• ev yapıyordur, ve fakat buna tadilat süsü vermiştir.
  • kıçı kırık bir apartman dairesini, bulduğu üçbeş kuruşla saray haline getirmeye azmetmiş komşudur. ev orjinalden dökülük durumdaysa mecburen yaptıran ama değilse ya hanımın gazıyla ya da akrabaya konu komşuya gösteriş yapmak amacıyla yapar genelde. içeride yapılan tadilat genellikle bellidir. yerler parke yapılır, mutfak duvarı yıkılıp amerikan mutfak tipine dönülür (amerikan dizilerinde göre göre öyle bir hayatı yaşayacağını zanneder), evin geçişlerine kartonpiyer kirişler vs..duvarlar saten boya..banyodaki küvet sökülür aynen duşa kabin yapılır. bir iki tane minik aplikle soft bir aydınlatma olmazsa olmazdır(o aplikler sadece misafire evi gezdirirken açılır, günlük kullanımda ortadaki büyük karpuz kullanılmaya devam eder. iki ay sonra gitseniz çalışmazlar zaten. salonda kartonpiyere gizlenmiş gizli floresan aydınlatma. o da kızı istemeye gelirlerse açılır. altı tane floresan'ı yakacaklarına bir tane yakmanın akılcılığı kafaya dank edince ortaya bir tane daha eklenir sonradan.. duvarlar yıkılır,yeni bölümler yapılır, lambriler, alçıpan bölmeler..günün yapı modasında ne varsa yapılır, yapı marketlerden ne kakalanmışsa getirilip eve takılır(bir de bu trip vardır. tadilat yapılırken bütün malzemeler büyük yapımarketlerden, metro'dan falan alınır. ucuza geldiği zannedilir. oysa perşembe pazarı'nda daha ucuzdur)..bütün bu hengame sonrası elinize ne geçer? iki ay kafası zikilmiş bir alt kat komşu, tek tek bakıldığında modern ama bütün olarak bakıldığında sonradan görme bir ev, 6-7 milyarlık tadilat masrafı (şansınız varsa)..
    abidik gubidik , o günün modası aksesuarlarla bir eve kişilik verilemeyeceği, bir eve kişilik vermenin mimarın veya bir bütün olarak işi ele alan iç mimarın işi olduğunu anladığımız zaman bu iki aylık tadilatlardan kurtuluruz herhalde.
    kıçımdan mı sallıyorum sizce? inşaatından girdiğimiz ve sıfır kilometre olarak taşındığım evin üst katında, taşınma tarihimiz olan 1998 yılından 2000 yılına kadar (iki yıl) iç tadilat devam etti. adamın oğlu taşınacakmış eve..yepyeni evin içinde yeni baştan inşaat yaptılar. yeni gelinin bir prenses olacağını beklerken normal bir insan geldi (ne olacaktı ki). iki yıl kadar oturup evi sattılar.
    yeni gelenler mi? hehe..onlar da bir ay kadar tadilat yaptı..
  • sineği sıkıp yağını çıkartmak niyetlisi evsahibidir.

    önce bir grup tadilat yaptırıp evini daha yüksek kirayla kiraya verir. içindekiler o yüksek kiraya dayanamayıp kaçar, daha da tadilat yaptırıp daha da fazla kira ister. yine gelir birileri, üç beş ay kalıp kaçar. daha da tadilat yaptırır. gider bu böyle. 70 metrekare evde banyoyu altından yaptırsan alabileceğin kira belli (e muhit ve apartman da değişmeyince).

    sonra bomboş durur o ev. o kadar tadilat gürültüsünü çektiğin yetmemiş gibi bir de kış aylarında boş olan daireden soğuk geliyor diye abanırsın kombiye. kol gibi de fatura ödersin.

    eeeeeeeeeeeh.
  • böyle bir komşu yoktur. apartmanın inşaatı sırasında ölmüş bir işçi vardır. o işçinin huzursuz ruhu inşaata devam eder hergün çekiçle vurur, matkapla deler. yoksa yaşayanların dünyasında bitmek bilmeyen tadilat gibi bir şeyi insanın hafsalası almıyor kıymetli ünyeliler. nedir bu türkün çekiçle imtihanı, nereye kadardır biri bize anlatsın...
  • insanın içindeki katili ortaya çıkarabilecek insandır*
  • türkiye şartlarında tadilat yaptırmaya uğraşan komşudur. "tez geliyorum" deyip günlerce ortada gözükmeyen ustaların olduğu memlekette tadilatların ne zaman biteceği kişinin işi verdiği şirketle yaptığı anlaşmaya değil ustaların keyfine kalmıştır. kendisine de komşularına da allah sabır versin!
  • bütün hanımefendiliğimi bir kenara bıraktırıp beni psikopata çeviren, terbiyesizin teki yapan yakında eski diyeceğim komşularımdır bunlar. hele bir de aile apartmanı ise burası huhuuhu.

    son bir senedir bitmek bilmeyen bir matkap , çekiç ve bilumum hırdavat aletlerinin sesi bende ki bütün sesleri bastırdı sayın seyirciler. ne keyifle müzik dinleyebildim, ne film izleyebildim ben bunların yüzünden. kulaklığı kulağıma monteledim. uyurken biraz zorluk çekiyorum. kendime kalacağım, kendimi dinleyeceğim diye sevinirken iç sesimi bile duyamaz oldum. ne dediğini anlamıyorum gürültüden.

    ama bunların hepsi kadınların başının altından çıkıyor buna da adım kadar eminim.

