*

  • ekonomik gelişmeleri son derece anlaşılır bir şekilde ifade eder. nettir, lafı dolandırmaz.
    ayrıca en çok alıntı yapılan taraf yazarlarından biridir...
    takip edilmesi gereken bir yazar...
  • çok derin, çok sofistike yazılar yazıyor. mesela bugün yazısını şöyle bitirmiş:

    "piyasaların karşısına ucuz çözüm budur diyerek hiyerarşinin çıkarılması özgürlükleri yok edebilir. bu tür hiyerarşik çözüm önerilerine karşı uyanık olmakta fayda var."

    adam liberalizme çağ atlattı dostlar, siz farkında değilsiniz.

    http://taraf.com.tr/makale/7908.htm
  • müthiş analizlerine devam ediyor. bu büyük dehaya bigane kalmayalım. analizlerdeki derinlik kadar türkçe'ye olan müthiş hakimiyetini de göz ardı etmeyelim. süleyman yaşar'ı takip ve takdir edelim.

    "oysa kriz lobisini (sic.) amacı işsizliği yükseltip ak parti hükümeti’ni, sosyal kargaşa çıkarıp tasfiye etmek. hükümet bu tuzağa düşmemeli."

    http://taraf.com.tr/makale/8538.htm

    edit: maalesef fikirleri orijinal değişmiş. çok müteessirim. konu daha önce burada incelenmiş: (bkz: ekonomik krizin sendika ve etö komplosu olması)
  • yalcin kücükden esinlenerek diyorum ki, bu adam iktisatciysa ben de shakirayim!
  • friedrich engels'li finansbank reklamı* için son derece uygun biri, yani aslında olması gereken kişi, hem öyle uğraşmaya gerek de yok, dekupajdır, makyajdır, rötuştur hiç mi hiç istemez, direkt koy resmi gitsin. he koyar mısınız, koymaz mısınız resmini, reklam yıldızı eder misiniz şu andan itibaren... bilemem... o da reklamcı abilerin inisiyatifinde artık... hem yazarın kaleme aldıklarıdnan faydalanan insanlarımız da var çok şükür, ee evrende hiçbir şey boşuna olmuyor tabii ki. ne güzel şey lan bu kozmos...

    ayrıca; (bkz: taraf/#17302607)
  • şöyle bir biyografisi vardır bu iktisat doktoru'nun;

    "dr. süleyman yasar, yüksek lisansını istanbul üniversitesi iktisat fakültesinde,
    doktorasını marmara üniversitesi sosyal bilimler enstitüsünde
    yaptı. 1980-1987 yılları arasında maliye bakanlıgı hazine genel müdürlügü
    ve milletlerarası isbirligi teskilatı genel sekreterligi’nde ve basbakanlık
    hazine ve dıs ticaret müstesarlıgı’nda hazine uzmanı olarak
    çalıstı. 1987-1990 yılları arasında basbakanlık toplu konut ve kamu ortaklıgı
    idaresi baskanlıgı’nda özellestirme daire baskanlıgı ve 1990-
    1992 yılları arasında basbakanlık kamu ortaklıgı idaresi’nde özellestirmeden
    sorumlu baskan yardımcılıgı ve kamu ortaklıgı idaresi’nin baskan
    vekilligini yürüttü. abd’de a.i.d. ve londra barclays bank’ta özellestirme
    yöntemleri üzerine çalıstı. tüpras ve teletas sirketlerinde yönetim
    kurulu üyeligi yaptı. halen istanbul üniversitesi’nde ders vermektedir."

    ayrıca kanal 24'ün de yeni ekonomi yorumcusudur..
  • burokrasinin en onemli kademelerinde yillarca calisarak edindigi birikimi, modern ekonomi teorileri ile mukemmel bir sekilde harmanlarak ogrencilerini her ders mest eden akademisyendir.

    yillar once yuksek lisans egitimim sirasinda makroekonomi dersine girme firsatini yakalamitim ve yorumlari ile daha o gunden kendisine hayran birakmistir vay be dedirtmistir.
  • uluslararası makro iktisatçı olma yolunda hızla ilerliyor.
    buraya gelene kadar kariyerindeki yol ayrımlarını doğru seçmiş olduğu görülüyor.
  • bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olan türkiye cumhuriyeti vatandaşıdır.

    http://taraf.com.tr/makale/9619.htm

    yazıya karşı gelme sebeplerimi bile saymak istemiyorum, hiç mi televizyon izlemiyosun süleyman?

