talk talk
-
ingiliz grup. 80 lerin en önemli, ardından gelenleri en çok etkilemiş gruplarından biridir kanımca. such a shame, life's what you make it, its my life yıllardır dinlemekten sıkılmadığım şarkılardır.
-
tomorrow started adinda cok guzel bir sarkiya sahip olan grup
-
(bkz: it s my life)
(bkz: the colour of spring)
(bkz: spirit of eden)
(bkz: laughing stock)
(bkz: mark hollis)
(bkz: o rang) -
ayni zamanda talk talk'in tamgaz bir sarkisi. sozleri hemen hemen deve hikayesi gibidir, biraz modifiye edilmis hali : deveye sormuslar, "boynun neden egri" diye. deve de demis ki "sen de devesin!"
what did i tell you before when i was up
anxiety was bringing me down
i'm tired of listening to you talking in rhymes
twisting round to make me think you're straight down the line
all you do to me is talk talk
then i'm a fool in your game
and all you want to do is tell me your lies
won't show the other side you're just wasting my time
all you do to me is talk talk
when every choice that i make is yours
keep telling me what's right and what's wrong
don't you ever stop to think about me
i'm not that blind to see that you've been cheating on me
and here you laugh at me when i'm up
i see you when you're crying for me when i'm down
i see you when you're laughing at me when i'm up
i see you when you're crying for me
all you do to me is talk talk -
alka seltzer'in müzikal karşılığı.
-
(bkz: synth pop)
-
80'lerin ortasına dek synth-pop'a yakın müzikler üreten talk talk'un müziği, the colour of spring* ile değişmeye ve gelişmeye başlar. spirit of eden* ile evrim tepe noktasına ulaşmıştır; albüm doğmak üzere olan post-rock'ın ambient'a yakın kolunun başyapıtıdır. ta ki son talk talk albümü laughing stock'a* kadar. grubun olağanüstü kariyerinin bu en iyi albümü, talk talk'un müziğini müzik olmaktan çıkarıp kutsal bir ayine dönüştürür adeta.
günümüz post-rock müziğini sevenlerin şüphesiz ki talk talk'dan öğreneceği çok şey vardır. -
hayatımda gördüğüm en güzel video kliplerden birini yapmış grup.
üstelik ne milyon dolarlık ürünler var bu klipte, ne de son derece makyajlı starlar falan. sadece ve sadece yaşam haklarına sarılmış ve ''yaşamak'' için doğduğunu bilen canlılar var. şarkılarının mükemmelliğini anlatmaya sözler yetmez kanımca. adı geçen klip:
http://www.youtube.com/watch?v=nxqyykzydae&ob=av2e -
üyeleri mark hollis , lee harris , paul webb , simon brenner olan etkinliğini 80ler ve 90larda göstermiş , synthpop new wave post-rock tarzı müzik yapmış grup .
-
son 5 yıldır sık sık kendilerine geri döndüğümü olduğunu fark ettim için, artık en sevdiğim grup olduklarını söylemekte bir beis görmüyorum. ilk dinlediğimde yatağımda yatıyor ve şarkının başlamasını bekliyordum spirit of eden'da, içine yavaş yavaş girdim ve birden tıpkı bob dylan'ın aslında mırıl mırıl şarkılar bağıran keçi olmadığını anlanan an gibi bir an yaşayıp o andan itibaren adeta stendhal sendromuna tutulmuşcasına donup kaldım. bunun edebiyat versiyonu yani "bunu hak edecek ne yaptım!" düşüncesini de hasan ali toptaş için hissetmiştim. onun hakkında da bir entry'm var olması lazım. (bkz: hasan ali toptaş/@sanal hayvan) mark hollis'in 98'deki solo albümünü de dahil ediyorum tabii ki buna.
daha kolay sindirilen parçalarından biri olan renée'nin canlı kaydını paylaşmakta fayda görüyorum.
http://www.youtube.com/watch?v=llb-h-haigy
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap