• her yere arapça tabelalı mekan açabilen sığınmacılardır. bu ülkede hani tek dil tek bayrak tek vatan deniyordu?
  • sığınmadılar, yerleştiler.
  • bilmem kaç yüz bin yıllık insanlık tarihinde bir yere özgü olan bitkilerin başka iklimlerde yetişmesine olanak tanıyan teknolojiler yeni yeni gelişmeye başladı da rize'de, ığdır'da kivi falan yetişiyor veya ne bileyim israil çölün ortasında tarım yapıyor.
    hayvanlar aleminde durum daha farklı: kimi zavallı hayvancağızlar insanoğlunun şımarıklığı yüzünden doğal ortamından alınıp sergilenmek üzere hayvanat bahçesi denen işkence panayırına tıkılıp depresyona giriyor. görüldüğü gibi mental ve psikolojik açıdan insandan daha karmaşık ve gelişkin olmayan hayvanların dahi her ne kadar temel ihtiyaçları karşılansa da doğal ortamından koparıldığı takdirde hayati fonksiyonları tehlikeye giriyor.. doğalarına, içgüdüsel davranışlarına ket vurulunca bunalıma düşüyorlar. peki her fırsatta çok özgün ve kolay bir yolmuş gibi suriyeli mültecilerin topluma entegre edilmesi gerektiğini söyleyen insanlara ne demeli? yetiştiği saksıyı, toprağı değiştirdiğimde kendini bırakan bir bitki bile değişime ayak uyduramıyor ama bu hümanist geçinen insanlar suriyelileri bitkilerden bile daha basit ve dolaysız gördükleri için herhalde tüm kültürel alt yapılarını, ön kabullerini, zihniyetlerini zart diye değiştirip çevreleri ile uyumlu bir organizma haline getirmeyi planlıyorlar. esas kötülük bu insanların da psiko-sosyal bir canlı olduğunu unutup bir kalıba dökülebileceğini zannetmesi. bu insanların yaşam kalitesi için gereken en önemli şey yabancı oldukları bir ülkede habire pozitif ayrımcılık ve diğer vatandaşların mükellef olduğu sorumluluklardan sıyırmak değil de en güvenli şekilde memleketlerine dönmelerine yardımcı olmak olduğunu göz ardı ediyorlar. okullarda bile her sınıfın bir dinamiği oluyor, bir sınıftan bir grup öğrenciyi alıp başka bir sınıfa nakletsen yeni sınıfta uzaydan gelmiş gibi hissediyorlar ancak milyonlarca insanın dilini bilmediği, kültürüne pek de aşina olmadığı bir yerde tutunmasına basit ve kolay kotarılabilir bir süreç olarak bakılması beni hayrete düşürüyor
  • türkiye tarihinde yapilan en büyük yanlışlardan biri plansız bir şekilde süriyelilerin ülkeye alınmasıdır.

    hangi ülke şimdiye kadar milyonlarca sığınmacıyı bu şekilde ülkesine kabul etmiş merak konusu. kendi ülke insanımızın refah seviyesi bu kadar düşük olduğu halde sığınmacılara yapılan harcamalar ülkenin bu duruma gelmesinde önemli bir etken.
  • (bkz: suriyeli vatandaşlar) olarak evrileceğini düşündüğüm olgu.
  • avrupa birliği polonya’ya 16.000 tane suriyeli sığınmacı alacaksın demiş. polonya da bu çok kardeşim en fazla 2.000 kişi alabilirim demiş ve öyle yapmış. sırf bu yüzden polonya , avrupa birliğinden ceza almış. polonya aldığı 2.000 mülteciyi de ayni yerde toplamamış. kendi ülkelerinin çeşitli yerlerine adresleri , kayıtları belli olacak şekilde yerleştirmiş. polonya’daki suriyelilerin yerleştikleri yerlerden başka yerlere geçmesi , yerleşmesi izne bağlı veya yasak.

    şimdi avrupa birliğinde olan polonya’nın birkaç bin suriyeli almamak icin verdiği mücadeleye bakın bir de sınırları kevgire dönen ve milyonlarca başıboş mülteci alan türkiye’ye bakın. bu sığınmacıların/ mültecilerin ne derseniz deyin ne bir kaydı var ne de bir uyması gereken kural. istedikleri yerde yaşayıp istedikleri yerde terör estirebiliyorlar.

    bu amk yerinde bizim vatandaşımızın rahatı ve yaşamı bir polonyalı’nın yaşamından daha mi değersiz. nedir yani olay?

