• çoğu militanının peştun(afgan) ırkına mensup olduğu başta güney türkistan olmak üzere tüm ülkedeki türklerin, hazaraların ve taciklerin kökünü kazımaya yeminli, yarın hizbi islami ile anlaşırsa güney türkistan'da bir tek türk koymayacak, insanlığın yüz karası terör örgütü. zaten asya'nın en geri milleti peştulardır. güney türkistan'ın taciklerinden mevlâna celaleddin rumî, güney türkistan'ın türklerinden ali şir nevai ve çoğunluğu güney türkistan'da yaşayan afganistan kürtlerinden ülkenin ilk kadın öğretmenleri çıkar, ülke gazneliler, büyük selçuklu imparatorluğu, timur imparatorluğu, babür imparatorluğu zamanından kalan anıtlarla doludur. bu peştun (afgan) milletinden de ancak taliban gibi bir terör örgütü ve televizyona balta ile cihat ilan eden geri zekâlılar çıkar. umarım gerek taliban gerekse peştunlar bir daha geri gelmemek üzere yeryüzünden yok olurlar.
  • *** lütfen laikliğin kıymetini bilin, laiklik giderse ülke böyle şeriat yanlısı insanlara kalır... düşünmesi bile korkunç***

    ---taliban'ın uygulamalarından bazıları---

    * önceleri nispeten yumuşak bir görünüm veren örgüt kabil'in ele geçirilmesinin ardından çok katı kurallar uygulamaya başladı.

    * şeriata dayalı anayasal sistem yürürlüğe girdi. hanefi mezhebi ön planda tutuldu.

    * şeriatın gündelik hayatta uygulandığını takip etmek için emr-i bil maruf (iyiliği emretme) bakanlığı oluşturuldu.

    * hayatın her alanından soyutlanan kadınların çalışması, kız çocuklarının okula gitmesi ve eğitim alması tamamen yasaklandı.

    * kadınlara peçe zorunluluğu erkeklere ise takke ve sakal mecburiyeti getirildi.

    * sakalını kesenler için 6 aydan başlamak üzere hapis cezası verildi. yüzü görülen kadınlar kırbaçlandı.

    * afganistan televizyonu'nun yayını durduruldu. fotoğraf dahil her türlü görsel yayın ve müzik yasaklandı.

    * erkeklere, evine en yakın camide 5 vakit namaz kılma mecburiyeti getirildi.

    * emri bil maruf görevlileri camilerde yoklama aldı.

    * mazeretsiz camiye gitmeyenlere ağır yaptırım uygulandı.

    * namaz surelerini bilmeyenler kırbaçlandı.

    * bütün okullar medreseye dönüştürüldü. ders kitaplarındaki görseller yok edildi.

    * 'medreselerde' 3'üncü sınıftan itibaren tüm öğrencilere en az 3 metre olmak üzere sarık sarma mecburiyeti getirildi.

    * ele geçirilen tüm bilgisayarlar tv kabul edilerek kırıldı.

    * 'islam devletine karşı gelenler' hain ilan edilerek doğrudan idam edildi.

    * özellikle farklı mücahit gruplara mensup kişiler, yakalandıklarında şer ve fesat hükmü ile idam edildi.

    * çok sayıda kişinin çeşitli sebeplerle eli kesildi.

    * idamların ve el kesmelerin birçoğu cuma namazlarından sonra gerçekleştirildi ve halka izlettirildi.

    * kesilen eller, şehrin merkezinde sergilendi.

    * resmi kurumlarda peştu dili mecbur edildi.

    * toplu taşıma araçlarındaki aynalar, kadınlara bakılabileceği gerekçesiyle kaldırıldı.

