• bir çeşit göstergedir.

    bu tip insanlar veya herhangi bir şekilde, herhangi bir şeyle, herhangi bir şey yapan insanlar gözünüze batmadığı zaman olmuşsunuz demektir.

    insanların yaptıkları şeyler size, mülkünüze, bedeninize ve çevrenize zarar vermiyorsa sizi ilgilendirmez.

    toplum sizi şeklinizle değil, üretimleriniz ve kişiliğinizle değerlendirdiği vakit de o toplum olmuş demektir.

    yukarıdaki tanıma göre zararsız bulunan bir insan gözünüze batıyorsa açık ve net şekilde medeni bir insan değilsiniz. burnunuzu biraz başka insanların hayatlarından çekip kendinizi inceleyin.
  • (bkz: kadıköy starbucks) burada bu tiplerden çok vardır.. bir gün sırtlıycam imac'i çekilin ulan babanız geldi diyecem o olacak..
  • burada tepki göstereceğim eziklik, bu adama tepki gösterenlerdir.

    herkesin cebinde smartphone olduğu memlekette macbook air lüks değildir. starbucks tayfası için özellikle hiç değildir, starbucks dedigin mekan da bir litre benzinin 5 lira oldugu memlekette 4 liraya kahve satan bir kahvecidir. (cay bahcelerinde cay 2 tl) sayıca da son derece fazla olduklarından bunlara dönüp bakılmaz bile.

    amerikan kahve dükkanı kültüründe vardır zaten gazete okumak, rahat rahat oturup laptop kullanmak. ben de yapiyordum bazen, çalışmıyordum da. ibb trafikten bakıp trafiğin yoğun olduğunu gördüğümde çekmek yerine oturur bi iki eksiğimi hallederdim. (macbook air ile değil ama velev ki mbp air, sanane yahu)

    sözlükteki çoğu yazarın beyaz show'daki psikopat tiplemesi gibi klavye basinda "starbucks'a gitsin istiyorum, ama bilgisayar acmasin istiyorum, etrafa baksın istiyorum ama etrafa bakmasın istiyorum...aııııııığğğğğğğğğğ" dedigini düşünmeye başladım. yok buna bile takılıyorsanız bu patalojik bir durum çünkü, kişinin defolarının nefret olarak dışavurumu.
  • abi yaaa! saka mi bu baslik? :) tanim: tipitiptir. hani sakiz olan.

    pardon siz starbucks'a neden gidiyorsunuz acaba? spor yapmaya mi? dedikodu yapmaya mi? cocuk dogurmaya mi? starbucks'a ders calismak, makale yazmak, gazete okumak icin filan gidiliyor soylemesi ayip. hatta mulakata starbuks'ta giriyorsun filan. cafe lan. kahve yani. kahveni icerken ne yapiyorsan gunluk hayatta onu yapiyorsun orda da. bizim buralarda boyle bebis. bizim koy neresi mi? starbucks'in kuruldugu her apartman altinda bir subeleri olan seattle.

    elestireceksen senin varligindan haberi olmayan baska zavallilari yipratma. beni elestir. evet ben de gidiyorum mac'imle. tum mahalle de gidiyor ayni sekilde. 'homeless'lar falan. ayrica ben coooook zengin ve bir o kadar da gorgusuz oldugumdan mac pro'mla gidiyorum. mac air'i birsey sanma yani. cunku pro mu air mi alayim diye dusunurken paramin miktarina gore karar verdim teknik ihtiyaclarima gore degil. anlamayanlara outnumbered'daki ben'in aksaniyla sesleniyorum: sarcasm!

    su ezikligi at ustunden. sen de git arkadasim. herseyden sikayet etme. gidiyorsan git tadini cikar, gidemiyorsan gucun yoksa da gitme. ne karsindakini ez ne de bunu bir haltmis gibi buyut. valla mac'lisi de insan mac'sizi de. 'starbucks' da cok ahim sahim bir kahve degil zaten. turk kahvesi daha lezzetli. valla.

    ozgurles turk genci. soyutlanma. soyutlama. insanlari irklarindan tut da boylarina, poslarina simdi de ictigi kahvelere kadar ayristirma. biktirdin.
  • şu an folkart starbucksta macbook air'imle bir şeylerle uğraşıyormuş gibi ciddili takılıyorum.
    oysaki sadece youtube'da şarkı dinliyor ve bir de sizi okuyorum.
    bu siktiğimin bilsayarına 10bin lira para verdim len.. bırakın da biraz hava atayım kıskanç ibneler.

    edit: hepinize yalan söyledim.. macbook air'im yok len hehehe.
    edit2:kadın çaylak arkadaşlar, özellikle sizin duygularınızla oynadığım için çok özür dilerim.
  • o kadar para vermeye kıyamadığımdan macbook' um yok ama 2 senelik grundig slimbook bilgisayarımla starbucks' ta oturduğum doğrudur. neden mi starbucks? orta boy kahve 7.75, her yer priz, ücretsiz wi-fi. etrafta bir sürü insan, canım sıkılmıyor. öğrencilerin notlarını ne ara giriyorum ya da sınav kağıtlarını ne ara okuyorum anlamıyorum. yalnız yaşadığım için sosyalleşmiş de oluyorum, mis gibi kahve kokuları içinde de rahatlıyorum.
    macbook' uyla gelenleri gözlemlediğim kadarıyla cidden ya makale gibi bir şey yazıyorlar ya ödev yapıyorlar. bazen anlamadığım programlar açık oluyor, işle alakalı muhtemelen. ama benden farklı tipler değiller, onlar da insan. niye bu kadar sınıflandırıyoruz anlamıyorum.
  • kahve dunyasinda casper'la calisan tipin concon versiyonudur. anti tezi kahvede pispirik oyanayan adamdir ki kendisini kuytuda yakalarsa feci dover.

    yeni turkiyede herkes polarize, herkes genellenmeye mahkum. ne hos degil mi?
  • cagimizin vebasi lafi baska hic bir tip icin bu kadar uygun olmamistir

    ayrica esim de bunlardan biri. yine de cagimizin vebasi.

    edit: bosandim. dolayisiyla tam cagimizin vebasi.
  • benim bu.

    hatta yerimi de söyleyeyim. kentpark ya da cepa starbucks. görürseniz gelin bi kahvemi için. sohbet eder ülkeyi kurtarabiliriz.

    hayır bu iş için daha uygun bir yer mi var? ücretsiz wi-fi var, çay kahve var, tacizci garsonlar yok. yani çalışmak için en uygun yerlerdir bu starbuckslar. sıkıntı macbook air olmasında mı? benim 2000 tl'ye aldığım macbook air sırf apple diye 4000 tl'lik sony vaio'dan daha mı lüks?

    evde vakit geçirmekten hoşlanmıyorum. zaten spor için hazır her gün oralardayım. neden bir takım işlerimi, yorgunluk kahvemi içerken rahat rahat yapmayayım?

    haa bu arada yorgunluk kahvesi dediğim orta boy filtre kahve. 4.75 tl. ordan da vurulmaz hani.
hesabın var mı? giriş yap