• abd için "suburb", ortaüstü kesimin -desperate housewives usülü- çimli-bahçeli müstakil evlerinden oluşan yerleşim birimini belirtir. bu açıdan "varoş" uygun bir çeviri değildir. bizde yer darlığı olduğu için bu tip yerleşim pek yoktur. abd'de genelde şehir merkezleri hipilere, bohemlere, zenci rapçilere falan terkedilir (bizim istiklal caddesi'nin ara sokakları gibi); zenginler daha korunaklı bu çevrede kendilerine denk kişilerle komşu olarak yaşarlar.

    bizdeki muadilini illa isterseniz ataşehir, başakşehir (kalburüstü bilumum apartman kompleksi - ataşehir ile başakşehir çok kalburüstü mü bilmiyorum) gibi yerleşim birimleri olur. artık "banliyö" mü olur, "uydu kent" mi olur...

    genelde bütün bu çevreyi belirtecek şekilde çoğul kullanılır, "suburbs" şeklinde.
  • artık varoş diye çevirenlerin kolları ve bacaklarının çaprazlama kesilmesi gereken kelime.

    ulan hiç suburb mu görmedin, yoksa varoş mu görmedin... trt nin bile bunu varoş diye çevirdiğini görünce insan çıldırıyor artık.
  • oldukça muhafazakar bir mevzudur. şehir farklılıklar ve karşıtlıklar ile var olurken; suburb - türkçesi ne boksa artık - aile ile, ev hanımlığı ile var olur.
  • sozluklerde cogu zaman varos olarak nitelense de ingilizce'de bu anlama gelmez. ozellikle avustralya'nin sydney ve melbourne gibi buyuk kentlerinin merkezinde olmayan yerlesim yerlerine suburb denir. ornegin sydney'de western suburbs, northern suburbs, vs. gibi bilinirler. bu sozcuk duyuldugunda insanlarin aklina ekonomik ve sosyal acidan geri kalmis yerler gelmez; aksine sehirden uzak, insanlarin yasadigi yerler gelir. bu insanlarin cogu da calismak icin baska yerlere giderler. amerika ve kanada'da ise suburb demek daha cok orta ve ust sinif insanlarin yasadigi, cogunlukla mustakil evlerden olusan yerlesim yerleridir. bu insanlar gurultu ve kalabaliktan uzakta yasamayi tercih eden, eglenmek veya calismak icinse sehir merkezine giden insanlardir.

    kisacasi, "ben x kentin y suburb'unde yasiyorum" diyen birisini duyarsaniz bu onun varos veya sosyo-ekonomik olarak alt sinif oldugunu filan gostermez, sozluge bakip "aa' herif resmen varosmus" filan diye dusunmeyin.
  • çoğunlukla amerikan filmlerinden bildiğimiz, şehir merkezinden uzak ve aynı hoş simetride sıralanan yerleşimlerin bütününe verilen isim. türkçeye varoş diye çevirmek için hiç varoş görmemiş olmak gerekir, en makul karşılığı banliyö olabilir sanırım.

    sıradan bir örnek

    spesifik tanım istenirse ; garajında ev yapımı butik bira şişelenen, arka bahçede haftasonu ailecek barbekü partilerinin yapıldığı, komşunuzun ufak oğluyla birlikte çimenlerde amerikan futbolu oynadığı, arada da geniş ve boş yollarda kaykaycı çocukların geçtiği yerler olarak da hayal edilebilir.*
  • cevirisi hakkinda tartismalar bulunan, sehir merkezine belli mesafede yer alan, daha cok orta ve üst gelir siniflari tarafindan tercih edilen yerlesimlere verilen isimdir.
    "varos mu banliyö mü daha dogru kelime cevirisi?" tartismasi, ülkelerin kentlesme tarihleri acisindan "suburb"ü ele almayi gerektirir. bu girdinin devaminda bu kelimenin cikis noktasi, amerika'da ve ülkemizdeki karsiligi ele alinip, ne banliyönün ne de varosun tam karsiligi olmadigi sonucuna varilacaktir*.

    yukarida birden fazla yazarin belirttigi gibi, "suburb" kent merkezinden uzakta yer alan, genellikle müstakil evlerden olusan kent dokusudur. "suburb"ler, 1960'larda nüfusu hizla artan amerikan sehirlerinde, beyaz yakalilarin daha güvenli yerlerde yasama istegi sonucu ortaya cikmistir. desperate housewives'in cekildigi set tam anlamiyla "suburb"e örnektir. haliyle, "banliyö" olarak cevrilmesi kavramin aslina (cok olmasa da)yakin bir ceviri olur.

    türkiye'de "suburb" gelisimine net örnek vermek ise zordur. turk sehirlerinde kentsel gelisim, avrupa ve amerika sehirlerinden farkli gerceklesmektedir. bizim sehircilik anlayisimizda "suburb" benzeri olusumlar kisa sürede etraflarinda artan konut sayisi ile yeni bir mahalle/ilce olusturabilecek boyuta ulasirlar. bir örnek: ufak tefek cinayetler dizisinin seti dizi ilk basladiginda "suburb"e bir örnekti. ancak, google earth'ün gösterdigi kadariyla orasi da artik mahalledir.

    "varos"un dogru ceviri olmamasi ise su noktada kendini göstermektedir: yukarida bir yazar arkadasin dedigi gibi "varos" tdk tarafindan "kentin disinda kalan mahalle" olarak cevrilmis. wikipedia'nin bu konuda aciklamasi ise "genelde gecekondularla olusturulmus kent disindaki yerlesim birileri"dir. eh haliyle, "varos" denildiginde zihnimiz istemsizce sosyoekonomik olarak düsük bir seviyeyi hatirlamaktadir. böyle dusunuldugunde de "varos", kelime anlami olarak karsilasa da, kulturel olarak "suburb"un karsiligi olmamaktadir-dil yasayan bir varliktir cünkü.

    haliyle, ne "varos" ne de "banliyö" kelimenin tam karsiligi degildir. akademik makalelerde de genellikle "suburb"/"suburban" kelimeleri tirnak icerisinde kullanilip, dipnotta aciklamasi yapilir.

    edit:imla.
  • bu kelimenin oxford sözlüğündeki tanımı "bir şehrin dış bölgesi", bu da varoş kelimesinin tdk'daki tanımı "kent veya kasabada kenar mahalle" anlamında.

    yani 'varoş' kelimesiyle 'suburb' ile birebir örtüşüyor. ama elin ingilizi banliyö trenlerinin şehrin varoş bölgesinde bulunduğu için suburb'u hem varoş hem de banliyö için kullandı diye suburb'ı banliyö diye çevirerek ekşisözlük'teki dil bilimcilerin kalbini kırmamak lazım.
  • genelde müstakil evlerden oluşan, merkezinde avm, bowling salonu, polis merkezi, kilise vs. olan, filmlerde gördüğümüz ve içten içe çoğumuzun hep yaşamak istediği abd yerleşkeleri.

    abd'de en iyi 10 suburb
  • (bkz: suburbia) (bkz: suburban)
  • (bkz: altkent)
    (bkz: yörekent)
hesabın var mı? giriş yap