• a&e de yer alan storage(depo) lar uzerine yapilan realite show'lardan biri. bilindigi uzere amerika'daki toplu depolarda depoya sahip iseniz eger aylik aidatinizi 90 boyunca odemediginiz taktirde aninda ihaleye cikartiliyor. ihale kurallari:

    -herkesin kiliti kirilan depoya 5 dakika bakma hakki var.
    -bakarken hicbir esyaya dokunmak yada kutularin icine bakmak yasak.
    -odeme olarak cash sadece kabul ediliyor.
    -en yuksek acik arttirma onerek depoyu aliyor.

    amac icinde degeri olan seyleri bulup satmak. 4 adet ana karakter var.acik arttirmayi yapan super hizli konusan dan dotson varki amerika'daki tum acik arttirmalarda bir numara isimlerden biri.
    barry weiss ihtiyar delikanli ve koleksiyoncu, digerlerine gore cok daha amator acik arttirma isinde, sansi bazen yaver gitse de cok basarili oldugu soylenemez. ama komik naif bir karakter.
    darrell ise klasik amerikali tombik karakter. hayati senelerdir depo gezip onu zengin edecek esyayi ariyor, zamaninda 120bin dolarlik bir dergi koleksiyonu bulmus. ama isi bilenlerden.
    jarrod ise tatli mi tatli karisi brandi ile acik arttirmacilar icinde en az paraya sahip olani. bu bakimdan degerli olabilecek depolari parasi fazla olmadigi icin kazanamiyor. yani ucuz depolar pesinde. yalniz o bebek yuzlu brandi nerden ayarlamis, askin gozu hakkaten kor.
    ve son olarak en az sevilen "yeaaaap" diye klasik gicik sesiyle david hester var. darrell ile hic anlasamaz, hatta darrell birseyi begensin sirf o alamasin diye fiyat yukseltir. zira biraz da amac rakiplerin depoyu oldugundan fazla fiyata kaktirip bir baska depo aliminda nakit sikintisi yaratmak. oyun bayagi stratejik, david hester babadan gelme bu isin profesyonel yapiyor, saglam dukkani ve elemanlari ve kamyonlara sahip. her zaman bir deste parayla gelip govde gosterisi yapar. zaten degerli depolari genelde o hep kapiyor.

    genel olarak zevkli bir seri, insani merakta birakip cikan antika yada koleksiyoncu parcalarin ne kadar edebilecegini gostermeleri acisindan zevkli. tek sacma yani sadece fiyat bictiklerini goruyorsunuz, yani aslinda o kadar eden parcayi satip satmadiklari soylenmiyor. hani belki o kadar etse de acaba alici bulmak o kadar kolay olabilecek mi bilmiyoruz.
    amerikan realite serileri acisinda bu koleksiyon ve antika isleri aldi basini gidiyor, american pickers, american auctions ve storage wars gibi turevler bir hayli artti ,severseniz hakikaten zevkli izlemesi.
  • dave gibi hıyar bir karakter barındıran program. hayır adam 5 milyara aldığı depoda bok bulsa, "oo bu bok en az 6 milyar eder" diyerek kara geçmiş gibi gösterir kendini.
  • ben hem depo savaşlarını, hem de texas versiyonunu seviyorum. yalnız insan izlerken türkiye'de böyle bir şey olsa, ne olurdu diye düşünmeden edemiyor. bence;

    1-)deposu açık arttırmada satılan adam, depo işletmecisini dövmeye çalışır, kavga falan çıkarır. "lan aidatı iki gün geçirdik diye, sen nası bizim eşyaları satarsın lan amuhagodum çocuğu" diye olaya girişir gibi geliyor.

    2-)anında bu işin mafyaları türer. sen ben normal vatandaş olarak gidip oralarda açık arttırmada teklif veremeyiz. teklif vermeye çalışırsak önce yanımızda iki üç tane kara kuru, takım elbiseli ama kravatsız tip belirir, önce uyarırlar, sonra devam edersek döverler, sonra silahla vurmaya kadar gider iş.

