• shakespeare'in soneleri birbirinden güzeldir. burada saygı duruşunda bulunmak için seçtiğim sone ise hem manidar hem de güzel. çünkü şairlerin çoğunun düştüğü tuzağa düşmeyen, gelenekle, geleneksel aşk şiirleriyle, mitolojinin desteklediği aşk anlayışıyla alay eden bir sone. sevileni ilahileştiren, sonu gelmez teşbihlerle yüceleştiren şiirlerin bayatlığından dem vurarak yalın bir güzellik anlayışına yaklaştığı görülüyor. aslında sadeliğin içinde gizlenen güzelliğin peşinde de denebilir. işte o sone:

    güneşe filan benzemez benim sevdiğimin gözleri;
    dudaklarının rengi hiç kalır mercan kızılı yanında;
    kar beyazsa eğer, boz renk olmalı onun göğüsleri;
    tel tel denirse saçlara, kara teller biter başında.
    nice güller gördüm ben, pembeli, allı beyazlı;
    ama onun yanaklarında eser yok bence bunlardan.
    bildiğim kokuların çoğu herhalde daha hoş olmalı,
    sevdiğime yaklaştığımda, yüzüme vuran soluğundan.
    bayılırım dinlemeye o konuşurken ama, bilirim,
    çok daha güzel gelir aslında müziğin sesi kulağa.
    doğrusu tanrıçalar nasıl yürür, görmüş değilim;
    ama sevdiğim yürürken basbayağı basıyor toprağa.
    yine de, tanrı hakkı için, çok güzel o, bana kalırsa,
    olmayacak yakıştırmalarla donanan kadınlara kıyasla.
  • the verve'in urban hymns albumunden guzel mi guzel bi sarkisinin adi, sozleri soyledir:

    my friend and me
    looking through her red box of memories
    faded i'm sure
    but love seems to stick in her veins you know

    yes, there's love if you want it
    don't sound like no sonnet, my lord
    yes, there's love if you want it
    don't sound like no sonnet, my lord
    my lord

    why can't you see
    that nature has its way of warning me
    eyes open wide
    looking at the heavens with a tear in my eye

    yes, there's love if you want it
    don't sound like no sonnet, my lord
    yes, there's love if you want it
    don't sound like no sonnet, my lord
    my lord

    sinking faster than a boat without a hull
    my lord
    dreaming about the day when i can see you there
    my side
    by my side

    here we go again and my head is gone, my lord
    i stop to say hello
    'cause i think you should know, by now
    by now
    by now
    by now
    by now
    by now
    oh, by now
    oh, by now
    oh, by now
    oh, by now
  • hani insanın hayatındaki en önemli şarkılar vardır ya hep. bu şarkı bi yere konulamayacak kadar güzel, dinlendikçe hiç değerini kaybetmeyen, bıktırmayan olağanüstü bir başyapıt. hayır abartmıyorum, çok farklı bir yere sahip urban hymns güzelliği. 3 senedir hala ilk dinlediğim gibi zevk veren ender şarkılardan. dağılmasına en çok üzüldüğüm gruptur belki de the verve. . yıllar da geçse ben yine bu şarkıyı açıp dinleyeceğimi biliyorum.klip bile çekmiştim ben kendi çapımda bu şarkıya bir zamanlar.
  • the verve şarkısı olanını karşıma alıp: "yok artık daha neler! ne güzel şeysin sen öyle!" demek istediğim mükemmel eser.
  • sonelerin amına koyayım, the verve'in gayet içtenlikle insanın ağzını yüzünü siken şarkısıdır.
  • anlamsız bir şekilde verve ürünü olanını mp3 olarak bulduktan sonra
    my lord kısmını my love olarak anlamamdan ötürü garip bir şekilde
    yüreğimi burkan şarkı. ama yine de süper ötesi.

    (bkz: oha)
  • ne de güzel bir the verve şarkısıdır, mutlu ama hüzünlü, biraz kış güneşi gibi.

    http://www.youtube.com/watch?v=r2vga-yliso
  • - latince: sonus (sound) -> old provençal: sonet (song) -> fransızca: sonnet -> italyanca: sonetto (little song)

    şeklinde evrimleşmiş olabileceği düşünülen

    - 14 satırlık, lirik, iambic pentameter ,conceit

    kullanımının yer aldığı şiir türüdür.

    ilk soneler, italya'da petrarch ve dante tarafından ortaya çıkarılırken, ingiliz edebiyatı'na tanıtımı ise thomas wyatt ile gerçekleşmiştir. wyatt'ın soneleri italyan yapısına benzer iken, daha sonraları, iki dilin sözdizimsel yapısının farklılıklarından dolayı italyan ve ingiliz soneleri arasında uyak farklılıkları doğmuştur.

    italyan ya da petrarchan denilen sonelerde

    - octave: ilk 8 satır (problemi anlatan)
    - sestet: son 6 satır (problemi çözüme kavuşturan)

    kafiye:

    - octave: abba abba
    - sestet: cdecde / cdccdc / cddcdd

    ingiliz ya da shakespeare sonelerinde

    - 3 quatrain (dörtlük, rubai) abab cdcd efef
    - heroic couplet gg

    farkın görülebilmesi açısından:

    petrarch

    amor, che nel penser mio vive et regna a
    e 'l suo seggio maggior nel mio cor tene, b
    talor armato ne la fronte vene; b
    ivi si loca et ivi pon sua insegna. a

    wyatt

    the long love that in my thought doth harbor, a
    and in mine heart doth keep his residence, b
    into my face presseth with bold pretense b
    and therein campeth, spreading his banner. a

    surrey

    love, that doth reign and live within my thought, a
    and built his seat within my captive breast, b
    clad in the arms wherein with me he fought, a
    oft in my face he doth his banner rest. b
  • hak ettiği değeri görmediğini düşündüğüm nefis the verve şarkısı. bitter sweet symphony'den hemen sonra olmasından mıdır artık bilemiyorum. ya da ben bilmiyormuşum kıymetini, dinleyeli daha çok yeni oldu ama bıkmıyorum. ee hisli bir de, bile bile lades der gibi oldu bu da.
  • başarılı bir em simulator.

    linkini de vereyim tam olsun: http://www.sonnetsoftware.com/
hesabın var mı? giriş yap