    kaynak:
    https://www.google.com/…-nedir-arkasinda-kimler-var
  • adamlarda küçük erkek çocuklarla ve kız çocuklarla nikah kıymak serbest. bu adamlarla aynı gõrüşe sahip olduğunu söyleyen bir grup türkiye'yi yönetiyor şu anda.
  • kabilde afganlardan duyduğum ve anladığım kadarıyla taliban olayı genel hatlarıyla şöyle: *

    az çok herkesin bildiği gibi asıl çıkış noktası sscb-afgan savaşının sonuna denk geliyor. sscb yenilip çekiliyor. ismini yanlış hatırlıyor olabilirim. necibullah diye bir afgan politikacı var. bir kabine kuruyor mücahitlere de çağrı yapıp silah bırakmalarını söylüyor kurduğu kabinede mücahitlere de yer veriyor. ama necibullah hükümetinde abd nin hoşuna gitmeyen bir durum var. kabinenin çoğu sssb de eğitim görmüş ve sovyet işgali sırasında bazı görevlerde bulunmuş adamlar. bu vaziyet 87-88-89 yılları yani sscb henüz ölmemiş. amerika bakıyor ki komünizm afganistanda yenildi ama hayaleti hala orda. pakistana ve suudi arabistana talimat veriyor. pakistan hükümeti şu anda talibanın militan deposu olan afgan-pakistan sınırındaki belucistanda talibanı yetiştirecek askeri eğitim verecek. suudi arabistan da finansmanı üstlenecek. günümüz türkçesiyle dersek “eğitim pakistandan, para suudilerden geri kalan her şey için amerika yeter” . böylece 90-91 gibi taliban ortaya çıkıyor ve saldırıya geçiyor. bu esnada mücahitlerle hükümet papaz olmuş. zaten 10 yıl sscb gibi dünyanın en güçlü ordusuyla savaşmaktan hepsinin kayışı kopmuş. taliban kolayca pakistandan gelip hükümeti deviriyor iktidarı alıyor. amerikanın istediği oluyor. 11 eylül olayı sırasında da güya abd’ye kafa tutunca sonrası zaten malum. bu taliban denen mereti afganlar özellikle peştu olmayanlar kesinlikle sevmez ve desteklemez. zaten militanlarının çoğu ya beluç ya pakistanlı yada arap özellikle suudi ve yemenli araplar. peştulardan da destek görüyorlar. zaten haberlerde dikkat ederseniz çatışmalar daima peştuların çoğunluk olduğu helmand, kandahar gibi güney afgan kentlerinde bir de olayın asıl kaynağı olan pakistan sınırında yani belucistan da geçiyor. kabilde ve kabilden kuzeyde hayat gayet normal. afganlara özellikle peştu olmayanlara göre taliban = amerika. abd-arabistan ve pakistan kumpası kurmuş. taliban pakistandan saldırıyor bu bahaneyle abd ordusu afganistanda, pakistan ordusu kendi ülkesinde müdahele ediyor. abd askeri de orda kalıyor. yani amerikalılar global terörizme karşı savaşıyoruz deyip kendileriyle, kendi yarattıklarıyla savaşıyorlar. amaçları da asyanın tam merkezi olan bir ülkeyi kontrol edip elini kolunu her yere uzatmak.

    afganistan zamanında öyle böyle sscb yi yenmiş. peki abd yi yenip kovabilir mi? benim 4 ayda anladığım kadarıyla imkansız. çünkü sovyet savaşı sırasında ülke bu güne nispetle çok daha iyi durumda. en önemlisi bir ordu gibi olan mücahitler var. düşman belli ve ortak bir düşman. ayrıca başta abd ve suudi arabistan olmak çok yardım alıyorlar ve zaten savaşçı bir toplum olduklarından zafer geliyor ama 2001 de olay farklı. o da amerikanın kurnazlığından. zaten en başta 10 yıl sovyetlerle bir o kadar da kendileriyle savaşmış bir ülke. yani her bakımdan harap olmuşlar. artık düşman kim o bile net değil. iş içinde iş, tezgah içinde tezgah var. zaten karzai hükümeti sırtını onlara dayamış. eskiden afganlılık bilinci varmış ama şimdi etnik kökenler daha ön planda. bunu yapan da amerika.

