapattığım oyun. sonlarını radyo tiyatrosu olarak dinledim.
    tahlil için parmağımdan kan alınırken de böyle olurum; içim çekilir, başım döner, kafam karıncalanır.
    salon biraz daha büyük olsa ve ayakta durabileceğime güvensem çıkacaktım salondan.
    kimsenin oyunculuğuna birşey demiyorum, anlamam da zaten, iyilerdi sanırım. lacivert adidas eşofmanlı arkadaş (bkz: tuğrul tülek) gerçekten biraz daha öne çıktı.
    konu bence cesur veya tabu yıkan değil çok zorlama. hiç mi torbacı ibne görmedin diyeceksiniz, gördük de bu oyun bir başka.
    tabi bir de madem o kadar cesur oyundu, kız (adını bilmiyorum kusura bakmasın) neden üstünü çıkardığında seyirciye sırtı dönüktü?
    ben göğüslerini görecem diye çok heyecanlanmıştım. dolayısıyla kıvırcık kızımızı adlari bilinmeyen tas gibi hatunlar listesine ekleyemiyorum.

    edit: gs entry'lerimin bile daha ötesinde zamanın. ilginç, çok ilginç. bir futbolun bir de tiyatronun fanatiği çekilmez oluyor hakikaten.
hesabın var mı? giriş yap