    -selami şu fayansları da değiştirsek mi hı? ayyyy ayşe hanım birr mutfak dolabı yaptırmış görme. hazır başlamışken onu da bi şeyetsek diyorum. hem çocukların odasının badanası da aslında çok fena. bizim görümce çelik kapı yaptırıyor. usta gelmişken bizimkini de bi elleyiversin olmaz mı.....vs.vs.vs.

    üç kuruş kazanıcam diye kıçından ter damlıyor afedersiniz onu da gidip evini yıktırıp yaptırmak için kullanıyor. gidin çoluk çocuk bi tatil yapın. bi ayakları uzatıp dinlenin biraz. kurtlu musunuz kuzum siz allah aşkına. cık cık...

    kapı kapı dolaşıp elimde elektrikli testere, gözlerimi belerte belerte yine hanginizden geliyo bu hırdavat sesi diyeceğim. hayır bize deseydiniz ki burası apartman değil ya da sokak değil inşaat sahası taşınmazdık ayol. malum inşaat sahasına girilmez değil mi? ya da o matkabı hobi olarak mı kullanıyosunuz. duvarları delip stress mi atıyosunuz nedir? anlayacaklarını bilsem taşınırken hepsinin kapısına fight club dvd sini bırakacağım vallahi. eşyalara ve evinize bu kadar bağımlı olmayın diye.

    sonunda kurtuluyorum ya daha da bişey istemiyorum. aslında yalan istiyorum: nohut oda bakla sofa müstakil ev:) sonsuz huzur ve sükunetin tek adersi:)
  • yıldım yeminle yıldım. on dairelik apartmanda biri bitti biri başladı, biri bitti biri başladı. beriki fayans kırar yeniden yapar, öbürü mutfağını söker takar, o vana takar zırt pırt "suları kapatıyorum yarım saat su yok" yeter valla yeter. matkabınızı balyozunuzu da alın gidin yeter.
    hayır merak ediyorum, 15 yıllık binada tam olarak neyin gümbür gümbür tadilatını yapıyor olabilirsin defalarca? üç tane falan daire var, ara katlarda sürekli kiracı değiştiriyor, en fazla üç yıl falan kalıyorlar ama o kiracılar girmeden önce en az iki ay tadilat yapılıyor. bakıyorum, tertemiz mutfaklar çıkıyor tertemiz mutfaklar giriyor. o üç evin tadilatından çıkan pırıl pırıl malzemeyle yan tarafa en az iki villa yaparsın, hiç abartmıyorum. bunun dışında bir de parasını harcamaya doyamayan komşularımız var, hobi olarak tadilat yaptırıyorlar. abi apartman 15 yıllık, daya badanayı geç, neyi değiştiriyor olabilirsin, ya insan içinde yaşadığı evin fayansını, parkesini 5 yılda bir değiştirir mi? hakikaten çok sinirliyim çünkü bitmiyor m*nak*d*mun tadilatı, bitmiyor, 15 yıldır bitmedi.
  • bizim yan komşu. geçtiğimiz kışın ortasında kiracıyı çıkarttı ve hemen tadilat başlattı. hafta sonlarımızı rezil etti uzunca süre, tabi hafta içi evde olmadığımızdan bilmiyorduk matkap sesi veya başka sesler geliyor mu.

    cumartesi bir iki çekiç sesi geldi, bey efendi apartman grubuna yazmış öğleden önce 11 gibi:

    "çekiç sesi geliyor biraz saygı hafta sonu. tadilatınızı hafta sonu öğlen başlatır mısınız?"

    diye.

    hayır biz ne yapsaydık mahvettin günlerce bizi efendi diye yana yakıla sana ulaşmaya mı çalışsaydık. insanı zıvanadan çıkartırsınız vesselam. neyse ben sinirlerime hakimim. ama şimdilik.
  • annesine ve karısına sert yorum isteyen komşu. bu salgın illeti yüzünden zaten eve tıkılmışız. bir de bu sikiklere katlanmak zorundayız. ulan amın evladı, günler çuvala mı girdi? salgın sonrası yapsana şu siktiğimin tadilatını.
hesabın var mı? giriş yap