sivas katliamı
-
(#92014059)
bu ülkenin kanseri bunlar. mini etekten tahrik olurlar, reddeden kadın gururlarını kırar, bir araya gelen ateistler manevi değerlerini rahatsız eder, lgbt bireyler ahlaklarını tehdit eder, kızlı erkekli kalan öğrenci namuslarına leke getirir.
bu adi yaratıklar hep tahrik olacak bir şey bulur. bu insan müsveddelerinin hep hassasiyetleri vardır, hep şeytana uyduracak bahaneleri vardır. onun da o saatte orada ne işi varmış derler, erkeklik onuru derler, din elden gidiyor derler, karımız kızımız var derler...bu insan müsveddelerinin tahrik olacak bir şeyleri hep vardır.
bu ülkenin kanseri bunlar. çocuklara hallenenlerden rahatsız olmaz bunlar. yengesiyle skişip amcasını arka bahçeye gömerken dini imanı olmaz bunların. bugün aziz nesin ‘in orada olmasından tahrik olur, yarın kayınvalidesinin etek boyundan, başka bir gün 9 yaşında çocuğun üstü açılınca tahrik olur bunlar. şehit cenazesinde kılışdar’dan tahrik olur, 14 yaşında suriyeli kız çocuğuyla evlenirken savaş mavaş görmez gözü. babadan oğula nesil bunlar.
“ama” diye başlayan cümle kuran hepsi aynı kafa. soyunuz kurusun bi bitin tükenin artık, yettiniz be. aşağılık yobazlar. -
unutmadım aklımda.
-
26. yıldönümüdür bugün. umarım bu süre zarfında gerekli dersler alınmıştır ve bir daha asla böyle şeyler yaşanmaz.
-
türkiye cumhuriyeti tarihinin en utanç verici hadiselerinden biridir.
26. senesi, hala kalplerde acısı ilk günkü gibi. -
"sivastopal, 2 temmuz 1993,
37 ölü,
milyonlarca şiir yaralı...
sizleri tanıyordum
sabahları geçerek önümden giderdiniz işlerinize
siz
kendini amber ağacı sanan karalahana suratlı manav
yüreğini örümceklere diktiren terzi çırağı
siz
çocuklara çarpıp kaçma eğilimli belediye şoförü
maçlarda peygamberlere küfreden zabıta memuru
evet siz
siz
öğrencilerine atatürk heykelini tokatlatan öğrenci yurdu müdürü
yani siz beyefendi
siz
çanakçılar, kışkırtıcılar, kibritçiler
melek boğazlayıcılar
sahte itfa’ye aslanları
siz
cinayet sonrası toz olan pır pır sultan imamlar
bayat yeşil biberler
kanat düşmanları
sizleri tanıyordum
kutu kutu odalarım kol kanat gerdi askerlik anılarınıza
banka cüzdanlarınıza
astım ilaçlarınıza
kiminiz evden kovuldunuz bende yattınız sabaha kadar zik zak
korudum sizi göktaşlarından ve ay çarpmalarından
çocukluk arkadaşınızdı otel kayıt memuru önce onu yaktınız
türküleri yaktınız şiirleri yaktınız
doğru sözü yaktınız
akşamları geçerek önümden gidersiniz evlerinize
yıkıntıma sinsi sinsi gülersiniz
kapıda sizi karşılayan çocuklarınız
onlar da öğrenir bir gün
içindeki insanlarla yaktığınız
bir otelin
sonsuza dek
kül tüküreceğini yüzünüze."
akgün akova
edit: viva paulista’ya teşekkür ederek bilgilendirme gereği doğmuştur. 37 sayısına dahil olan 2’si oteli yakmak için içerde olan katliam yanlısı şahıslardır. -
o gün doğan çocuk 26 yaşındadır.
hesabını soramadık ya bize de yazıklar olsun.
tek yaptığımız hatta en iyi yaptığımız şeyi yaptık. türküler yaktık. ağıtlar yaktık ama bir kişiye bile hesap soramadık. yazıklar olsun bize.
#unutmadımaklımda
bir yıl dönümünde stv ekranlarında madımak yemeği tarifi verildiğini unutmadım. dinsizin hakkından imansız geldi de siktir olup gittiler. gerçi özgür basın susturulamaz ayağına yine bizim mahalle feryat etti. beter olsunlar.
#unutmadımaklımda
cafer erçakmak güzellemesi yapan alpay bilmem ne isimli zaman gazetesi yazarı şimdi silivri'de. özgür basınmış. şimdi hücresinde özgürdür.
#unutmadımaklımda
cafer erçakmak'ı yıllarca sivas merkezde bulamayan emniyeti de unutmamak lazım. cenazesinde herkes hazırdı tabi.
#unutmadımaklımda
şimdi muhalif çizgi çizen devrin sivas belediye başkanı temel karamollaoğlu da aklımda.
#unutmadımaklımda
muhsin yazıcıoğlu'dan habersiz oralarda kuş uçmazmış. onun da eli kanıdır bence. üşüyoruz reis!
#unutmadımaklımda
madımak oteli'nin altında yıllarca kebap yapmalarını da,orayı bize ertuğrul günay'ı da unutmadım.
edip akbayram'ın söylediği türküler yanmaz parçasında dediği gibi "günü gelir sanma hesap sorulmaz"
mekanınız cennet olsun. nurlar içinde yatın. -
siyasal islam bu topraklardan silinmedikçe acısı dinmeyecektir.
bu kadar net. bu kadar açık. -
“kitapların yakıldığı yerde, sonunda insanlar da yakılır” ...
heinrich heine / almansor / 1821 -
-
hafızalardan silinmeyecek o kara gün, yobazların o güzel canlara kıydığı, aydınlığı karanlığa boğdukları gün 2 temmuz.
bizi hasret'e hasret bıraktılar.
ah hasret'im yaşasaydın sazınla, sözünle, sevginle bizlere daha neler katacaktın izin vermedi hainler.
kalbimiz de o yangın, hala yanıyor sivası'ın ateşi.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap