• sperm denen hücre –ki kendisi bağımsız bir organizma olarak görülse de öyle değil, aslen bir hücredir- “hepimiz birimiz için” ilkesiyle hareket eden bir ordunun her bir üyesine verilen isimdir. şimdi bu hücrelerin yaşam hikayesini inceleyelim:
    spermlerin erkek bedenindeki yolculuğu 3 ana bölümde incelenebilir. bunlar kısaca giriş, gelişme ve sonuçtur.

    giriş: teknik konuşacak olursak bu kısım testislere yani halk arasında bilinen tabirle yumurtalık, toplar daha da bayağı tabirle ta$aklara denk gelen kısımdır. burada sperm üretilir ve uzun, yorucu yolculuğuna ve zafere hazır olması için cesur ve mert bir sperm olarak yetiştirilir. milyonlarca kardeşten oluşan ve zafere koşan bu sperm ordusuna, yine teknik olarak konuşacak olursak meni, halk tabiriyle döl denir. spermin buradaki macerası f1 yarışına benzetilirse ısınma turları olarak nitelendirilebilir.

    gelişme: bu kısmın teknik adını bilmiyorum ama halk arasında alet, kobra, junior yada afedersin çük olarak geçer(daha da bayağı bir tabir var ama kullanmaya gerek yok, anladın sen). spermin buradaki yolculuğu sonuç aşamasına nazaran kısa ve kolay geçer. yoluna taş koyan olmaz. f1 yarışında denk gelen tabir sıralama turlarıdır. burada önce geçen sperm avantaj sağlasa da birincilik garanti değildir.

    sonuç: burası kafa kısmına denk gelir. f1 yarışında denk gelen tabir ise starttır.

    asıl yarış kadın bedenine adım atmasıyla başlar. sonuç kısmında erkek bedenini terk eden spermi bundan sonra zor bir süreç beklemektedir. süngülü piyade savaşına giren spermler arasından kahraman olacak genelde sadece bir sperm vardır. bazen -ki çok nadir görülür- birden fazla sperm kahraman olur ki bu durumda soruna kadının birden çok yumurta bırakması neden olur ki bu durumda çift yumurta ikizi dediğimiz kardeşler doğmaya aday olur.

    farklı bir yönden bakacak olursak spermler genel ve yüksek bir istatistikle ölmeye adaylardır. şimdiye dek bu işten yırtan sperm sayısı, dünyaya gelmiş geçmiş insan sayısına denk olsa da ölen kısmının bunun milyonlarca katı olduğu düşünüldüğünde kazanılan zaferin boyutunun küçüklüğü anlaşılmaktadır. yine de bir spermin zaferi, önüne çıkan kendinden kat be kat büyük engeller de hesaba katılırsa anlatılan en büyük kahramanlık öyküsünden daha büyük bir öyküdür.
  • efendim, sperm dediğimiz minik şampiyon adayları yalnız başlarına vücuttan çıkmazlar. seminel plazma denilen bir sıvı ile beraber çıkarlar. peki nedir bu ve ne işe yarar?
    - spermi tampon sistemleriyle koruyarak (bikarbonat, sitrat) dişi üreme kanalında yaşamasını sağlar,
    - fruktoz, sorbital, laktik asit, yağ asitleri ve amino asitler ile beslenmelerini sağlar,
    - dişi üreme kanalında hareket etmelerine yardım eder,
    - kapasitasyon denen, spermlerin -son olarak- dişi üreme kanalındaki gelişimlerini geciktirir.
  • boşalan erkeklerin, hakkında "ihiho ihihoeee, çocuklar tuvalata gitti lan ehihihiooo, selpağa gitti hamuğa koyum, yavaş lan çocukları halıya dökme hihihihooih" şeklinde espriler yaptıkları sıvı.

    onlar çocuklar değil, çocukların yarısı lan skitoşlar. malaklar sizi.
  • y kromozomu taşıyanlarının x kromozomu taşıyanlara oranla daha hafif ve hızlı olduğu kuyruklu hücre.
    bu nedenledir ki erkek bebek doğum oranı kız bebek doğum oranından fazladır. ancak erkek bebekler hastalığa daha yatkın oldukları için ölüm oranları da bir miktar yüksektir. bu iki oran birbirini dengelediği için yine de rakamlar çok benzer kalır.

    y kromozomu taşıyan neden daha hafiftir, tabii ki y'nin boyu cücük olduğu için. x ise daha heybetli, birbirinden harika genlerle donatılmış, adeta bir nükleotid harikası olduğu için e tabii taşımak da zordur haliyle. her spermin harcı değildir kucağı x ile dolu iken koştur koştur yumurtaya gitmek. ha bunu başaran ve kuş tüyü ağırlığı ile yarışa başlayan y kromozomlu spermi geride bırakan x'li sperm elbette ki nefis canlılar oluşturur. ben y'yi taşıyan spermin yerinde olsam şurdan şuraya kıpırdamam, kendime güldürtmem hafhafif şeyle yarışa katılıyor diye. o da başarı mı be, uğraştığına değmez.
  • 1994 çıkışlı oomph albümü, aşağıdaki şarkılardan oluşmaktadır.

