• çok temiz bir hayvandır.yıllarca baktığım kafesinde kendisi için muhabbet kuşu yavruluğundan bir oda yapmıştım. altına bez koyuyordum. iki günde bir o bezleri ön patileriyle çıkarıp silkelediğine şahit olmuşluğumuz var. fıstık depolar. yiyebileceği ne varsa depolar. sürekli kemirir. dişleri sürekli büyüdüğünden olsa gerek. eğer oda da serbest bırakmışsanız ve bulamıyorsanız hemen kitapların olduğu yere gidin. kalın kitabı kemirmiş uyuyordur büyük ihtimalle. ders çalışırken üzerinizde gezinir. nedendir bilinmez ensede uyur. ışıktan rahatsız oluyorsa o güzelim kuyruğuyla hemen gözlerini kapatır. yabancıları sever ama fazla yüz göz olmaz. ısırmışlığı vardır. ısırmak derken tırnaktan deriye kadar geçirir dişlerini. yerli yersiz çığlık atar. kuş gölgesi görse rahatsız olur. büyük ihtimalle içgüdüseldir. yavru haldeyken evde bırakmak istemezseniz kampüse çantanızda veya cebinizde gelir sorun çıkarmaz uyur.
    uzun yolda otobüste götürürken aynı şeyi yapmayın. bir anda delirdiği ve uyuyan yolcuların kafasından zıplaya zıplaya giderek paniğe yol açtığı ve gece karanlığında bu canlıya anlam veremeyen yolcuların korkmayın korkmayın maymun dediklerine de bu kulaklar şahittir. sakinleşince aynı şekilde kafadan kafaya zıplayarak cebinize girer. sahibini tanır. aşı vurdurmuşsanız 3 gün ölüler gibi yatacaktır. korkmayın kendine gelecektir. bir diş nasıl balyoz görevi görür merak ederseniz eğer cevizin en sert kabuklu olanlarını önüne koyup izleyin. fayans zeminlerde patinaj problemi yaşarlar. candırlar. güneş alsın diye kafesiyle pencereye çıkarıyorsanız ayyy fare besliyor bunlar gibi laflara hazır olun. gülün geçin.
  • ne zaman görsem gözlerimi yaşartan dünyanın en sevimli hayvancığı. küçükken evde beslemiştim bunlardan bir tanesini. zeka konusunda en kral kediye köpeğe şapka çıkarttırır. tek handikapı çok oyuncu olmasıydı rahmetlinin. evde yürürken ay'a ayak basan ilk türk modunda yürümeyi gerektirirdi. zira ne zaman kanepenin altından fırlayıp ayaklarınızdan omuzunuza tırmanacağı belli olmazdı. günün birinde bir zamanlama hatasıyla kuyruğunu annemin ayağının altında bıraktı. ne bilirdim kuyruğun bu hayvan için yaşamsal önem taşıdığını. 1 hafta kafesinden hiç çıkmadan, yemeden, içmeden yaşadı. elimden bile yiyecek almaz oldu. sonunda sincap cennetini boyladı tabi. ağlamaktan helak da olsam kızamamıştım anneme. ta ki muhabbet kuşumu da ezene kadar. akrep nalan desen değil, 50 kiloluk mini mini bir insan. sincabı anladık da kuşu nasıl ezdin be anne???
  • evet dostlar bu sincap hayvanının en önemli özelliklerinden biri, filmlerde gördüğümüz kadarıyla amerika'daki üniversitelere yakın konuşlanmış olmasıdır. mesela harvard'a columbia'ya bakıyorsunuz. kampüs içinde sincaplar fink atıyor, öğrenci sırtına atlıyor, sevimlilik yapıyor falan. peki memleketimizdeki üniversitelerdeki sincap sayısı kaç? 0(sıfır). üniversitede çimlerin üzerinde bilgisayar kullanan asyalı genç kadar önemli bir etken bence sincap hayvanı. inanıyorum ki bir miktar sincap olsaydı bu kurumlarımızda daha gelişmiş üniversitelerimiz olabilirdi. sokarım sincapsız üniversiteye. babama sormuştum, sakarya'da sincap varmış sanırım. açıkçası memlekette ormanı olan üniversitelere bu sebepten sincap salmayı planlıyorum. sincap çok önemli aga bilimsel gelişimde, en azından amerikan filmleri hasebiyle böyle düşünüyorum.

