• ömrümce hiç balık tutmadım.. hayvanı aldatmak yasaktır bizde..

    ömrümce dışarıdaki kalabalıkta kaybolmuş çok cevher gördüm.. kendileri bile taşıdıkları cevherin farkında olmayan bu ışıldayan yakut parçalarını bildiğim her şeyden çok sevdim..

    ömrümce dışarıdan ışıltılı görülen ama aslında yaldızlı çakıl taşından mamul çok insan tanıdım.. kaderin sillesini yemiş gibi, ateş çemberlerinden geçmiş gibi rol kesen bu kişileri hayretle izledim..

    ömrümce pek çok sınavlardan geçtiğimi sandım ve bu dışı parlak içi kof düzenbazları tanıdıkça onların aynasında kendimi görerek anladım ki, aslında sadece şanslı hergelelerdik hepimiz.. kimimiz bu şansın farkında, kimimiz değil..

    ömrümce hiç balık tutmadım.. hayvanı aldatmak yasaktır bizde ama sinağrit babayı tutan benim.. kayığımın içinde çırpınırken gözlerimin içine dehşetle baktığı o an hissettiklerimi anlatamam.. bu bir itiraftır, bilinsin istedim..
  • muazzam bir hayal kırıklığının öyküsü
  • sait faik abasıyanık'ın günümüz türkiye'sine de gönderme yaptığı muhteşem öyküsü.

    arkandan üzülmeyecek, gösterdiğin fedaya, özveriye saygı duyup kıymetini takdir etmeyecek, çoğunluğu koyun olan bir toplum için kendini feda etmeye, o toplum için özveride bulunmaya değmez demiş üstad bu öyküsünde.

    "bir kişinin aklı ile hiçbir şeyin halledilemeyeceği, ancak topyekün bir akıl etme, büsbütün bir bilinçlenme ile ortak sorunların çözülebileceği" minvalinde bir paragraf vardır öyküde. işte o paragraf:

    ..sinağrit baba düşünüyordu. gidip o yakamoz yapan ipe bir diş vurdu muydu, tamamdı. ama hiçbirini kurtaramıyor, hareketsiz duruyordu. sinağrit baba onları kurtarmanın bu kadar kolay olduğunu biliyordu ama bildiği bir şey daha vardı, o da ister su, ister kara, ister hava, ister boşluk, ister hayvan, ister nebat aleminde olsun bir kişinin aklı ile hiçbir şeyin halledilemeyeceğini bilmesiydi. ancak bütün balıklar oltaya tutulan hemcinslerini kurtarmanın tek çaresinin koşup o yakamoz yapan ipi koparmak olduğunu akıl ettikleri zaman bu hareketin bir neticesi ve faydası olabilirdi. yoksa, gidip sinağrit baba oltayı kesmiş, biraz sonra sinağrit baba tutulduğu zaman kim kesecek? kim akıl edecek yakamozu dişlemeyi?..
  • sait faik'in yazdığı belki de en güzelinden bir aşk öyküsüdür. evet evet bir aşk öyküsüdür.
  • bir sait faik abasiyanik oykusu.
  • “ – diğer balıklar- sinağrit babaya büyüyen gözleriyle, “bizi kurtar şu lanetlemeden” der şeklinde bakıyorlardı. sinağrit baba düşünüyordu. gidip o yakamoz meydana getiren ipe bir diş vurdu muydu, tamamdı. fakat hiçbirini kurtarmıyor, hareketsiz duruyordu. sinağrit baba onları kurtarmanın bu kadar kolay bulunduğunu biliyordu fakat, bilmiş olduğu bir şey daha vardı. o da ister su, ister kara, ister hava, ister boşluk, ister hayvan, ister nebat aleminde olsun, bir kişinin aklı ile hiçbir şeyin halledilemeyeceğini bilmesidir. sadece tüm balıklar oltaya tutulan hemcinslerini kurtarmanın tek çaresini koşup o yakamoz meydana getiren ipi koparmak olduğunu akıl ettikleri süre, bir hareketin bir neticesi ve faydası olabilirdi. yoksa, gidip sinağrit baba oltayı kesmiş, birazcık sonrasında sinağrit baba tutulduğu süre kim kesecek? kim akıl edecek yakamozu dişlemeyi?.. o sırada büyük büyük ışıklar saçan bir olta aşağıya inmişti.”

    sait faik abasıyanık, sinağrit baba.
    sesli dinlemek için:
  • isimlerini sait faik'in bir öyküsünden almaları hmf neymiş bu dedirtmiş, no suprises coverlarıyla şaşırtmış, bunu perdesiz gitarla yapmaları gözlerde kalp çıkartmış bir ankara grubu. müthişli olmuş. dinlensin.
  • grup adlarınısait faikten almaları bile benim için + 5 puan kazandırmış ankaralı müzik grubudur. işsizlikekibi sağolsun, sinağrit baba için de keyifli çalışmalar yapmışlar.
    diren külhanbey isimli keyifli bir besteleri var. buradan dinlenebilir.
  • kamera önce gece, fener ışığında dalgalarla sallanan sandalları gösteriyor. sonra denizin altında kayaların arasından nazlı nazlı salınarak dışarı çıkan balığı görüyoruz. sinağrit baba dendiğine göre erkek bir balık bu. ama rengarenk elbisesiyle zeki müren’i andırıyor. önce biraz daha naz yapacak sonra da oltalarını aşağı sallandıran kirli erkeklerden birine kendini teslim edecek. ama hangisine?

    yüzlercesini okudum. okuduğum en acayip hikaye bu.
hesabın var mı? giriş yap