• aralarına dahil olduğum insanlar.

    hep aynı starbucks'tan kahve alıyorum ve her seferinde farklı isim veriyorum. baristanın biri bir gün uyandı, "abi sen de her gün farklı isim veriyorsun. anlamadım zannetme :))" dedi. sonra "ismim tonguç tamam haydi madem afişe olduk.." dedim. "o da yalan tabi ama neyse.." dedi. swh. haklı tabi.

    d.e.: buraya reklam alınır. swh.
  • ben gercek ismimi versem de, starbucks calisani "öff geldi yine bir sakaci" edasiyla bana bakiyor.

    - isminiz nedir?
    + everest.
    - eheh, peki.

    adim gercekten everest muhabbetine girmiyorum tabii.
    onunla mi ugrasacagim. cogu da "everes" yaziyor zaten. salaklar.
  • benim bu.

    farkli isim uyduruyorum orda. ama sonra kahvem hazirlaninca o isimle seslendiklerinde algida seçicilikten olsa gerek, farketmiyorum.

    10 dakika bekleyip kahvem olmadi mi hala diyorum. isminiz neydi sizin diye soruyor, ne isim uydurdugumu da unutuyorum.

    -kahvem vardi benim?
    -isminiz neydi beyefendi?
    -hee...filtre kahveydi orta boy eheh

    evet oyle de salagim işte ben. pek bana gore degil galiba bu işler.
  • öğrencilik zamanlarım,o zamanlar meşhur firmada baristalık yapıyorum,akşam kasası da bende,mevsim temmuz akşam saat 21:00 dolayları,bir yandan magazanın rutin kapanış işlemlerine başlamışız,bir yandan da akan misafir yoğunluğu ile uğraşıyoruz ,çok afedersiniz g.tümüzden ter damlayan saatler.
    elemanın biri geldi eller cepte,gayet olağan bir biçimde karşıladık kendisini ,siparişi aldık,ismini rica ettik,eleman arkadaşlarına döndü;"bugün kim olsam ki acaba" esprisini patlattı,ardından"zekeriya kılıbol" dedi(kahkahalar),istifimi bozmadan siparişi kodladım, bardağı gönderdim,ardından kahveyi hazırlayan arkadaş hand off tan(barın sonu) seslendi:" kılıbol beyfendi kahveniz hazır,salon hafiften döndü baktı,bizim ismi söyleyemeyeceğimizi düşünen bu çok fırlama arkadaş gelmeyince,ikinci ve daha yüksek sesle "kılıbol bey latteniz soğuyor" dedi.eleman geldi,"ben size bunun hesabını sorarım bakışları" 'nın ardından,aldığı kahveyi gözümüzün içine baka baka çöpe attı ve gitti. sonraları birkaç kez daha bu arkadaşla denk geldik aynı magaza da,herseferinde kendisine: "hoşgeldiniz kılıbol bey" nezaketini göstermemizden çok memnun kalmış olacak ki bir süre sonra bir daha göremedik kendisini

    kıssadan hisse:isminiz z.kmizde değil(bütün baristalar için diyorum),istersen "gıyaseddin keyhüsrev" deyin.(ki onu da diyen var),hatırlarız,o isimle sesleniriz,kendiniz rezil olursunuz yanınıza sevgilinizi aldığınız bir gün kafeye gelip oturduğunuzda.ondan maceraya,barista ile t.şak geçmeye lüzum yok,efendi olun,barista da göbek atmıyor sizin abidik gubidik isminizi o bardağa yazmaya,

    edit:imla
  • benim de sık sık yaptığım eylem.

    -isminiz nedir?
    -beşiktaş.
    -beşiktaş bey kahveleriniz hazır.

    bundan sonra beşiktaş bey diyeceksiniz ulan.
  • doğrusu starbucks'ta gerçek adını kullanmamaktır.
    başkasının adını kullanmak nedir yahu? senin kendi adın da inanılmaz anormal bir şey değilse zaten aynı zamanda başkasının adıdır.
  • yurtdışında tatava yapmamaktır.
  • personelin bir türlü yakıştıramadığı isimlere sahip olan kişilerin sıkça başvurduğu eylem.

    tip ve imaj olarak koreli popçu fakat adı abdürrezak olan arkadaşım var. adam abdürrezak dediğinde dalga geçtiğini zannederek sonuna smiley filan çizenler oluyor. adam zaten asabi. bir gün o sütü kaynattıkları boruyu alıp birine fıs fıs basacak diye korkuyoruz. o yüzden ahmet mehmet gibi klasik isimler veriyor. yanında nakit yoksa sırf kredi kartında adı belli olur diyerek enpara hesabı açtı. kartın üzerinde isim yazmıyormuş.
  • benimdir bu. o günkü ruh halime göre pelinsu, fulin, zeyca, kezban, tuğçe, şule, berna, tomris falan olabiliyorum. sürekli aynı starbucks'tan kahve aldığım için ordakiler de tanıdı beni. artık isminiz neydi yerine bugün kim olmayı seçtiniz diye soruyorlar. ışılsu gibi saçma sapan isimler söylediğim zaman da genelde ismimin yanında kocaman bir gülen surat oluyor. ben eğleniyorum onlar da eğleniyor. daha ne...
    http://i.hizliresim.com/40zzq4.jpg
  • bu yolla aklınca baristalarla vaşak geçtiğini sanan kimi müşterilerin bazen kendisinden akılca üstün bazı baristalara denk gelmesi sonucu acı bir cevap almasıyla son bulan eylemler silsilesidir..
    çok zeki ve yakışıklı bir barista geçenlerde böyle bir herifi büyük bir kalabalık içerisinde rezil etmiştir..
    malum olay şu şekilde cereyan etti, gözlerimin önünde..!

    ukala dümbeleği bir herifin, baristanın gayetle mecburiyet ve format gereği sorduğu "isminiz nedir efendim" sorusuna, yanındaki kız arkadaşına bakıp ondan da onay gülücüğü aldıktan sonra, kahkahalarla " a y ı b o ğ a n " demesiyle küplere tırmanan barista cevap ve ders vermekte gecikmedi..
    barista bardağa özenle bu adı yazdıktan sonra, kasayı arkadaşına bırakarak, kahveyi hazırlamak üzere bizzat espresso makinesinin başına geçti( ki normal koşullarda kasiyer kasadadır, içeceği hazırlayacak kişi de kahve makinesinin başında)..
    kahve hazır olunca, mekândaki kalabalığın da rahatça işitebileceği bir biçimde şöyle seslendi..:
    " a y ı b o ğ a n b e y, kahveniz hazır..! "

    adam, içeceği almak üzere bara yöneliyordu ve fakat barista diğer müşterilere bakarak bağırmaya devam ediyordu..: " a y ı b o ğ a n b e y, kahveniz.."
    bir kez daha bunu söylediğinde adamın yüzündeki kızarıklık, kâğıt bardağın üzerindeki desenin kırmızılığıyla aynı tona ulaştı..

    ve son darbe: göz göze geldiler herif ve barista; " buyrun a y ı b o ğ a n b e y, afiyet olsun efendim..! "
hesabın var mı? giriş yap