• klarnette husnu senlendirici , bağlamada ismail tuncbilek ve kanunda aytac dogan'ın oluşturdukları yeni triodur.

    üç adet renk enstrumanın hiç bir alt yapı olmadan sadece enstrumanları ile birlikte stüdyoya girip kayıt yapmasıyla oluşacak bir albüm hazırlamaktadırlar. nisan 2007-mayıs 2007 tarihleri sularında ilk albümlerini yayınlamayı planlamaktadırlar.

    bu proje üç sanatçı içinde uzun zamandır hayal olan, akıllarında yapmayı hep istedikleri albümün hayata geçmesidir.

    ismini sanırım ya istanbul taksim'den ya da türk müziğinde kullanılan taksim den almaktadır.

    hüsnü şenlendirici içlerinde en popüler kişi olarak albümün lokomotifi olacak gibi görünüyor. ancak ismail tunçbilek'i ve aytaç doğan'ı tanımayanlar için onlarında ne kadar üstad icracılar olduğu ortaya çıkacaktır.

    çıkacak olan albümde sadece müzik cdsi değil ayrıca dvd ye aktarılmış görüntüleri de olacakmış. genel olarak stüyyo çalışmalarının görüntüleri olacağı rivayet edilse de babylon da verecekleri konserlerinde görüntülerinin bulunması olasıdır. sadece stüdyo çalışmalarının dvd ye aktarılmamasının sebebi, dileyicinin/ izleyicinin sürekli aynı mekanı görmekten sıkılacağı düşüncesidir.

    uzun yıllardır birlikte müzik icralarını sürdüren bu üçlü birbirlerini çok iyi tanımaktalar ve biri diğer ikisinin ne zaman ne çalabileceğini önceden tahmin edebildiği için çok fazla proavaya gereksinim duymamışlar. zaten ismail tunçbilek ve aytaç doğan hüsnü şenlendirici'nin orkestrasında da çalışıyorlar.

    çoğunlukla belirli ezgiler üzerinde makamsal geçişler ve solo entruman icrasının bulunması muhtemeldir. emprovize arabesk bir albüm bizleri beklemektedir.

    ismail tunçbilek bir roportajda çıkacak olan albüm için "güzel olacak inşallah" demiş, aytaç doğan "hayırlısı olsun" demiş, hüsnü şenlendirici ise çok uzun konuştu , heyecanını dile getirdi bundan mütevellit onun dediklerini yazamıyorum.

    son olarak belirtmek isterim ki ;
    geldi bahar aylari gevser gonul yaylari
  • ilk 2016 yılında gelmişlerdi bartina, konsere gitmeyi çok istemiştim, eşim - temizliğe yardım et, ne var şimdi konserde? - deyip gondermemisti. 2018 yılında bir kez daha geldiler, konsere gitmek için her şeyi yapabilirdim ancak eşim - ben arkadaşlarımla sozlesmistim bu akşam, sen çocuğa bakarsın.- deyip gondermemisti. dün boşandım, bu akşam karabukteler. ben konsere gidiyorum :)
    konser sonrası editi: aytaç dogan'a bu hikaye anlatılır. aytaç doğan'dan gelen cevap:
    - keşke ilk konserde bosasaydin....
    - neden abi?
    - ikinci konserde çok eğlendik olm.
  • muzigi resmen hissediyorsun, soz yok ama konusuyor, duyuyorsun.

    oyle yani...

    oyle boyle degil derler ya oyle
  • almanya'daki jazzahead performansları üniversitelerde ders niteliğinde okutulması gereken vazgeçemediğim bağımlılığım.

    aytaç doğan'ın mimikleri, ismail tunçbilek'in bağlamayla dalga geçişi ve hüsnü şenlendirici'nin bitmek bilmeyen nefesi

    taksim trio european jazz meeting @ jazzahead
  • albümleri çıkmış gruptur.

    şarkılar sırası ile;
    1. biçare
    2. gözüm
    3. bağlama solo
    4. derdin ne
    5. güle yel değdi
    6. klarnet solo
    7. gitti de gitti
    8. kanun solo
    9. belalım
    10.uşşak oyun havası
    11.muhayyer kürdi saz semaisi

    ayrıca albüm içeriği bir adet müzik cd si ve bir adet de dvd formatında üç müzisyenin performansları yer almaktadır.

    bir kaç youtube kaynağı ile entryme son verirken herkesin elde etmesi gereken güzide bir çalışma olduğunun kanısındayım. emeğe sağlık repleri unutmayalım.

    sezen aksu ile meşhur olan zülfü livaneli bestesi belalım; bu eserde hüsnü şenlendirici duduk icra etmiştir lakin biraz klarnet üslubu katmıştır.
    http://www.youtube.com/watch?v=0kbdmf41o5o

    albümün ilk eseri biçare için;
    http://www.youtube.com/…3viutu&mode=related&search=
  • dün akşam koç üniversitesi'nde verdikleri konsere katılabilmek için uzun yollar gittiğim grup. daha önce dinlememiştim açık konuşmak gerekirse, ama en sevdiğim üç müzik aleti ve bu aletlerin büyük ustalarının bulunduğu bu grubu dinlemek çok güzeldi.

    ismail tunçbilek önemli bir bağlama ustası. onunla konser çıkışı konuşabilmek büyük zevkti. bazen elektro gitar gibi çaldı elindeki elektro bağlamayı. bazen jazz tınıları duydum sanki. ayrıca neşet baba'nın yalan dünya'sını ne de güzel söyledi.
  • defalarca konserlerine gittim ve her seferinde aynı şeyi hissettim; konserde enstrümanlarından çıkan tını rüya gibi. gözlerini kapatıp dinlediğinde sanki sahnede insan yokmuş da enstrümanlar birbirleriyle muhabbet ediyormuş gibi. o tınıyı, o tonu youtube'da işitmek mümkün değil. arada mikrofon ve kolonlar da olmasa, akustik olarak dinleyebilsek kim bilir neler duyacağız... bir konserlerinde hüsnü şenlendirici albüm satışlarından mütevellit biraz yakınmıştı. minik bir ayrılık mesajı verip korkutmuştu ama umarım öyle bir şey olmaz.

    "hicaz, romanların istiklal marşıdır." hüsnü şenlendirici. :)
  • 'gözüm' iç burkar.
  • hayatı beraber paylaşmanın müzisyenler için nasıl önemli olduğunu kanıtı olacak olan triodur.album ismi "3+1"inde ne olduğu bu beraberlikte saklıdır...
  • mutluluk verici bir albüm.

    bence, albüme sinmiş olan en güzel şey dinginlik. ardından tecrübe ve yetenek geliyor...

    ara verip tekrar dinledikten sonra gelen ek:

    ses mühendisi harika bir iş çıkarmış (tonmaister de o mudur bilemiyorum.) hatasıyla, en yalın haliyle, tüm müzik albümlerinin kayıtlarının aynen bu albümdeki berraklıkta olmasını istiyorum.
hesabın var mı? giriş yap