• stand+art= ayakta kalma sanatı.

    - nasılsın?
    - standart.
  • turkiye 'de olmayan sey.
  • standart önemli bir kelime/kavram. ne yazık ki türkçesi yok! türkçe karşılık olarak "ölçünlü" sözcüğü gösterilmiş, ölçünlü dediğimiz vakit zihnimizde bir şey oluşmadığı için tutmamış. ölçün ne demek, ölçüyle bağlantısı nedir, işte bunlar hep dilbilimsel dertlerimiz.

    benim için, standardın yokluğu/yoksunluğu özellikle dil alanında ortaya çıkıyor. cânım türkçemizin bir yazım standardı yok. şapka meselesi, arabi-farsi tamlamaların yazımı, kimi arabi harflerin (ayın gibi) transkripsiyonu, keza kelimelere getirilen eklerle değişen yazımı vb. sorunlarımız var. sırf şapka meselesinin çözülmesine bile ciddi bir mesai lazım.

    mesela, aslına uygun olarak şapkalı yazmaya meylettiğimizde çoğu a ve i'nin şapkalı olduğunu görüyoruz. gereken yerde a ve i'ye şapka koymak, bir sayfa metnin seslilerinin yarısının şapkalanması ve dolayısıyla güncel yazım kılavuzlarına aykırı bir yol tutmak demek. gerekli gördüklerimize koyup görmediklerimize koymamak, subjektif bir yazım yaratmağa eşdeğer ki ayrıca bir sıkıntı. hiç koymamak ise, türkçeyi enikonu yavanlaştırmak.

    çevresindeki dillerle birlikte büyümüş türkçemizde bu zenginliğinin hakkını verecek bir standardizasyonun son derece önemli, elzemoğlu elzem olduğunu düşünüyorum. çok mustaribim yahu sözlük! böyle bir standardizasyonun gerçekleşebilmesi için, tabii önce standardizasyon kelimesine, zihnimizdeki kavramı somut hâle koyacak türkçe bir karşılık gerek (bu anlamda arabi-farsi kökenli bir kelimemiz illâ vardır ama ben bilmiyorum). yoksa gene el kelimesiyle düşünmeye devam...

    kökenimizle, özellikle imparatorluk kültürüyle olan ilişkimiz çok terso yerinden yırtılmış. eyvallah, olanda hayır vardır. fakat bu yırtıkları onarmaya çalışmak bizim nesillere düşüyor. dil ve düşünce düzleminde bir "standart tutturamadığımız" için sanat, bilim, spor, müzik, resim, mimari, şehircilik, keza sosyal bilimler, ilahiyat vb. akla gelebilecek her alanda saldım çayıra mevlâm kayıra anlayışına gark olduğumuz ortada. dua edelim, çayırı da toki tokilemesin bari.

    o zaman dans değil, ders!
  • kaybedenler kulübü filminden sonra ortaya çıkan bir furyanın 'naber' sorusuna verdiği cevap.

    -naber?
    -standart, sen?
    -standart.

    ne kadar iğrenç değil mi? neyse ki bitip gittiler de kurtulduk.
  • beklenen, olması gerektiği gibi anlamına gelmektedir.
    kalite arayışında olanlar için vazgeçilmezdir.
    mesela; istanbul hilton'da kalmış biri dalaman hilton'da da aynı kaliteyi bulacağından emindir ya da bursa starbucks'ta içtiği caramel macchiato'nun aynısını bodrum starbucs'ta da içebilme güzelliğidir.
    keşke bütün alanlarda olabilse.
  • nasi gidiyo sorusunu soran kisiyi bastan savmaya yonelik bir savunma repligi..
  • aslında ilk bakışta bir işi, üretimi, hizmeti kaliteli yapmak anlamına gelir gibi görünse de, gerçekte bütün bunların en alt seviyede de olsa, aynı şekilde yapılması anlamına geliyor. bir de dev kıyak siz standart arayıcılarına. http://www.docin.com/ sitesinde online olarak hangi standardı ararsanız bulabilirsiniz. teşekkür etmenize hiç gerek yok. gerçekten.
  • semantik ironidir. anlamı bakımından bu kadar net ve kuvvetli olup, hem genel hem de özel uygulanışı bu derece değişken ve dejenerasyona müsait çok az olgu vardır. bu durumu daha net anlamak için etrafınızda genel olarak standart bildiklerinizin yeri geldiğinde nasıl da anlamsızlaştırılıp üzerinde tepinildiğine bakılabileceği gibi, özel olarak standart bellediklerinizin de bir anda bir çift gözden tutun da bir miktar paraya kadar geniş yelpazeli müstakbel sebepler silsilesinin herhangi bir kanadı marifetiyle imkansız, hatta karaktersiz değişimler gösterebildiğini özenle incelemek tavsiye edilir. düşün lan işte; "abi hayatta en nefret ettiğim şey hede hödödür" diye standartlarını artiz edasıyla ele güne beyan edip edip, sonra o'nun için kaç hede hödöyü kana kana içtin.

    buradan yola çıkarak kendisi için yapabileceğimiz en yerinde tespit çiftesiz evinden dışarı adım atmayan bir arkadaşımız olduğu gerçeği.
  • doğru yazılışı standard olan sözcüktür.

    not:
    tdk. bir referans olma niteliğini çoktan yitirdiğinden lütfen tdk'yı temel alan savunmalarla mesaj kutumu renklendirmeyiniz.
    her türlü madde ve mamüller ile usul ve hizmet standardlarını yapmak amacıyla 18.11.1960 tarih ve 132 sayılı kanunla kurulmuş olan türk standardları enstitüsü'nün adına bakarak doğru yazılışın ne olduğuna karar veriyorum.
    http://www.tse.org.tr/…akkinda/kurulus-ve-gorevleri
  • bir loser s club sözü olarak da bilinir. (bkz: kaybedenler klubu)
hesabın var mı? giriş yap