smog
-
-
sanayiide ivme kazanan ingiltere'de; özellikle londra'da insanları hasta edip, öldüren, pis, zehirli; şehrin üstünde mütamadiyen asılı duran, geceleri de sokaklara inen acayip bir dumanlı durum. bir nevi sis fakat öyle bir sis ki yüzyıl başında berbat bir bronşit hastalığına neden olmuş ada avrupasında. bronşlarda kronik bozukluklara neden olan bu öldüren sisin yarattığı hastalığa da madenci balgamı denmiş.
-
2010'un temmuz ve agustos aylarinda moskova'yi resmen stephen king kitaplarindan cikmis bir sehre cevirmistir.
(bkz: the mist) -
2001 albümü rain on lens..
geçen seneki dongs of sevotion'dan sonra sanki biraz durulmuş gibi bill callahan, ama sis-duman havalarında değişen bişey yok.. etraf gene alçak sesli mayınlarla kaplı.. -
(bkz: rock bottom riser)
-
her albümüyle beni sisli gece vakitleri çayırların, tenha taş sokakların, gölgeli köprülerin üstünden kasaba kasaba gezdiren bill callahan merkezli oluşum. gecenin dibine dek ağır ağır içilen unutulma, yok oluş, sadeliğinde düşme iksiri. iki şehir arasında, ikisinden de uzakta küçük bir kasabada, baş bir pub tezgahının üstüne düşük görülen rüyaların müziği.
smog lo-fi'dir, saf lo-fi güzelliğidir, vazgeçilmez. -
(bkz: folk)
-
-
not lonely anymore
adında cok cok guzel bir $arkilari vardir -
1990'dan beri album cikaran kimi parcalarda soundu cake'e benzetebilinecek grup
(bkz: butterflies drowned in wine)
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap