• her sene bir yaşına daha girmeyi alışkanlık haline getirmiş sourberry'yi el birliğiyle beşinci yaşına sokacağımız toplaşma, zirve.

    21.01.2012 tarihinde gerçekleşecek.

    zirvede djler, dinleyiciler ve eli kazara sub etha'ya tıklamışlar buluşacak, dileyen multitap konserini izleyebilecek ve sourberry djleri playlistleriyle orada olacak.

    20:00 - 21:15 insensitive

    21:15 - 22: 30 clavelander

    22:30-23:45 lodosimou ve

    23:45 - 01:00 jael

    gecede çalacak olan djler.

    detaylar (artık detay kaldıysa) limon ve eksibition'da:

    http://limon.6degreesunder.com/zirve/2341544/

    http://www.eksibition.org/show.php?id=66982

    ayrıca:

    http://www.eksiduyuru.com/index.php?m=d&id=355918

    http://www.facebook.com/events/141769965938812/

    not: giriş ücretsizdir.
  • katılımcıları ile şahaneleşmiş bir zirve oldu. her şeyden önce eğlenceli sıfatını hak eden bir zirve oldu. mekanda zirve için ayrılan kısım herkese hitap ettiğinden şanslıydık. sigara/havalandırma sıkıntılı olmadı. izmir'den kalkarak geldiğimiz ve geçirdiğimiz dakika dahi ziyan olmadı. hayret ettiğim iki konu vardı. birincisi, istanbullu yazarların üşengeçliği. (zahmet edip 2dk. uğramadılar.) ikincisi, mekandaki fiyatların fahişliği. neyse ki çok eğlenildi, sorun edilecek bir konu olmadı.

    djlerin (bkz: insensitive) (bkz: lodosimou) (bkz: jael) play listleri sıralama açısından ve eğlenenlere bakılarak, iyi gittiğini düşünüyorum. elini sıkmayı planladığım herkesin elini sıkabildim, hatta kucaklaştım. güzeldi, güzeldiniz.. gelmeyenlere diyecek bir şey yok, sikko bahaneleri yemeyecek kadar yetişkiniz.

    katılımcı sayısı limon'un biraz hezimetine uğradı, zirve biter bitmez açılması da manidar gerçekten.
  • yakışıklı erkeklerle dolu olan zirveydi. öyle bir pırıltı saçıyorlardı ki gözümü alamadım açıkçası. kendimi zorlukla asansöre atıp sokağa fırladım. öyle bir ışıktı. yani ortam karanlığa yakın loş olsa da kızılötesi gözlerimizle ortamdaki herkesi tepeden tırnağa kesebiliyorduk. sourberry dinlemekle alakası olmayan ama sikindirik zirvelerde pompaya koşmayı amaçlayan herkesin bu yakışıklı erkeklerin saçtığı nuru izlediğini görmek ise beni hüzünlendirdi :/
  • erken (boş)alan garsonları samimi bulmadığım zirvedir.
  • mekanın saçma fiyat politikası yüzünden pek eğlenemediğim zirve olmuştur, ancak ayrıca çok eğlendim. nasıl mı? bu vampir mekanda 33lük efes şişesine 10 lira vereceğime hayat kurtaran bir yazar arkadaşım sayesinde* 2 kat aşağıdaki rock barda hem müziğimizi dinledik, hemde 8 liraya 50lik tuborg fıçılarımızı arka arkaya hüpletip çıktık yukarı, ayrıca kendim asıp, kendim aldığım montum için vestiyere 5 lira isteyen elemanın* az kalsın dişlerini eline verecektim ki dedim şimdi gece gece diğer yazarların keyfini kaçırmayım, verdim çıktım. bir daha da bu mekanda değil zirve ekşifest olsa gitmem. o derece sinirlendim. yaklaşık bi 20 kere filan gelip bişey içermisiniz diyen elemanlarda bunda asıl sebep tabiki. -aralarından biri oldukça iyi niyetliydi aslında ama diğer bikaç eleman vampirlik yaptı- hatta bi ara biri elimdeki biraya rağmen bişey içer misiniz diye sordu ama bi ona bi biraya bakınca anında tüydü.

    e be işletme özürlüler, başınıza talih kuşu konmuş. içki içileceği malum. adam gibi fiyat koy, kaliteli bira getir, 33lük yerine şöyle 50lik fıçı filan ver, votkayı cimrilik etmeden koy, sürümden bütün gece kazandığın paranın 3 katını kazanırdın zaten. benim düşüncem oradaki yazarların en az yarısı, fiyatlar uygun olsaydı içtiğinin 2 katını içerdi. kendimden başka kafası güzel insan bile görmedim çünkü.
  • bir sürü çirkin kızın, yakışıklı biscolata erkeği sözlük yazarlarına nefes aldırmadığı zirveydi :( ben de diyorum niye sözlük kızlarına laf ediyorlar. kendilerini gördüm de içim rahat etti. şaka bir yana da hala sözlük zirvesine güzellik yarışmasına gider gibi şartlanıp, gelip de sözlükte ''sözlük kızları çok çirkin yeaa'' deme klişesi bitmedi, bitemedi. asıl konumuza dönecek olursak da; itiraf ediyorum sadece multitap için gitmiştim ve sadece multitap yetti. ayrıca club clinic denen mekana, çalışanlarına ve fiyatlarına ayrı uyuz oldum. 3 dakikada bir gelip de ''bir şey içer misiniz?'' diyen garsonlar yüzünden, içeceğim varsa da içmedim ve geceyi iki birayla bitirdim, ki zaten o mekanda biraya -33lük- 10 tl çok çok fazla. konser bitmeden çıktık, montlarımızı alıyoruz ki şalım yok. ''şalım nerede?'' diyorum görevliye bulacağım diyor. bekle bekle şal yok. diğer görevliye soruyorum, ''e yoksa yoktur.'' diyor pişkin pişkin. bana ''avukatım ben, gerekli hukuki yollara başvururum!'' diye gubidik bir cümle de kurdurdular ya helal olsun onlara. bu gubidik cümlem üzerine, ''tamam hanımefendi bulacağız şalınızı.'' dedikten sonra daha bir şevkle aradılar ama şal yine yok ortada. en son kendim girdim de montların koyulduğu yere, montumla çok alakasız bir yerde şalımı bulup, sinirle dışarı attım kendimi. kısacası zirveyle ilgili aklımda kalan tek güzel şey multitap konseri ve sevdicekle sarmaş dolaş ben anlarım'ı dinlemek, söylemekti. eyyorlamam bu kadar. hadi hayırlı işler.

    edit: bir de mabel matiz'i görmüştüm yaa.* o geceye dair ikinci güzel şey de kendisini görmekti.
  • izmir'den üzerimizde yasemin kokularıyla geleceğimiz zirvedir. * * *
  • afişi'de hazırmış.

    (bkz: http://www.eksibition.org/eksibit66982.html)
  • kar kis demeden ankarali uc dj'in gitmek icin yolda oldugu zirvedir.. suan itibariyle sagimiz solumuz bembeyaz..
  • girişte gelen sözlükçüleri karşılayacak yazarlar arayan zirve. daha önce birkaç zirve katılımı olan, genel olarak insanları tanıyan, en iyi ihtimalle bu tam benim işim diyen kişilerin talepleri değerlendirilecektir.

    müracaat: bakkal
hesabın var mı? giriş yap