sosyal medyada hakarete uğrayınca yapılacaklar
-
birkaç gün içinde yapacağım ve her duyarlı vatandaşın yapması gereken eylemlerdir. sosyal medya sanal bir ortam olsa da kullanıcıları sanal yada görünmez değildir. çok basit nedenlerle kişilerin kutsallarına ağır hakaret edenlerle hukuk önünde mutlaka hesaplaşmak gerekir.
edit: başlık sahibi tekrar geldi. -
kimseye hiçbir şekile birsey demeyin face insta twitter ne olursa olsun (küfür haraket zaten etmeyin) millet psikolojık olarak kıldan tüyden nem kapıyor. okuyun geçin...
-
sosyal medya kullanmamak iyi bir başlangıç olabilir
-
daha büyük hakaret etmeliyiz.
saka saka, engelle geç.
uğraştığına değermi itle kopukla -
özellikle şu (bkz: #83546922) girdimdeki hakaretleri ve buna istinaden gelen tüm mesajları bildireceğimi belirtmek isterim.
tanım:
sosyal medyada hakarete uğradığımızda ne yapmamız gerektiği konusunda haber bilgisidir.
kaynak
--- spoiler ---
hakaret, türk ceza kanunu’nun 125. maddesinde suç olarak tanımlanmış. peki, hakaret nedir? bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat etmek ya da yakıştırmalarda bulunmak veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldırmak. kanun bu şekilde tanımlıyor.
sosyal medyada hakarete uğradınız diyelim. bu durumda yapılacak en akıllıca şey sohbetin (tarih de görünecek şekilde) ve ayrıca hesap sahibinin kimlik bilgileri gösterir detayların ekran görüntülerini almak. ekran görüntüleri aldıktan sonra bulunduğumuz yerdeki savcılığa hitaben dilekçe yazıyoruz ve ekine ekran görüntülerini koyuyoruz. eğer hakaret whatsapptan gerçekleşiyor ise telefon numarası da görünür şekilde ekran görüntüsü alın ve aynı zamanda sohbeti kendini e-posta ile gönderin derim. peki, ekran görüntüsü aldık ama bu kişi takma isim kullanıyor, kendi fotoğrafı yok, gerçek ismini bulamıyoruz. o zaman ne yapacağız? işte bu büyük bir sorun.
--- spoiler --- -
ilginç bir durum. ben genellikle hakarete ve edene bakıyorum. eğer ciddiye alınacak biri değilse ve hakaret de "geri zekâlı, mal, beyinsiz, yavşak" vb. gibiyse, hiç uğraşmayın derim. eğer emekliyseniz, paranız ve vaktiniz bolsa uğraşabilirsiniz; fakat karşınızdakine özür diletmek veya sadece bu yasal süreci yaşayıp endişelenmesine vesile olmak hiçbir halta yaramıyor.
affedemeyeceğim hakaret veya küfür, anneye küfürdür. dolayısıyla kimsenin anasına veya bir yakınına küfretmem. zaten biri bir şey için ilk olarak küfre başvuruyorsa, kale bile almam. mesaj kutumu ne aktroll'ler işgal etti nice küfür ve hakaretler, tehditlerle. iplemedim geçtim - hayat, onların ettikleri küfür ve hakareti dikkate alamayacak kadar kısa. tabii şikâyetimi moderasyona bildiriyorum o ayrı, fakat karşımdaki aciz işte en sonunda küfür veya hakaret noktasına gelmiş.
amaaaa, şahsımdan daha öte, özellikle de son zamanlarda mustafa kemal atatürk ve türkiye cumhuriyetine yönelik karalama, küfür ve hakaretler görüyorum (ekşi sözlük'te bile ipini koparan atatürk'e hakaret ediyor!). onları direkt moderasyona bildiriyorum. hiç öyle hukuk kısmına girmem, ne öyle bir vaktim var, ne de onlarla uğraşacak derman kalır insanda. -
yaptıkları tahrik edici paylaşımlara küfür ettirerek bu işi gelir kapısına çevirenlerin önünü kesme yönünde müracaat savcısı soruşturmaya gerek olmadığı kararı vemiş sonunda.
kaynak
tıklamak istemeyenler için yazıyı aşağı bırakıyorum.
müştekinin benzer şekilde ankara cumhuriyet başsavcılığınca yürütülen müşteki sıfatıyla şikayetçi olduğu çok sayıda soruşturma dosyasının bulunduğu, müştekinin sosyal medyayı kullanarak diğer kullanıcıların kendisine hakaret etmesini sağlamaya yönelik tweetler atarak mevcut dosyalar kapsamında mevcut durumdan menfaat sağlamak kastıyla bilerek ve isteyerek paylaşım yapma neticesinde kendisine yönelik birtakım eylemlerin yapılmasını sağlayarak menfaat temin etmeye çalıştığı dosya sayısı göz önüne alındığında müştekinin bu durumu meslek haline getirdiğinin değerlendirildiği" diyerek foyayı ortaya çıkarmış ve "söz konusu soruşturmanın yürütülmesinde kamunun da menfaatinin olmadığı anlaşılmaktadır" -
-
sosyal medya üzerinden işlenen hakaret suçları basın yoluyla işlenen suçlar kapsamında ele alınıyor ve bunlarda iddianame yazma süresi 4 ay. bu süre dolduysa iddianame yazılamaz. ama yazıyorlar. türkiye'de adalet bugün böyle işliyor.
--- spoiler ---
5187 sayılı basın kanunu’nun “dava süreleri” kenar başlıklı 26. maddesinde,
basılmış eserler yoluyla işlenen ya da kanun’da öngörülen diğer suçlarda ceza davası açılması (iddianame düzenlenmesi ve sunulması) özel sürelere bağlanmıştır. ilk fıkrada, günlük süreli yayınlar vasıtasıyla işlenen suçlar bakımından, basılmış eserlerin savcılığa teslimi ya da bu suç fiilinin savcılık tarafından öğrenilmesinden itibaren
dört ay içinde ceza davası açılması gerektiği hükme bağlanmıştır. diğer basılmış
eserler bakımından bu süre altı ay olarak kabul edilmiştir. her halde, tck’nda
öngörülen zamanaşımı süreleri dolmakla, dava açılması olanağı da ortadan kalkacaktır.
--- spoiler ---
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap