• uyku vücudu en iyi şekilde regüle eden süreç olduğuna göre uyumak gibisi yok. mümkünse hep uyuyalım. alvoel küçülmesi falan duymadım da vücut spordan sonra ne zaman uyuyacaksa o zaman uyur zaten. önce biraz metabolizmanın yavaşlamasını bekler, sonra uyur bence. burada demek istenen spordan sonra işe gitmeyelim yani sabah sporu yapmayalım ise buna katılıyorum. spor akşam yapılmalı, sonra sakin bir moda geçilmeli. bir de hangi spordan sonra uyumak? sporu ne için yapıyoruz? zayıflamak için spor yapıyorsak spordan sonra bir şey de yemeyip uyusak süper olur. bu durum sürekli tekrarlanırsa kaslarımız da güç ve hacim kaybedebilir ama ara ara ağırlık antremanları yaparak ve devamında proteinli bir şeyler yiyip durumu eşitleyip yine zıbarabiliriz. bunlar hep salon sporları için diye düşünüyorum. bir de dalın mesela denizlere serbest dalın, ondan sonra bakın bakayım uyuyor musunuz yoksa uyumuyor musunuz? acaba uyumak mı lazım yoksa uyumamak mı diye düşünürken bir de bakmışsın sabah olmuş yataktan kalkıyorsun. demek istediğim spordan spora değişir bir de spor esnasında ne yaptığınız, metabolizmayla nasıl geçindiğinize göre değişir. bir maratondan sonra uyumayabilirdik belki ama metabolizmanın hızlanmadığı ama yine de eşşek gibi enerji sarfettiğimiz bir zıpkın ile balık avı sürecinden sonra bayılırdık.
  • uykuya geçmeden önce ciğerlerdeki alveollerin iyice küçülmesini beklemek en sağlıklısı. özellikle uzun süreli kardiyo programları ve ağır kilolu body programlarından çıkanlar bedenin soğumasını beklemeliler, duş almadan yatılmamalı.
  • gece uyku süresini etkilemeyecek şekilde günün erken saatlerinde yapıldığı ve vücudun sindirim aşamasında olmadığı zamana denk getirildiği sürece faydalı bir eylemdir. kasları rahatlatır ve kan akışını hızlandırır, gece vücudunuza binecek yükü azaltır.
  • son iki haftadır sıcaklardan ötürü sadece iki kere salona gidebildim. salonun kliması açık olmasına rağmen yaptığım spordan bir bok anlamadım. salondan içeri girer girmez en az sekiz kişinin ter kokusundan ötürü genzim yanmaya başlamıştı. kadın ve erkek soyunma odaları birbirine çok yakın, girişte aldığım koku yetmezmiş gibi erkek soyunma odasının önünden geçerken bir koku ultisi de oradan yedim... sonra allam dedim burnum lütfen şu kokuya alışsın da edebimle adabımla sporumu yapabileyim.

    üniversitenin ilk yılında bir yurtta kalıyordum. yurdun yemekleri iğrençti. ben de okula yeni başlamıştım, kimseyi tanımıyordum. bir gün, yemekhanede otururken kızın birinin "mutsuz doydum ben" dediğini duydum. oha dedim mutsuz doymak ne demek? o fiilimsiyi duyar duymaz o kızın en yakın arkadaşlarımdan biri olacağını anlamıştım ki öyle de oldu. mutsuz doymak, zoraki olarak beslenmek, yediğin yemekten zevk almamak, yine de başka alternatifin olmadığı için o yemeği yemek zorunda kalmak demek. işte ben de spor yaparken mutsuz doymuştum.

    geçtiğimiz günlerde iki gün üst üste spora gittim. full body desen değil, split desen değil, kafama göre çalışmayı seviyorum. ilk gün omuz, sırt, bacak, diğer gün göd, karın, kol ve saçma sapan kardiyo çalıştım. bu galiba split oluyor evet. eve geldiğim zaman sağlıklı bir yaşamın gereği olarak mochalı protein tozumla birlikte sigara içtim, sonra duş aldım, klimayı kökledim, yorganı da üzerime çekip uyudum.

    uyandığım zaman 54 yaşındaydım. onca yıldır hiç konuşmadığım için konuşmayı unutmuşum. "güleyirum hâluna katıla katıla, bi' sözünü geçiremedun karina" dedim ilk. ben uyurken memem atletimden fırlamış, salyalarım susuzlukla mücadelede çözüm olabilecek seviyeye ulaşmış, anam babam ölmüş cenazelerine katılamamışım, yastığın ve yorganın vücudumda bıraktığı izler ise piri reis'in haritasıyla kapışacak duruma gelmiş... kalkınca, "allam noluyo, hangi gündeyiz biz" dedim ciddi ciddi. ben akşam yatmıştım, baktım hava yine karanlık, bi gündür uyuyo muydum yani? galiba bir tam gün uyumuşum. sefam olsun.

    yalnız aynı master chief gibi uyuyorum he.
  • dünyanın en güzel hislerinden biridir bu tatmayan bilemez. gece 7-9 arası sağlam bir antrenman sonrası sağlam bir yemek kombosuyla üstüne birde maden suyu içilerek mide rahatlatılır ve yatış pozisyonu alınır.tam uyumak üzereyken bacağının bir yerinde tık tık tık diye bir kas vurur durur ninni gibi gelir öbür gün göğüs kasın tık tık tık vurur o kasların titremesini hissederek ve bitkinliğin getirdiği uyuma hevesi ile yığılır kalırsın.sabah uyandığında ise dün geceki sporun etkileri baş göstermeye başlar her yerin tutulmuştur hafif kas ağrıların vardır ama tatlıdır bu. kalkar bir gerilirsin rahatlarsın ve enerjik bomba gibi bir güne başlarsın.korona yüzünden 6 aydır salona gitmiyorum ve evde kendi başıma yapmaya da bir türlü başlayamadım.tez zamanda o güzel günlere dönmek dileğiyle.
  • eğer ofiste geçen tüm günün ardından gidiliyorsa spora, dönüşte alınacak olan duş sonrası yapılması kaçınılmaz olan eylem.
  • kaslarda birikmiş laktik asiti ayran içerek pekiştirdikten sonra uyku daha da kaçınılmaz bir hale bürünüyor. zaman anlamını yitirdi, şu an yastığım yazıyor hatta.
  • 0
  • sabah sporundan sonra kasların dinlenmesi için yaptığım şekerlemedir.

    herkese tavsiye ederim.

    olayın özü beslenme, dinlenme ve uyku olduğu için atlanmaması gerektiğini düşünüyorum.
  • özellikle yüzmeden sonra (hele bi de termalse) yapilmasi zorunlu eylem.
hesabın var mı? giriş yap