    rambo 3 ü herkes bilir. o filmde sovyet zulmü diye gösterilen sahneler hep palavraymış. ben bir tane bile afgan görmedim ki sovyetler için kötü konuşsun. aksine “ ruslar zamanı iyiydi besliyorlardı bizi” diyeni gördüm. “ ruslar abd nin yaptığının 10 da birini yapmadı” diyeni de gördüm. rusların derdi ülkeyi komple alıp komünistleştirmek. kendilerine uyanlarla da sorunları yokmuş. ve denetime aldıkları yerlerde de pek çok altyapı kurmuşlar. yaşam seviyesini yükseltmişler. ama abd bunları beslemiyor. ne öldürüyor ne besliyor. kıt kanaat geçinsinler ses çıkarmasınlar yeter mantığında. yolunuz düşerse görürsünüz. camilerinde imamlar hoparlörden bangır bangır bağırıyor “ cihad, cihat edin, öldürün kafirleri” diye. amerikalılar da biliyor ama hiçbir şey demiyor. çünkü öyle bir sistem kurmuş ki afganların tek derdi karnını doyurmak. “giden ağamsa gelen paşam diyorlar… zaten amerika yoksa taliban var, taliban yoksa kuzeydeki manyaklar var. onlar olmasa ulemalar mollalar var. hiçbir şey olmasa birbirlerini sikerler. çünkü hepsi bir yana afyon var. abd, taliban geçici afyon kalıcı.
  • zamanında afganistan'da abd'nin rusya'ya karşı destekleyip güçlendirdiği, ardından da hem kendi hem de tüm dünyanın başına bela ettiği, terörist tandansları olan ve afganistan'ı şu anda yöneten örgüt olan taliban, yıllar boyunca afganistan'da gösterilen bütün çabaların kazanımlarını bir anda çöpe attı. hayatın her aşamasında geri giden afganistan'ın, taliban'ın yönetimi ele geçirmesiyle hangi alanlarda gittikçe geriye gittiğinin analizini yapmak, bizim ülkemiz gibi siyasallaşan dini atraksiyonların elde ettiği güçle semirdiği yerlerin başına neler gelebileceğine dair kuvvetli fikirler verebilir. ayağımızı denk almamız için önümüzdeki canlı örneklere bakmak önemli!

    ülkemize hükümet edenler, taliban'ın afganistan'ın yönetimini ele geçirdiği andan itibaren yaşanan ve yaşanacak olan olayları sabırla beklemek yerine taliban yönetimini katar ile birlikte dünyada en hızlı resmi olarak muhattap alan ülkeler oldular. gayet acele ettiler açıkçası. her zaman bir kişi ya da bir güç odağının yaptıkları yapacaklarının teminatıdır derler. bbc 5 eylül 2021'de bir haber yaptı. haberin ayrıntılarını dikkatle okuyunca buna hak vermemek elde değil. bbc'nin röportaj yaptığı gariban afgan vatandaşlarından bir tanesi taliban'ın gelmesinden önce bir restoranda çalışan majib. şimdi restorandaki bu işini kaybeden majib'in babasını 10 yıldan biraz fazla bir zaman önce yine taliban öldürmüş. taliban belası bu kez onun jenerasyonuna da çöktü ve ilk kertede işini kaybetti. örneklerin hepsini yazmanın mümkünatı yok, çünkü yüzbinlercesi işini kaybetti. şu anda afganistan'da dönen hengameden kazanan bir zümre varsa o da sadece taliban. taliban kendi zenginlerini yaratıyor ve muhtemelen afganistan'ın ilerideki bir diğer değişimine kadar da zenginleşmeye devam edecek.

    yine aynı haberde başka bir röportaj da badak hasan isimli bir doktorla yapılmış. doktorluk mesleği her ülkede kıymetlidir çünkü sağlık çalışanları, hangi siyasi fraksiyon egemenliğinde olursa olsun bir ülkedeki en önemli hizmetlerden birini yapar. badak hasan'da mesleğini gerektiği gibi yapamayanlardan. ama daha kötüsünü anlatıyor. o da hastahanelerin şu anki durumu. bu videoda gördüğünüz yer bir hastahane. pandeminin siyasi istikrara sahip ülkelerde bile nasıl sağlık sorunlarına sebep olduğunu gayet iyi biliyoruz. anlaşılan, afganistan'da hastahaneye mecbur kalmak bu günlerde ölmek demek. ve uzun bir süre boyunca bu durum değişmeyecek de.

    konunun başka bir yönü de gücü eline geçirmiş taliban'ın insanlara nasıl muamele ettiği. bu videodaki görüntülerden dolayı öncelikle özürler dilerim. dayanamayacak olan bakmasın. taliban yönetimindeki afganistan'da bir sorundan dolayı yolunuz taliban güçleri ile çakışırsa başınıza videodaki görüntülerden başka birşey gelmeyecek. hele bir de kadın iseniz!