    "ilaç fabrikaları devlete ucuz ilaç vermeyi kabul ediyorlar" aha, ahahaha? daha geçen gün bok attığınız atv ve kanald de bile kanser ve kar ürünleri tarzı pek çok ilacın "mucizevi" bir şekilde piyasada olmadığından bahsedildi, 15 yaşındaki kuzenimin bile haberi var senin yok mu canım?

    "bu yasa yürürlüğe girdiğinde, bir hekim, ya tam gün kamuda ya da özel sektörde çalışacak. böylece hizmet daha etkin görülecek". hmm. daha etkin derken? kar kışta, gecenin bir köründe ağırlaşan bir hastan olur da eve özel doktor çağıramazsın inşallah diye beddua edesim var, ediyor muyum, hayır. etkin olmayan hizmet neymiş? dün rte de bağırınıyordu yine, efenim muayenehanelerine gitmeye zorluyormuş doktorlar hastaları. yahu zaten muayenehanesi kalmış doktor sayısı %17. 400 kişilik hekim kadrosu olan ümraniye eğitim araştırma hastanesinde toplam 15 doktorun özel muayenehanesi var? zaten bunların içinde bu tarz muamele çakan birisi varsa, hasta ona gitmez, başka hekim mi yok, bunu yapan doktor kendi kendine zarar vermiş olmaz mı?

    özal zamanından kalma benim memurum işini bilirlerde misin? belli, zaten ortalama 3.5 milyarı 25 yıllık hekime vererek kendilerine şu an bilmedikleri işlerini bildirme yolundasınız, çok doğru.

    "önce “mali tabu nedir?” onu açıklayalım. “devlette bir görev alanın yedi sülalesine, devlet, bakmakla yükümlüdür” bu görüş bir mali tabudur. ya da mali tabuya iyi bir örnek “devlet malı deniz yemeyen domuz” özdeyişiyle dile getirilir. işte bu tabuları yıkmaya kalkarsanız, büyük tepki alırsınız." doğru, biz zaten sülalemizden her kim sigara içerse paket başına bir akciğer filmi çekiyoruz. sağlık sektörü lan bu, ne yapabilirsin ki yani devletin malını yemek için? sağlıklı adama her gün check up mı yaparsın? e yani annen baban kızın hastaysa da bi zahmet bakarsın baktırırsın onlara, geçelim bu ayakları. randevu sistemi gelmiş zaten tüm hastanelere, herşey herkes kayıt altında, kayıtsız ne kadar iş hangi zamanda yapılabilir hasta başına düşen 3 dklık zamanda?

    "artık hastanelerde, vatandaş, hekimlerin tek kol hizaya gel komutlarıyla karşılaşmıyor. hastalara yapılan kötü muamele ortadan kalktı. isterse vatandaş özel hastaneye gidip sağlık hizmeti alabiliyor" pardon nasıl oldu bu? hastanedeki hekimlere reset mi attınız? ha desene sen şuna artık kimse devlet hastanesine gitmesin özele gelsin? çelişki terimi matematikte ispat yapılırken kullanılmıyor sadece.

    binlerce şey var söylenecek, şuraya harcadığım zamana yazık gerçekten yazık. özel dediğin nedir, özel hastaneler kimlerin nasıl tekelleri altındadır, buralarda iyi doktor olmak kolay mıdır, sivrilenin kafasına nasıl vururlar, özel işletme hakkı isteyen doktor birinin tekeli altına girmeyip kendi muayenehanesini neden açıyordur hiç düşündünüz mü? kapatın siz muayenehaneleri, verin ipleri birilerinin eline, çok doğru.

    bu kadar uğraşmışken, hastası olduğunuz akp'ye, yazınız aracılığıyla bir çift laf edip, fazla bile konuşmuş çenemi kapatırım, süleymancığım.

    "yarım gün kamu, yarım gün özel sektör olmaz." neden? ya da eczaneler neden kapansın? insanların anayasal haklarını ellerinden alıp sosyal devlet oluşturma çabana inansam uğurcuğum oynat diyecem de, sen eczaneleri ve muayenehaneleri marketler ve özel hastaneler olarak peşkeş çekince diktatör müsün kapitalist mi, ben karar veremedim.tekel işçileri mi? "dayatılan bu düzenlemeyle bana verecekler 700, ama ölürsem çocuklarıma 1200-1300" diyip açlık grevi yapan insanlara kaale alan canım devletim, (bir yazıyı birden fazla yerde yazmayı sevmem ama) "sen hala suni gündemlerle uğraş, bravo, otur (alçak sandalyeye), sıfır".
hesabın var mı? giriş yap