    ümmet diyorsanız suriye’nin etrafında onlarca müslüman arap devleti var. neden en fazla sığınmacıyı türkiye aldı. sığınmacıların türk vatandaşlarından daha avantajlı olmasına girmiyorum bile.

    suriyeliler diyor ki bizim giderlerimizi avrupa birliği karşılıyor , size minnet etmiyoruz. ulan polonya devleti gerizekalı mi birkaç bin mültecinin hesabını yapıyor. polonya’daki sığınmacıların giderini de karşılamayacak miydi avrupa birliği? ama bunun demografik yapısı var, uyum sorunu var, iti var , kopuğu var, nüfus problemi var, işsizlik sorunu var. var oğlu var.

    bu arap seviciliğini ben anlamadım dostlar. dışarıya bu kadar yardım eden ama kendi halkına dusman olan politikayı bir turlu çözemedim.
  • sığınmacı degil, suriyeli yağmacı
  • suriyeliler hayatı zaten bin bir zorlukla dolu insanlarımızı daha da zor durumda bırakmaktan başka işe yaramıyorlar.
  • artık nüfusun ne kadarı suriyeli? her 20 kişiden 1'i

    trafikteki magandaların %100'ü yerli ve milli.

    adamların verdiği en büyük rahatsızlık sikko eğlence kültürleri. denize girmeyi, parkta oturmayı bilmiyorlar ve türklerden bile fazla bir erkek sürüsü olarak geziyorlar. onun dışında bir sorun yarattıklarını görmedim ve bu sorun da tamamen kültür farkından kaynaklı, mesela avrupa'da da millet ingilizlerden rahatsız.

    gavatlık spektrumunda türkiye'den biraz daha solda oldukları için sorun oluyor galiba.

    nedir gavatlık spektrumu? gavatlık spektrumu ekreğın kadın üzerindeki hakimiyet spektrumudur ve yerinizi bu "bundan ötesi gavatlık" dediğiniz noktada bulabilirsiniz. tabi ki kimseye gavat demiyorum, siz kendinizden büyük bir rakama sahip olanlara gavat diyorsunuz, o yüzden adı gavatlık spektrumu.

    evrensel gavatlık spektrumu:

    0) kadın tamamen örtülü olur, eşi dışında hiç bir erkekle muhattap olamaz
    1) kadın tamamen örtülü olur, erkeklerle muhattap olabilir ama elini sıkamaz erkeğin kalktığı sandalyeye sandalye soğumadan oturamaz
    2) kadın en azından başörtülü olur, eşi dışındaki erkeklerle muhattap olabilir ama arkadaş olamaz
    3) kadın baş örtülü olsa iyi olur, başka erkeklerle eşi nezaretinde arkadaşlık edebilir
    4) kadın baş örtülü olsa iyi olur ama çok da şart değil, başka erkeklerle arkadaşlık edebilir ancak onlarla eğlenmeye gidemez
    5) kadın edepli kıyafet giyimeli, başka erkeklerle arkadaşlık edebilir ve sevgilisi de olmuş olabilir ancak evlenmeden önce bakiredir.
    6) kıyafet serbest, sevgilisi olmuş olabilir birlikte de olmuş olabilir ancak şimdi eşi varsa diğer erkeklerle eğlenmeye gidemez
    7) kıyafet serbest, geçmişi önemsiz ancak başka erkeklerle tatile falan gidemez.
    8) kıyafet serbest, geçmişi önemsiz ancak, istediği kişilerle arkadaşlık edebilir, tatile falan gidebilir ancak tek eşlidir.
    9) kıyafet serbest, geçmişi önemsiz, istediği kişilerle istediğini yapabilir, açık ilişki içindedir ancak sevgilim dediği biri de vardır
    10) komün yaşamı, kimsenin kimse ile kalıcı bir cinsen bağlılığı yoktur, herkes herkesle birlikte olabilir. o anın modu neyse o.

    şimdi suriyelilerde en yaygın durum 1-4 arası iken türkler için muhafazakarlarda 2-5 ve modernlerde de 6-8 arasındadır.

    1-4 arası olanlar tabi ki erkek sürüsü veya çocuklu aileler olarak eğlenir, bunun üzerindekiler de bu durumdan rahatsız duyar ve çirkin görüntü olarak algılar.

    tüm mesele bundan kaynaklı, yoksa suç oranıymış dilencilikmiş hikaye. suriyeliler türklerden bu alanlarda farklı değil ve zaten istatistikler suç oranlarının düşük olduğunu gösteriyor.

    tek problem farklı gavatlık skalaları.
  • suriyeli siginmaci istememek irkcilik degil tabi ki de ama suriyelilerden ya da herhangi bir irktan, milletten, etnik gruptan ne derseniz deyin nefret etmek irkciliktir. ulkenin kontrolsuzce iceri multeci alma politikasini elestiricem diye koca bir millete agiza alinmayacak hakaretler edip genellemenin neresinde insanlik. bu hakaretleri yazanlar insan olarak ne kadar yasam hakkina sahipse ve saygiyi hakediyorlarsa nepalin koyundeki insan da , avrupanin ortasindaki insan da, afrikalisi da, sibiryalisi da, suriyeli multecisi de ayni yasam hakki ve saygiyi hakediyor. cok cagdas ve medeni gecinen arkadaslar lutfen zihniyetlerini ve elestiri sekillerini sorgulasin..
hesabın var mı? giriş yap