• ingilizce'de deri* sozcugunun cogulu olmakla beraber gunluk kullanimda anlami sudur: gayri-resmi bir spor musabakasinda oyuncularin takim arkadaslarini kolayca taniyabilmeleri icin taraflardan biri ustunu cikarttiginda bu tarafa verilen ad. hatta (bkz: shirts vs skins)
  • cep telefonu için kondom benzeri su geçirmez bir kılıf markası. çok güzel afişler yapmışlar:

    http://www.bigumigu.com/bigu/haber.asp?hid=753

    şirketin adresi de: http://www.skins-mobile.com/
  • ilk 6 bolumu bir cirpida izlenilen vurucu muziklere sahip ingiliz yapimi dizi. kaç dizide four tet, mogwai, the decemberists ustune tricky yetmedi bloc party dinliyoruz.

    http://www.channel4.com/…rosites/s/skins/index.html
  • 1. sezon 8. bolumünü grizzly bearin son albümü yellow house'a ayirarak kalpleri yeniden fetheden, britse koy sepete dedirten dizi.
  • yakında türkiyede de satılmaya başlayacak olan cep telefonu condomu.. cep telefonu sudan, çamurdan, kumdan, kardan, boyadan vs. zarar görebilecek olan insanlar için çok kullanışlı. skins sayesinde telefonunuzu plajda, yağmur yağarken hatta duş yaparken bile rahatlıkla kullanabileceksiniz.. ilginç bir istatistiği de ele almışlar sitelerinde.. geçtiğimiz yıl tüm dünyada 68 milyon cep telefonu su veya çamur gibi maddelerden kullanılmaz hale gelmiş ve tüm dünyada 1.7 milyar telefon olduğuna göre bu her 25 telefonda bir tane anlamına gelmekteymiş..
    ilginç ve güzel bir ürün olsa gerek.. merakla beklemekteyiz..
  • aslinda bu yapimda biraz amerikan tv dizileri ve gunesli havalara ozendigi hissediliyor ingilizlerin. ama basarili bir alternatif olmus oc'ye filan. bi bolumde chris it's like fucking oc man diyor zaten, gulunesi... dizide abartmalar ve carpitmalar mevcut. muslim boy/anwar karakterinde bunu goruyoruz (i'm just a muslim boy/naapayim ben sadece musluman bi cocugum sen geysin max, anlamam ben bu islerden kisminda), cassie'de aslinda gerek gittigi rehab merkezi, gerek ota boka oh,wooowlamalariyla biraz bu cerceve icinde. rules of attraction tv dizisi olsaydi sorusu geldi aklima ilk.
    ozellikle gittikleri uyusturucu saticisi tiplemesi ve tony karakterini gordukten sonra. neyse chris gercekten tam bi ingiliz. icip, sicma ve kusma numaralari orjinal yani insan birbirinin ustune kusar, sabah da oyle uyanir mi demeyin. cok normal.
    14 yasinda sigara, lisede kimyasal, yetiskin olduktan sonra alkol kullanmalari olgunlastiklari ve akilllarinin basina geldigi anlamina geliyor bu toplumun.
  • bu arada soundtrackini ve hatta dizide yer alan tum parcalari zevkle dinlenebilecek parcalar. bu parcalarin, bu kulturu cok iyi tasidigina inaniyorum.
  • sıradan bir teen drama'dan çok farklı olan, zaman zaman danny boyle tadı bile alabileceğiniz, aradaki şorololuklar olmasa tadından yenmeyecek, ufak tefek oyuncuların bebeliklerine aldanmadan ciddiyetle izlenmesi gereken, müzik kullanımı konusunda dahiyane işler yapan, ikinci sezonu ile 1 yıl aradan sonra dayak atar gibi dönmüş britanya dizisi. hah bir de unutmadan iskoçlara bakış açısı ile yarmaktadır.
  • 3. sezonda castın tamamen değişeği yapımcısı tarafından açıklanan british raver gençlik dizisi. sebebide dizinin sadece liseye giden 16-17 yaş civarı gençleri kapsamasıymış. üniversite hayatları ya da sonrasında neler olduğu kimsenin umurunda değilmiş dawson's creek'e dönsün istemiyorlarmış. ama mesela benim taptığım bu diziyi izlerken yaşlanmam onlara bir şey olmaması hoş olmayacak. ayrıca madem böyle radikal bir şey yapıyoruz bari en sevilen karakterlerden birini hemen sezon finali öncesi öldürelim güzel olsun diye düşünmüşler beni derin hüzünlere gark etmişledir.
hesabın var mı? giriş yap