    edit: uyarı geldi boğaziçi'nde sincap varmış sanırım. en azından bir tane görülmüş. boğaziçi'nin tek sincapla konumu ortadayken bol sincaplı olsa nelere kadir olurdu siz düşünün.
  • toprağa gizlice bir şeyler gömüp gömüp unutan hayvan. ama bütün sincaplar oraya buraya bir şeyler gömüp unuttuğu için, her sincap biraz toprak eşeleyip arayınca kendine bir şeyler bulur. (bkz: aramaya inan)
  • sincaplar küçük ve sevimli oldukları gibi, çok da düşünceli hayvanlardır. şöyle ki, alıp götürdükleri şeylerin yerine başka bir şey bırakıyor bu sincap hayvanı. mesela geçenlerde arka bahçeden çaldıkları ayakkabımın tekinin yerine bayat ekmek bırakmışlar sağolsunlar. her bir yanını kemirdikten sonra da ön kapıya bırakmışlar tekrar. böyle de hakka hukuka önem verirler işte.
  • çoğunlukla iki türü evcil hayvan olarak beslenmektedir.
    sibirya çizgili sincabı (sibirya orman gelengisi, tamias sibiricus)
    anadolu sincabı (ağaç sincabı, sciurus anomalus), diğerine göre daha iridir.
    ikinci türü insana daha kolay alışmaktadır. aslında sincabı evde beslemek pek uygun değildir. eğer besleyecekseniz geniş kafes edinmelisiniz. mesela kobaylar için yatık değil de uzunlamasına olan papağan kafesi olabilir. içine kütükten oyulmuş yuva veya kuşlar için yapılmış kuş yuvası koyun. saklanacağı, gizleneceği yer olsun. bir de dal parçaları koyun ki tırmansın. sincap tırmanma içgüdüsü olan hareketli bir hayvandır. elemanın eşelenmesi için derince bir kaba temiz toprak veya kum koyun. yani ona oyalanacağı, tırmanacağı geniş bir ortam sağlamalısınız. aksi halde mutsuz bir sincap olur. sincaplar suyu yalayarak içtiklerinden kemirgen suluğu uygundur. bazı sibirya sincapları hamster dönme çarkında koşturabilir. onun için büyük boy hamster dönme çarkı edinebilirsiniz.
    alıştırma: yavru sincap insana çok daha kolay alışır. ilk aldığınız zaman sincabınızı ellemeyin. üç gün kafesinde dursun ve ortama alışsın. sonra elinizde yem vermeye başlayın. sizden ye alınca size güvenmeye başlayacaktır. sonra giderek kokunuzu alarak size alışır. yalnız bu iş sabır işidir. bazı sincaplar üç dört günde size alışır bazıları da daha uzun sürede alışır. bir de sincabın yanında ani ses ve gürültü yapmayın ve onu korkutmayın. zamanla onun ne kadar oyuncu olacağını göreceksiniz.
    besleme: kabuklu veya kabuksuz fındık, fıstık, ceviz, badem, tuzsuz ayçekirdeği, leblebi. ayrıca sibirya sincaplarına bir miktar hamster yemi verebilirsiniz. ek olarak az miktarda meyve verebilirsiniz. marulu, salatalığı da yerler. arada marul, salatalık verin. sincabınızın hangi besini daha çok sevdiğini zamanla anlarsınız. ancak tek besin üzerinden gitmeyin.
    dışkılama: diğer kemirgenler gibi idrarlarını kafesin bir köşesine yaparlar. ama bazen (genellikler anadolu sinbabı) kafeste tırmanırken idrarını dışarı fışkırtabilirler. kedi kumu idrarın kokusunu alır. bir parmak kalınlığında kafesin dibine serin. ayda bir değiştirirsiniz.
    dışarı salma: sincabı arada dışarı salmanız gerekir. yabani hayvan olduklarından kafeste devamlı tutmak doğru değildir. odaya saldığınız zaman onu devamlı gözleyin. odada gizleneceği delik, oluk vs. olmasın. bunlar diğer kemirgenler gibi doğaları gereği nerde, delik, oluk vs. bulsalar oraya kaçarlar. dün benim başıma bir olay geldi. boncuk dün kanepenin içine girdi ve onu çıkarmak için kanepeyi sökmek zorunda kaldım. bugün de inşallah tamirci gelecek. adama neden kanepeyi söktüğümü söylesem bana kesin güler. böyle bir durumda odanın kapısını penceresini kapatın. kafesin kapağını açın ve bekleyin. bir süre sonra acıkınca veya susayınca kafese gelecektir.
    sağlığını korumak için bazı öneriler:
    -kabuklu yemiş verin. bir de reçinesiz temiz ağaç parçaları koyarsanız dişleri için faydalıdır.
    -cereyanlı yerlerde kafesi tutmayın.
    -elemanı yıkamayın. sıcak havalarda ıslak bir bez ile hafifçe silin.
    -dış parazitler için veteriner hekiminizden uygun bir dış parazit ilacı alın.
    -suyuna vitamin takviyesi yapabilirsiniz. yavru sincabınıza iğnesiz enjektör ile ağızdan suda erittiğiniz bir miktar vitamin tozu verebilirsiniz. bunun için veteriner hekiminize danışın.
  • benim sincap boncuk artık kendisini evin bir bireyi sanıyor. kafesin bulunduğu odamdan mutfağa, oradan diğer odalara gidiyor. ben de artık kapıları kapatıyorum. ben evde olduğum zaman kafesin kapağını açık bırakıyorum. canı istedi mi kafesine dönüyor. ben ne yersem onu yemek istiyor kerata. taze ekmek içi, simit, turşu zeytine bayılıyor ama ben zararlı diye zeytinden azıcık veriyorum. ayrıca boncuk peynirli pide ve makarnaya da bayılıyor. ben yağsız makarna veriyorum. fıstığı, bademi pek sevmiyor ama daha pahalı olan ceviz içini gördü mü affetmiyor. ceviz içi almaktan bütçeyi sarsar oldum. boncuk yakında benden rakı, peynir ve kavun isteyecek ve alem yapacak diye korkuyorum.
  • stresten sinirleri harap olmuş hayvancağız.o fındıkları fıstıkları kemirir iken durmadan etrafına bakıp "hassiktir lan, biri mi geldi?" gibi paranoyaların esiri olan sevimli mahlukat.
  • tohumu, meyveyi stok amacıyla gömen daha sonra gömdüğü yeri unutan bu hayvan, dünya üzerindeki milyonlarca ağacın varoluş sebebidir.
  • terk edilmiş ya da annesi bir şekilde ölen, başka sincap yavrularını evlat edinen şirin hayvan. doğada kendi cinsinden bir hayvanı evlat edinen ender hayvanlardandır. gebelik süreleri türüne göre 28 gün ila 44 gün arasıdır. kış mevsimi üreme zamanıdır, mart ayında doğururlar.

    yaşam süreleri ortalama 10 yıldır. ağaçlarda yaşarlar otoburdurlar fındık, ceviz, badem, mantar, meşe palamudu ile beslenir. fakat salyangoz, böcek, kuş yavrularını da yerler. besinlerini ya ağaç kovuklarına ya da toprağın altında saklar. haraket kabiliyetleri yüksek ve hafızaları kuvvetli ve zeki bir hayvandır.
hesabın var mı? giriş yap