• sesizlik değildir anlamı.
    durgunluk, sakinlik, huzur gibi anlamlara gelir.
    sükût ile karıştırıldığı için "sessizlik" zannedilir.
  • insanın içi ile dışı arasındaki sınırı kolayca çizemeyenler için zordur sükûnet. dünyanın -tamamen ya da kısmen- iyiye ya da kötüye ya da ötesine eylediği, sakin olamadığı, sükuneti mesken edinemediği, hareketin ivmesi ile kanının kaynadığı ve/ya midesinin bulandığı durumlarda insanın içinde sükunetin ikamet etmesi, ne kadar mümkündür, ne kadar kandırmacadır? bu, sükunetin insanın içini mülke, gayrimenkule -taşınmaz mala- çevirmesi değil midir?
    bildiğim kadarıyla oluş, akış halindeki varlıklar, mülkiyetçi değildir, bir yeri mesken tutarak değil; bin yaylayı mesken tutarak göçerler bu dünyadan.
    bunu başaramayan bir sükûnet ehli, ötekini de dinlemez, ötekinin hikayesini merak etmez. monolojik bir içe kapanma, diyaloga gözleri kapamadır bu.
    kendi ekseni etrafında dönerken ötekilerin etrafında da dönmeyen sakin için ötekilerin varlığının bir uyduya indirgenmesi de pek yakındır.
    varlığında oluşmuş yarığın arasından dünyanın tüm gürültüsünün girdiği kişioğlu/hiçoğlu, gürültünün plastik elbisesini kolayca çıkarıp sükunetin çıplak tenine bürünemez. gürültü iletişimi kısıtladığı kadar mümkün kılan şeydir aynı zamanda.
  • ihtiyacin ta kendisi. surekli ses, surekli kipirti, surekli bir kosusturma hettere hettere diye. ne kadar gerekli bunlar? hatta muzik bile, yani sesin en etkileyici, ihtisamli, melankolik ve neseli salinimlari bile, ancak sukunetin, seyre dalmaya, vakur tefekkure davet eden, tefekkur bi yana, kavram nehirlerinden, yer yer bulutlu yer yer dalgali halet-i ruhiye silsilesinden munezzeh bir kendinden memnun olma durgunluguna cagiran duree ve mekanlarin ardindan keyifli oluyor. ne idugu belirsiz kalabaliklarin ve 'icten gelen" sozumona canliligin insani ferdiyetinden ettigi su cag, yani ozellikle ah su garip suursuzluk ahvali, her daim sukunete, sustine et abstine'e, frankfurt munzevisi'ne ve walden'in itaatsizligine neden daha fazla sarilmam gerektigini hatirlatiyor bana. ah minel ask. ne yapmali'nin cevabi buyuk buyuk programlarla, davalarla, sunla bunla hareket etmekte degil, her hareketi kiymetli kilacak bir zihin devrimi icin eylemek, akillica eylemek, gerekirse 'hareket'i sorgulamak ve yonelim-odakli analizlerin onkabullerinin dibine dinamit suyu ekmek suretiyle yeni duygulanis ve ice bakis kiplerini aramakta sakli oluyor bu noktada.

    nuff said. simdi onlar buyursun.

    edit: cumlelerden birinde short-term memory warning'i yasamisim, nesne tekrari olmus. :/ duzelttim.
  • bildiğin halde susmak; sormak istediğin halde susmak; koşarcasına gitmek istediğin halde bekleyebilmektir. içinde çoğu zaman bilgelik içerendir; zamana/insana/öz'e inanmaktır. kimi zaman herşey tersini söylerken.
  • (bkz: sessizlik)
  • #3248947 kadar kıymetli, önemli, özel maharet.
    susmak* değil, kalmak değil,
    susup kalmak hiç değil.
    cinayet olan susmalardan (bkz: sus cinayettir)
    bilirken susmak bimezken söylemek kadar kötüdürden
    apayrı ve bambaşka, hayata dair bir içli duruş.
  • meyhaneci en zengin müşterilerine kadehi boş verirdi. "damak sükuneti" denilen bu meşrubatın lezzetini ağzın boş iken tecrübe ettiği tadlar tayin ederdi.

    sükunetin ayarını biraz fazla kaçıran müşterilerden biri, bir boş testinin iki boş testiyle aynı ölçüde boşluk ihtiva ettiğini iddiâ edip hesabın sadece yarısını ödemeye razı gelince çıkan hengamede meyhaneci bıçaklanmış, "modernizma ertesi" denilen manasız devre değin kimse sükunet satmayı bir daha akıl edememişti.
  • insan sessizliği keşfedince kalabalık giderek önemsizleşiyor, yine de mutsuzluğun kendisi epeyce gürültülü oluyor.
  • gelmesi zamana bağlı olan dinginlik hâlidir.
    sükûnet düğmeye basınca koşa koşa gelmez.
  • ömrümce hep, adım adım aradığımdır. duâ niyetine, "sadece boşu boşuna bir boşluğa bakarmış gibi bakarım. yatağını arayan bir nehir gibi şaşkın, bulanık ve sarhoş bakarım. sükûnet derim içten içe hep. sükûnet. sükûnet diye sayıklarım. mırıldanırım. artık hiç sahip olamadığımız veya sahip olduğumuz her neyimiz varsa hepsiyle biraz daha kaybettiğimiz sükûnet."
hesabın var mı? giriş yap