• sektördeki bazı orospu çocukları tarafından stoklanıp, bunu eritme pahasına zorla mont piyasasının %80’ ini kaplayan ucube. 1000 liralığı ile 10 liralığı aynı görünür. fışır fuşur bakkal poşetleri, mont diye dayatılıyor. isterse içi dinozor derisiyle dolu olsun. bir dönemin sümüklü çocuk montu, bir dönemin apaçi montu, şimdi oldu moda. olmaz mı, 10 liraya mal edip 150 liraya satıyor adam.

    michelin maskotu gibi geziyor millet. eh, en dandiğiyle en pahalısı aynı görünüyor ya; milletin işine geliyor tabi.
  • islamiyetten hızlı yayılmıştı zamanında, virüs gibiydi. hey gidi.
  • kışı bol yağmurlu ve rüzgarlı bir kentte geçiriyorsanız giymeye neredeyse mecbur kaldığınız monttur.

    direnmeyin, bu gerçeği kabullenip bir tane şişme mont edinin. ben direndim, bir işe yaramadı. mat renkleri, çok şiş görünmeyenleri, içi yumuşak peluş olanları gibi seçenekleri var. önce eh idare eder işimi görsün der, sonra alışırsınız.

    karasal iklimde sizi sıcacık tutan kaşe kabanlar, akdeniz ikliminde size yük olur, ıslanınca iyice ağırlaşıp eziyet eder.
  • daha önce paylaşılmış ama hatırlatmak gerekiyor. türkiye'de bunun festivali vardır.
  • kaz tüyü kullanımı asla bir kürk, timsah derisi çanta vb. lüks bir tüketim ürünü olarak görülmemelidir.

    kaz tüyü kullanmak demek foie gras yemek gibi keyfi bir durum değildir.

    kullanımı hayati olabilir

    bu nedenle dünyanın en iyi outdoor tekstil üreticilerinin "en pahalı" ve "teknik" ürünleri kaz tüyü olmaya devam edecektir.

    ve bu nedenle bu işin bir standartı da vardır

    responsible down

    normalde bir kazdan defalarca yolarak tüy toplamak yerine, kesimhane olarak çalışılarak kaz tüyü hayvan kesildikten sonra toplanmakta ve geri kalanı da et olarak tüketilmektedir. ve tüyü toplama bir yan işlem ürünüdür, bu kazlar et üretimi amacıyla yetiştirilmektedir.

    ilk paragraf

    hiçbir elyaf dolgu bugüne kadar kaz tüyünün yerini tam olarak tutamamıştır. özellikle dağcılık, bilimsel araştırma, askeri, vb. amaçlarla kullanımda yalıtım malzemesi olarak kullanımı zaruridir.

    uyku tulumları ve ceketlerde özellikle hacim/yalıtım performansı olarak kullanımı gerekilen alanlar vardır. elyafa göre ergonomisi, sıkıştırılabilirliği ve yalıtımı oldukça üstündür. kullanılan malzemeye göre %50-%70 daha az dolgu ile aynı performansı sağlar.

    bunun ismi down fill (tüy dolgusu) olarak geçer. rakam ne kadar yüksekse, aynı hacimde o kadar fazla dolgu malzemesi var demektir.
    örnek resim

    bir de tüy/telek oranı vardır 80/20 90/10 95/5 gibi yazılır. tüy oranı ne kadar yüksekse o kadar fazla hava tutacaktır. telek kısmı bildiğiniz sap kısımlardır ve yalıtım etkisi yoktur.

    yani 800 fill 95/5 bir ürün ile (uyku tulumu) dışarısı -40, çadır -30 derece iken uyumanız bile mümkün olabilir. bunu yaptığınız tulum 11 litre hacimli ve 2 kg gelirken, elyaf ile aynısını yapan 20 litreye 3,5 kg gelmektedir. montlarda da aynı durum geçerlidir. hatta elyaf, kaz tüyü karışık kullanımlar da olmakta, iki dolgunun da avantajlarından yararlanılan ürünler de gerekmektedir.

    1050 euro
    kaz tüyü
    400 euro
    elyaf

    kaz tüyünün en büyük eksiği su gördüğünde sönmesidir, artık yeni nesil tüylerde su itici kaplama (hidrofobik) ile su yiyen kaz tüyleri bile yalıtım özelliğinden kaybetmemektedir.

    benim size tavsiyem bu konuda çok duyarlıysanız, bu tarz etiketi olan ürünlere yönelerek kaz tüyü almaya devam etmenizdir.

    örnekler sayfanın altında

    normalde mont altına polar yelek giyemediğiniz, giyseniz bile kalın gelen durumlarda, ince bir kaz tüyü yelek içinizi ısıtıp hasta olmanızı engelleyebilir. vücutta uzuvlardan önce gövde kısmının yalıtımı çok önemlidir, böylece vücut uzuvlara daha fazla kan pompalamaya devam edebilir. içinizi ne kadar ısıtırsanız, vücut uç noktalarını ısıtmak için daha fazla çalışabilecektir.

    dışarıda iş yapan herkes için terletmeden, hareket kısıtı yaratmadan yalıtım sağlayan kaz tüyünü gerektiği gibi kullandığınız sürece ben bir sorun görmüyorum.

    siz elyaf tercih edebilirsiniz ama olayı katliam gibi göstermemek gerek.

    saygılar
  • kaz tüyüyse uzak durulması gereken mont.
    kazların tüyleri hayvanların boğazı sıkılarak ve tekmeyle dövülerek yolunuyor. hayvan bu acı verici işlem sonucunda kan içinde kalıyor. nanoteknoloji elyafla şişirilen montlarda ise yıkama sonrası sönme, uzun süreli kullanımda ter kokusu, dolapta bekleme sonucu rutubet kokusu problemi olmuyor. hafif ve kullanışlı bu montlarla hem sıcak hissediyor hem de hava geçirgenliği sayesinde terlemiyorsunuz. ve en önemlisi onlarca hayvanın acı çekmesinin vebalini taşımıyorsunuz.
  • giydiğinizde ceza infaz kurumlarına girememenize sebep olan mont çeşidi.
  • (bkz: kaz tüyü vahşeti)
    elyaf alın ulan
  • bütün yaz çakma levi's tişörtü giyenlerin kışlık tercihi olacaktır.

    birileri "moda"yı yönlendiriyor ama...
  • makbul olanı kaz tüyü olanlardır. michelin maskotuna benzemesinin sebebi ise kaz tüylerinin yer değiştirip bir yerde toplanmasını engellemek ve yerine sabitlemektir. şişmesinin nedeni ise kaz tüyünün çalışma mantığıdır. bu sayede izole bir boşluk yaratır (termos gibi). naylon gibi olmasının nedeni ise hafif ve geçirgen bir kumaş kullanma zorunluluğudur.

    sonra kaz tüyü yerine sentetik materyaller icat edildi. onlar da aynı işi görmektedir. sonra ise "işlevsellik" yalan oldu, iş tarza döndü. içinde kaz tüyü ya da benzeri materyaller olmayan montlara bile o dikişleri atıyorlar.
hesabın var mı? giriş yap