    2001 yılında yönetime gelmiş olan ilk taliban rejiminin düşmesinden sonra uluslararası kuvvetlerin afganistan'da güvenliği sağlamaya çalıştığı süre boyunca, hiç yeterli olmasa da nispeten kadın haklarında gözle görülür bir iyileşme olmuş. bir ara eğitim sisteminde tam 3.3 milyon kız çocuğu yer almış. az da olsa, bir miktar kadın afganistan'ın siyasi, ekonomik ve sosyal yaşamına aktif olarak katılmış. devam eden süreçte istikrarsızlık ve çatışmalar olsa bile, afgan kadınları avukat, doktor, hakim, öğretmen, mühendis, sporcu, aktivist, politikacı, gazeteci, bürokrat, işletme sahibi, polis ve ordu mensubu olabilmişler. şimdilerde ise taliban'ın uluslararası toplumlara "kadın haklarının iyileştirildiğine dair yaptığı duyurulara rağmen" en ufak bir gelişme olmasının aksine kadınlar sokaklarda bile yok. çünkü, afganistan'da bir kadın sokağa çıkarsa başına neler geleceğini çok iyi biliyor.

    ekonomi bir ülkeyi yönetmenin en önemli sac ayağı. taliban'ın yönetimi ele geçirmesinden önce amerikan bankalarında afganistan'a ait 8 milyar euro'luk bir döviz rezervi bulunuyormuş. taliban'ın yönetimi eline geçirmesinin hemen ardından abd bu parayı bloke etti ve afgan bankalarının artık kuruş parası yok ve taliban'ın para basmaktan başka çaresi de yok. şimdilerde afganistan islam emirliği olarak bilinen devlet maaş ödeyemiyor. kıdemli memurların, teknokratların ve iş dünyasının liderlerinin çoğu ülkeyi terk etti. bankaların, ülkenin para birimi olan afgan'ın yalnızca çok küçük miktarlarını dağıtmalarına izin veriliyor. temel ihtiyaç malzemelerinin (gıda, yakıt ve gaz) fiyatlarının yükseldiği böyle bir zamanda milyonlarca afgan'ın nakit sıkıntısı var. neredeyse para ile görülebilen en ufak bir ticaret mümkün değil. tek çare takas. "sen bunu bana ver, ben de sana şunu vereyim" tek alışveriş yöntemi neredeyse.

    afganistan'ın kullandığı elektrik bile ithalmiş. tacikistan, türkmenistan, özbekistan ve iran'dan ithal edilen elektrik şu an için çalışır durumdaymış. ancak kabil'deki taliban yönetimi 15 ağustos 2021'de yönetimi devraldığı günden beri ödemelerini yapmamış. en kısa sürede afganistan'ı bir enerji krizi bekliyor gibi duruyor.

    konu eğitim ve bilime gelince ve muhatap olarak alınan yönetim de taliban olunca ister istemez malayânî acı bir gülümseme kaplıyor suratımı. nature'da yayınlanmış bu makale durumu özetliyor. eğitim ve bilim şimdilik durdu! uluslararası toplum, mevcut hükümeti henüz tanımadı. bu süreç belki çok uzun sürecek, belki de hiç bitmeyecek. devlet kurumları ile kalkınma ve insani yardım hizmetleri için ayrılan milyarlarca dolarlık fon, varlık ve krediler dondurulmaya devam ediyor. ve uluslararası kaynaklardan araştırma fonu artık akmıyor. bırakın akmayı, damlamıyor bile. ülkede 40 adet devlet üniversitesi bulunuyor. bunlar resmen açık durumda. ama başlarında artık akademisyenler degil taliban militanları bulunuyor ve bu kurumların hiçbirisi fiilen çalışmıyor. dersler verilmiyor. kadın öğretim üyeleri görevlerine devam edemediği için eğitmen kadrosundaki boşluk da bir türlü dolacak gibi değil. eğitim sistemi çalışmadığından dolayı da yeni eğitmen kadrosu yetiştirmek de mümkün değil. zaten taliban erkek ve kadınlar için karma eğitimi yönetime geldiği ilk gün yasaklamıştı. şimdilerde afganistan'daki devlet üniversiteleri erkek ve kadınlar için ayrılmış eğitim sistemi üzerinde çalışıyorlar fakat bunu becerebilmiş değiller. çünkü fiziki imkanları mevcut değil.

    insan haklarına, temel hak ve özgürlüklere mikroskopla bakarak bile rastlanılamadığı bu yeni taliban döneminde azınlık hakları da ayaklar altında. insan hakları izleme örgütü taliban'ın yönetime geçtiği tarihten itibaren ülkede yaşanan şiddet raporlarını takip ediyor. afganistan nüfusunun %9'unu oluşturan şii hazaralar, eski hükümete müntesip asker ya da görevliler sürekli olarak infaz ediliyor. taliban, bu olayları yalanlasa da sistematik işkence ve infazlar hız kesmeden devam ediyor.

    uluslararası toplumun yardım için gönderdiği bağışlar da 300 milyon doları aşmış durumda ama taliban bu bağışları halka ulaştırmamak, onun yerine bağışları kendi yönetimlerinin gelişimine kullanmakla suçlanıyor. çocuk istismarı günlük bir aktivite haline gelmiş. sağlık sistemi çökmüş. salgın hastalıkların sardığı bir coğrafya da insanlar kendilerini yönetenlerden de korumak zorundalar. sadece sokakta yürümek bile başlı basına bir hayat memat riski olmuş. ardı arkası gelmeyecek sorunlar zincirine bulanmış durumda afganistan. tüm bunlarla ilgili bizi ilgilendiren kısım ise olanlara bakmak ve ibret almak!
  • (#126926984)

    yeni türkiye'nin dünyanın torbacısı olmasına yol açacak(ya da akp adına -olmasını sağlayacak-) terör örgütü. taliban'la aynı yolda olduklarını itiraf eden devlet yönetimi ne tür ve hangi boyutta bir çıkar sağlıyor az çok tahmin edebiliyorsunuzdur umarım.

    gidişat bombok bir yola çıkıyor kısacası. uzun vadede türk devleti özüne dönemezse(tasfiye edilip içi boşaltılan askeri birimler vs. boşuna değildi anlayacağınız) dağılmış sovyet ülkeleri ya da islam devrimi sonrası iran misali bir tür siniş, içe sıçış bekliyor bizi, doğrusunu isterseniz.

    türk milleti ya uyanıp bütün bu sistematik darbelere karşı ayaklanacak, -affedersiniz ama- bunların anasını sikecek ya da islamla kafayı bozmuş, beyin ölümü gerçekleşmiş esrarkeş bir torbacıya dönüşecek. seçim halkın, 2023'te. hadi bakalım.

    göz göre göre zehir tacirliği yapan, kendi evlatlarını zehirleyen vatansız araplara -ya da gürcülere- oy verirlerse başlarına geleceklere acımam tabii ki.

    bir anlamda bütün bu olasılıklar zincirini matrix'teki blue red pill sahnesine benzetebiliriz.
    görsel
  • taliban'ın şu an ve oldukça uzun zamandır verdiği zarar amerika birleşik devletleri'ne değildir. haaa, abd askeri öldürüyor mu öldürüyor. abd'nin canını sıkıyor mu, sıkıyor. bundan memnun olunabilir mi? yerine ve kişisine göre evet, saygı duyarım.

    bununla beraber, taliban denilen oluşum yaklaşık 20 yıldır gavurun bile reva görmediği zulmü müslüman tebaya sergiliyor. afganistan'ı sikip atmış durumda, ya taliban'a tam biat edersin, yahut ölürsün.

    irak, libya, çad, nijerya, suriye, pakistan gibi ülkelerde halka ettikleri zulüm ise kelimelerle ifade edilemez. adamların pazar yerinde bomba patlatıp 300 masum sivili öldürmeleri konusunda bile vicdanlarını rahatlatan fetvaları var, umurunda değil hiçbir şey. (bkz: şehadet eylemi)

    taliban'a göre, kendi islami görüşüne uygun olmayan her yönetim kâfirdir ve ortadan kaldırılmayı hakeder. taliban'a göre bu kafir zihniyete destek veren herkes öldürülebilir. hatta başkalarına ders olsun diye masum bir bebek bile öldürülebilir. taliban'a göre türkiye yönetimi de kâfirdir, suriye yönetimi de, ırak yönetimi de, hindistan yönetimi de, mısır yönetimi de, cezayir yönetimi de, tunus, yemen vs yönetimi de kâfirdir.