    3-)depolardan alınan eşyalar, türkiye'de o kadar rahat satılamaz. bu programlardaki gibi şu 20 dolar eder, bu 50 dolar eder falan denilen eşyaların çoğunu türkiye'de satamazsınız. dolayısıyla türkiye'de o kadar da karlı bir iş olmaz. tabi mafya olup, her depoyu neredeyse bedavaya almazsanız.
  • neredeyse her bölümünü birkaç kez izlediğim program.

    açık arttırma başlamadan herkes birbirine laf sokar, samimi olanlar "baba naber" modunda takılır. depolar açılır, "bakayım, neler varmış, ımmh girmem" diye dolaşır herkes. en nihayetinde dan dotson anlaşılması neredeyse imkansız laflar eder. biri depoyu alır, diğerlerine posta koyar ve dağılırlar. sonra depoya girilir, "bu 10 dolar, bu 30 dolar, bu 100 dolar, bu para etmez, aman tanrım bütün param boşa gitti" minvalinde laflar eder. tam depodan çıkmaya niyetlenirken "dur dur! dur bi dakika! şuna bak! oooowww!" der, kısa bir ara girer, "aman tanrım, bu ne böyle? bu sıradan bir şey değil. bunu birine göstermem lazım" der. depodan ayrılır, yetkili bir abiye götürür. "bu hede dönemden hödö" der yetkili abi. "tamam da, kaç para eder?" der deponun sahibi. "hmmmm... sanırım 3000 dolar eder!" der yetkili abi. tı tıııınnnn müziği girer arkadan. ya da "malesef 100 dolar eder şanslıysan" der yetkili abi, boynu bükük ayrılır.

    her bölüm aynı şeyler oluyor, şaşmıyor.
  • açıkçası beni amerikan televizyonculuğuna hayran bıraktıran programlardan birisidir.yani adamların böyle şeyler üzerinden program yapma ve reyting alma yeteneklerine bayılıyorum.kimin aklına gelir ki?ama düşünüldüğü zaman da rekabet,merak,reality filan herşey var bir dizide olması gereken.tabi türkiyede yapılması mümkün değil.bizde depo değil kömürlük kültürü var çünkü.hadi adamın kömürlüğüne girdin...öyle antika aletler, el yapımı gitarlar filan çıkmaz.bildiğin odun çıkar, leğen-kova filan çıkar..taş çatlasın bir tane bisiklet çıkar ki o da orada yediğin pireye bile değmez.
  • -s!-

    barry bir adet disk oyun platformu bulur. uzmana götürür ancak tam değerini anlamak için kurmaları gerekmektedir. bunun uzerine barry bir limuzinle bir düzine arkadaşını çağırır ve platformu kurarlar.daha sonra barry bir adet disk atmaya karar verir ve “eger sayı alırsam herkese benden 100$“ der.neticede sayı alır ve şunu der:

    -kendine karşı bahis oynayıp kazanan bir benimdir herhalde

    -s!-
  • sacma bulmama ragmen siklikla izledigim programdir. soyle ki, depodan cikan urunleri kafalarina gore fiyatlandiran alicilar, eski bir masaya '100 $ gibi aslinda eski ve is yapmayacak esyalara yuksek bedeller takdir etmektedir ki o fiyata asla gitmeyecegi bariz belli. kendilerini rahatlatiyorlar muhtemelen. ayrica her depodan mi tarihi veya degerli bir seyler cikar. o kismi da kurgu gibi gorunuyor.

    bu arada; brandi ' nin jarrod da ne buldugunu soran sozlukculere soruyorum. brandi'nin tripleri , kaprisleri ve artirma sirasinda jarrod uzerinde yarattigi baski ve gerilimi gormediyseniz, kimin kime katlandigini da cozememissiniz demektir.
  • ağlayanın malı gülene hayretmez biliyoruz ama ne feriha ne fatmagül bu kadar heyecanlandırmıyor.
  • o kutu açıp para kazanmalı saçma programdan bin kat daha yaratıcı ve keyifli bir program amk. arada denk geldiğimde soluksuz izliyorum, tipler falan çok orijinal oluyor.
  • şu an history channelde yayınlanan bölümünde bir türk halısı çıktı uzmana gösterdiler yaklaşık 1.5 2 metrekare halıya 1000 dolar dedi
hesabın var mı? giriş yap