• bocuse d'or gibi belki de dunyanin en onemli gastronomi yarismasinin bunyesinde yapildigi yine dunyanin en onemli yeme icme ve agirlama fuarlarindan olan sirha'nin istanbul ayagina katilan ve akp'nin muthis "butun kotuluklerin anasi alkol" politikasi neticesinde siyah perdeler ardinda ayipli urun gibi turkiye saraplarini temsil etmeye calisan sarap markasi. gercekten de sahiplerini tebrik etmek, desteklemek lazim bu kadar sacmalikla ugrasip hala direndikleri icin.

    http://www.radikal.com.tr/…_ayipli_bir_urun-1241364

    http://www.suvla.com/turkish/hometr.html
  • sahibi microsoft'un eski ortadoğu ve afrika genel müdürü salim zafer ellialtı'dır. orta seviye şaraplarını ben de pek başarılı bulmuyorum, ama üst seviye grand reserve'lerde döktürüyorlar. onu da komik bir hikayeyle öğrendik. eceabat'ta çok şık bir fabrika satış mağazaları var, içinde de bir steak house var. bu tesisin varlığından haberim bile yoktu, bozcada'dan dönerken yolda tabelasını görünce giriverdik. işte tadıma açık şarapları deniyoruz, ama hakikaten hepsi birbirinden kötü. kirte deniyorum bir ümitle, doluca alçıtepe kirte'nin yanından geçemez. sonra gözüme grand reserve'ler ilişti, çok da olumlu bir yanıt beklemeden, bunlardan denemek mümkün mü diye sordum. dediler ki, normalde mümkün değil, ama bugün patron öğle yemeğine geldi, bir şişe açtı, bir kadeh içti bıraktı, isterseniz ondan deneyin. dedim deneyelim. böylece suvla grand reserve cabernet sauvignon 2011 denemiş olduk ve hayran kaldık. gerçekten dünya standartında bir şaraptı. zaten awc'de altın madalya kazanmış. sonra da şişe şişe almak suretiyle. bütçemizi göçerttik, neyse ki tatilden dönüş yolundaydık. demem o ki, şarap üreticilerinin grand reserve şaraplarını tadıma açmalarında nice hikmetler saklıdır.*
  • oldukça başarılı türk şarapları üreticisidir.
    rousanne-marsanne kupajını pek çok yerde denemişliğim var; ama suvla hakikaten üzümlerini adeta rhone bölgesinden getirmiş gibi vermiş hakkını. sadece ithal üzümlerde değil, misket-narince kupajıyla, karasakız'ın rezerv serileriyle de başarmış bu işi. bir de sır var ki, doğru seneyi yakalarsanız, cabernet franc, merlot, syrah, karasakız ve grenache ile tam bir uyumla yudumlarsınız şarabınızı. tam da her şeyin güzeli bizim ülkemizde diye bağırasım geliyor ki, diğer şarapları hatırlayıp susuyorum.
    ama suvla iyidir. biraz pahalıdır; ama o kadar zor şartlarda üretiyorlar ki, karşıt politikalara direnerek hem de... kısacası için, içirin efendim.
  • emaar'daki lokantası muhteşem ötesi olan marka.

    ortam kusursuz,
    servis kusursuz, garsonlar çok bilgili ve yardımseverler,
    fiyatlar; hele ki tl'nin değeri düşünülürse, bu kalitede bir yer için gayet normal,
    şarabınızı seçmeden önce tadım yapabiliyorsunuz, bu tadımınıza istinaden beğendiğiniz şarabı avm'nin alt katlarından birinde bulunan mağazadan da alabilirsiniz (mağazanın alkol servis ruhsatı yok, o yüzden tadım mümkün değil).
    benim için iki eksisi vardı;
    şarküteri tabağındaki domuz ürünleri zayıftı (ancak yanında verilen marmelat nefisti)
    tatlılar fiyatına göre boyut olarak küçük kalıyor.

    kırk yılda bir, özel bir günde falan mutlaka gidilecek bir yer.
  • 2013 temmuzunda kuzenin düğünü için geliboludaydım 1 hafta evde sıkılıp gezerken birden kendimi üretim tesislerinde buldum firma sahibi abinin ilgisiyle şarapların bir çoğunu tattıktan sonra öğrendim bu firmayı , fiyatına göre oldukça aromatik ve lezzetli şaraplar üreten firma .. selamlar olsun tekrar genç fakir halimle saatlerce bana tesisi anlatıp ilgiyi eksik etmeyen abimize.
  • kabatepe kırmızı şarabı çok iyidir. boğazı acıtmaz, akar gider, güzel tat bırakır. bu arada kabatepe'de ne savaşlar oldu be! anlatırdım da canım istemiyor.
  • içimi güzel şaraplar üreten çanakkale menşeili şarap firması.

    iyi bir şarap severim. şarap eksperi değilim ama kendimi bu konuda geliştirmeye çalışıyorum. son zamanlarda da bu firma radarıma girmiş durumda.

    öncelikle fiyat politikasından bahsedecek olursam, makul bulduğumu söyleyebilirim. ancak şarap evleri reserve ve grand reserve'leri uçuk fiyatlara servis ediyorlar.

    pek çok üreticinin varyetelerinde yer vermediği yada çok az yer verdiği üzüm çeşitlerini kullanıyorlar. gerçi bölgede yetişen çeşitler bunlar olduğu için normal bir durum. bir de tabi cabernet gibi genel cinsleri kullanıyorlar.

    şaraplar genel olarak dengeli ve orta asitli. yalnızca biraz daha gövdeli olabilirler. sofralık kabatepe hariç hemen hepsinde damakta kalıcı notalar mevcut. buradan kabatepe'nin kötü olduğu sonucu çıkmasın. netice olarak sofralık.

    netice olarak çok köklü bir firma olmasalarda piyasaya girdikten sonra sektörel anlamda mantıklı işler yapıp güzel bir noktaya geldikleri söylenebilir. hatta bilinen bazı köklü firmaları benim nezdimde geçtiklerini söyleyebilirim. bir de sosyal medyayı etkili şekilde kullanıyorlar.
  • piyasada p/q oranı en iyi şarap. buzbaga bayıldığım paralara yanarım da yanarım. son favorim cabernet sauvignon / karakız.

    beyazı da gayet güzel bir sek şaraptı ama hangisini içmiştim hatırlamıyorum.
  • karasakız 50'lik versiyonunu 22 liraya aldım. alkol oranı yüzde 15. tam bir f/p canavarı. meyve suyu içerek kafasını güzelleştirmek isteyenlere şiddetle tavsiye ederim. cidden çok güzel şarap.
  • bence bir teşekkürü hak ediyorlar. şu anki vergilere göre iyi fiyatlar. kabatepe en son 30 küsürdü. ve bence çok iyi bir şarap, birçok kavaklıderenin eline verir.
hesabın var mı? giriş yap