    sen, taliban için kâfirsin. ölümü hakediyorsun.

    abd'ye karşı savaşıyormuş. yesinler abd'sini... bunu taliban tarafından öldürülen onbinlerce sivil insanın ailesine anlatın. götünüz yiyorsa tabi.
  • öylesine taş devrinde yaşıyorlar ki ışıd gibi sosyal medya kullanmadığı için bizim ılık islamcılara tatliş görünen islam örgütü.

    bizim ılık islamcılar reyis seviyorsa bizde sevmeliyiz mottosuyla aşk gösterileri yapıyorlar ama reyisin niyeti sizce müslümanlık fantezileri mi?

    bu herifler afganistanı tamamen ele geçirdiler buda şu demek afganistanın uçsuz bucaksız haşhaş tarlaları tamamen bu heriflerin elinde şu an. bunları satacak pazarlayacak adamlar lazım. amerikalı yapıyor ama sonra basına haber oluyor skandal üstüne skandal, istifa üstüne istifa, film üstüne film yapılıyor hepsi hapiste çürüyor sonra. kurtarmıyor yani.

    pazarlama deyince bizim venezuellaya maske götüren bir eleman vardı hani eski başbakanın oğlu hatırlandınız mı? peynir getirmişti ordan uçakla. hah işte bu bizim kabile devleti bu iş için biçilmiş kaftan. taliban peynirini satacak amerikalıda payını alacak, reyizte payını alacak, bizim peynir esnafıda ekmeğine bakacak halk olarakta uçan arabalara binip peynirin hasını yiyiycez.

    yakalansa ne olacak ki? hesap soran yok, dava açan yok, istifa eden yok, engel olan yok... yok oğlu yok. bundan iyi paravan mı olur amerika için.

    ha arada bizim ülkenin anası sikilmiş, elde kalan taliban artıkları memlekete girmiş, halkın huzurunu kaçırmış, türk devletinin itibarı 5 para olmuş kim siker amk. reyiz yapıyorsa doğrudur kardeşim çok karıştırma.

    isviçreli bankacı daniel kardeşim akşam yemeğinde avucu kaşınırken ''lan kesin türkiye üzerinden gelecek haş haş parası yüzünden tatlı tatlı kaşınıyor'' diyor şu an.
  • pakistan'da cuma namazı çıkışı sırasında cami bombalamışlar. en az 55 ölü varmış. caminin çöken kısımlarının altından çıkabileceklerle ölü sayısı artabilirmiş.

    müslümanların mezhep ayrılığı yüzünden cami bombalamayı gelenek haline getirdiklerini ırak'tan biliyoruz zaten. taliban'ın cami saldırılarının nedeniyse mezhep ayrılığına dayanmıyor. taliban rejimine direnen köylerin camilerini bombalıyorlar (muhalifleri herhangi bir yerde değil, özellikle camide bombalıyorlar).

    öyle ya da böyle, müslümanlar kadar cami bombalayan yok bu dünyada. herhangi bir gayrimüslim (israil misrail demedim bile bakın) cuma namazında cami bombalasa müslümanların ne kadar öfkeleneceğini hayal etmeye çalışıyorum, işlem kapasitem yetmiyor. ama müslüman teröristler yıllardır cami bombalıyor ve bu konuda hiçbir müslüman kıyamet koparmıyor.

    hoş olmayacak şimdi ama bu duruma uyan bir söz hatırlıyorum: (bkz: ibne dersin alınır sikersin aldırmaz)

    edit: aşağıda çok daha sert gerçekler var. bir ara ona da el atmak lazım.
    http://wasteofmyoxygen.wordpress.com/…ling-muslims/
    http://www.nypost.com/…slims_f654zsshszla5lnlifkjkl
    http://www.americanthinker.com/…muslims_in_the.html
  • eskiden bunların sınır komşusu pakistan'dı. akp sayesinde taliban'ın sınır komşusu biz olduk ve bin küsür kilometre uzak coğrafyanın derdi bizim derdimiz oldu. içeride kendi ürettiğin dertler yetmiyormuş gibi dünyanın neresinde bir dert varsa toplayıp onu da vatandaşına çektiriyorsun. tebrikler akp.
hesabın var mı? giriş yap