    1) suck-taste-spit
    2) sex
    3) war
    4) dickhead
    5) schisma
    6) feiert das kreuz
    7) love
    8) das ist freiheit
    9) kismet
    10) breathtaker
    11)ich bin der weg
    12) u-said
  • dondurabilmek için -200 derece sıcaklık gerekiyormuş. dexter'dan öğrendim. *

    (bkz: dizilerden öğrenilenler)
  • uzun kuyruğu, yuvarlakça da bir başı olan garip bir mahlukattır.

    gebeliğe neden olacak spermin işi gerçekten çok zordur. rahim ağzından içeri giren sperm, fallop tüplerinde yüzerken (daha doğrusu süratle süzülürken); yumurtalıktan çıkmış, aylık inişini yapan bir yumurtaya rastlar veya rastlamaz.. işte bütün mesele buradadır.

    diyelim ki rastladı, işte o vakit kızılca kıyamet kopar. sperm ve dostları; yumurtaya bir bombardıman başlatır ve kuyruklarını sallaya sallaya içine girmeye çalışırlar.

    diyelim ki başardı ve içeri girdi, o zaman akan sular durulur, yumurta duvarı bir anda sertleşir, diğer spermler içeri giremez; ve dostumuza, “ulan biz seni dışarıda bulmaz mıyız süt çocuğu!” der gibi bakarlar.

    bu sinirli arkadaşlar en fazla – o da muhteşem koşullar oluşursa – yedi sekiz (7 – 8) saat daha orada takılıp, ölürler. sperm bu süreçte yumurta ile birleşmektedir.

    sperm artık yumurta çekirdeğinin bir parçasıdır, yumurtanın esas sahibi bu durumdan “gebelik” veya “bir daha mı tövbe!” diye söz eder..

    pipiden çıkıştan, yumurta hücresi ile içli dışlı olmaya kadar geçen süre maksimum (en fazla) sekiz saat (460 dakika) sürer. bu birleşmeye yerine ve zamanına göre “döllenme” veya “çocuğu koymak” da denir.

    dostumuz gibi y kromozomu taşıyan spermler erkek, gülben ergen gibi x kromozomu taşıyan spermler ise kız çocuk meydana getirirler.

    çocuğun cinsi, spermler arasındaki mücadeleye göre belirlenir. kuyruğunu hızlı ve kuvvetli sallayan kazanır, farklı renkler dostça mücadele eder.
    aslına bakılırsa dostumuz sperm gibi tiplerin bir çocuk oluşturması pek çok şeyin aynı anda var olmasına bağlıdır.

    yumurta aşağı inerken sperm, fallop tüpünde olmalıdır. yumurta olgun, sperm canlı ve istekli olmalıdır. bir kadın üreme dönemi boyunca yalnızca 400 olgun yumurta üretir (tavuklarla karşılaştırılınca durum içler acısıdır). her bir ay içerisinde yumurtanın döllenme olasılığı bulunan on iki ila yirmi dört (12 ila 24) saat arasında bir müddet vardır.

    kısacası gebe kalmak belli koşulların oluşmasına bağlıdır ve olasılık çok da yüksek değildir.

    tabi bu olasılığın düşüklüğünün cesaretlendirdiği erkeklerin görüşlerini, bir de; güçlü kuvvetli bir babaya sahip sevgililerinin ailesine, olayın nasıl olduğunu anlatırken almakta sonsuz fayda vardır..

    yorumumun sonuna yaklaştığım şu dönemlerde dostumuzdan bir alıntı ile finiş çizgisinden geçmek isterim;

    “…
    sperm olmanın bir diğer kötü tarafı da, pipiden çıkarken ne ile karşılaşacağını asla bilmiyor oluşunuzdur. kaderiniz tamamen pipi sahibinin elindedir. (buradaki “elindedir” kelimesi, bazen mecaz, çoğu kez gerçek anlamıyla kullanılmaktadır). nice arkadaşımın, klozette, şu pipiye takılan poşetlerde veya kulak burun boğaz yollarında sonlanan hikayelerini içim acıyarak dinlemişimdir. tüm bunlara rağmen, hepsine seslenebilsem şunu demek isterim; dünya’nın tüm spermleri, yumurtayla birleşin.. birleşin de görün ebenizinkini!”

    ( menşe )
  • gerekli ortam hazırlandığında, en hızlısına, ödül olarak vücut veriliyor.
  • çocukken bir arkadaşım bunları suyun içine koyup ekmek falan verince büyüdüklerini söylemişti. ben buna cidden inanmıştım. ama denemedim.

    hayır lan denemedim :(
hesabın var mı? giriş yap