• doyurucu bir buluşmaydı.

    haliyle, almanya merkezli bir minvalde geçti, daha çok. nazi ırk yasalarının, sömürge dönemi ispanya'sının yerli melezlenmesi ve 1/2'den 1/16'ya kadar sınıflandırılmasıyla paralellikleri ve ayrıldığı noktalar, biraz da tesadüfen - son bitirdiğim kitabın ilgili bölümleri - işin daha magazinel ya da daha doğrusu cephe gerisindeki casus savaşları, gizli operasyonlar kısmıyla ve savaşa giden yolun tarihsel arka planını bismarck'ın alman birliğini sağlayıp fransa'yı savaşta ezerek madara ettiği 1871'e kadar çekip, uğraşıp döke saça, daldan dala atlayıp sohbet ettik.

    savaşın bitimine yakın ve hemen sonrasında 2000 kadar nazi partisine üye bilim adamının (ki üyeliklerin bir kısmı mecburiyetten ama bir kısmı da gayet gönüllü) abd'ye kazandırılmasında kilit rol üstlenen, sol düşmanı bir gizli servis şefi'nin: "yerde yatan çoktan ölmüş bir nazi at leşinin kırbaçlanmasının abd'ye kazandıracağı bir şey yok" ifadesinde somutlaştığı üzere, soğuk savaşa giden yolda etik değerlerin bir kenara atılması ile soğuk realizmin etkilerine dair de bir minik pencere açtık. ve daha birçok alt konu başlığına sadece değinebildik.

    saatler nasıl akıp geçti anlaşılamayan, güzide zirve.
  • tarih-i ekşi'nin ilk tematik toplantısıdır.

    her ne kadar ikincisi konumuzun odağında olsa da birincisi olmayan bir ikinci dünya savaşı temelsiz bir binaya benzeyecekti. o nedenle sıklıkla birinci dünya savaşı referansları verildi. versailles hatırlandı.

    20. yy'da avrupa nasıl bir yerdi, birinci dünya savaşı'nda ne oldu ki ikincisine zemin hazırlandı, birinci dünya savaşı o zamanlar düşünüldüğü gibi monarşilerin sonu ve demokrasilerin zaferiyle mi sonuçlandı, iki savaş arası ne gibi gelişmeler oldu, biri sovyetlerde biri ise almanya'da beliren iki tek parti rejimi ne gibi farklılıklar gösterdi, azınlıkların ulus devletlerdeki yeri ne oldu, aile sağlığı ve beden politikalarıyla ilgili söylemler neden o denli önemliydi gibi sorular mark mazower'ın karanlık kıta kitabı aracılığıyla tartışmaya açıldı.

    ardından joel levy'nin gizli tarih isimli kitabında yer alan çeşitli spekülatif iddialardan bahsedildi. mesela amerika'nın atom bombasının bu denli büyük bir etki yaratacağını bilmediği * gibi... tabii buna karşılık olarak potsdam konferansı'nın amerika tarafından iki hafta bile isteye geciktirildiği, bunun da atom bombasının denenmesi için yapıldığı iddiası gündeme getirildi.

    ardından nazilerin yönetime el koyması nedeniyle belediye başkanlığı yaparken kendisini toplama kampında bulan, ardından da türkiye'ye sığınan ernst reuter'ın hayatı ele alındı. türkiye şehircilik tarihine de iz bırakan reuter'ın yanında atatürk döneminde türkiye'ye gelen bilim insanları da sohbetimize dahil oldu. (bkz: #70090165)

    zirvenin en ilgi çekici noktası ise nürnberg yasaları'nın konuşulduğu kısım oldu. bir alman'ın ari ırka mensup olup olmadığının nasıl anlaşıldığı, birisinin yüzde kaç yahudi olduğunun nasıl hesaplandığı, soykırım kavramının hukuk literatürüne nasıl girdiği, anayasa mahkemelerinin niçin önemli olduğu, ermeni meselesini adlandırmada soykırım diyen tarihçiler ve soykırım olarak adlandırılması hukuka aykırı diyen hukukçular arasındaki gerilim ve srebrenitsa'da hollanda'nın konumu konusunda yapılan tartışmalar konuyu güncele getirmek konusunda oldukça önemliydi.

    yaklaşık 3.5 saat süren ilk zirvenin her açıdan oldukça verimli geçtiği, bir sonraki zirve için tarih ve konu belirlemek konusunda sabırsızlanan müverrihin-i ekşi mensuplarının yüzlerinden okunuyordu. *.

    kayisili turta istanbul'dan bildirdi.
  • ii. dünya savaşı dedin mi orada dururum. bi' düşünürüm. dile kolay, 60 milyona yakın insan ölmüş...

    i. dünya savaşı bana çok yapay gelir... sanki esas savaş ii. dünya savaşı'dır da, i. dünya savaşı bunun provası gibidir.

    halbuki aslen hiç öyle değildir.

    işte bunun neden böyle olmayabileceği de dâhil, pek çok şeyi konuşacağız, türkiye'nin ii. dünya savaşı'ndaki politikasıyla ilgili okuyacağım bir kitapla elimden geldiğince katkıda bulunmaya ve öğrenmeye çalışacağım.
  • geçmiş girizgahtır
    ve bu geçmişin big bange kadar yolu vardır. ancak zaman kısıtlaması nedeniyle konuyu roma imparatorluğuile kısıtladığımız toplantı. o kadar da dağılmadık yine de. versailles antlaşması , nünberg kanunları, ernst reuterözelinde , (bkz: atatürk döneminde türkiye'ye gelen bilim insanları) ,töton şövalyeleri, savaşın ekonomisi, savaşın filmleri , haymatlosların untermensche dönüşümü. bunlar hatırlaya bildiklerim. ha bir ara türkiye ' den girip japonya dan çıktık ama o kadar da olur.
    tarih okumasını, tartışmasını bilene en güzel zevktir. tabiki bu entry de sevgili kayisili turta ve iconoclasta saygılarla bitecektir. revarans .
  • tarih-i ekşi'nin ilk tematik toplantısının gerçekleşeceği zirvedir.

    müverrihin-i ekşi, şehr-i istanbul'da 5 ağustos cumartesi günü, hitler'i, stalin'i, paris'in nasıl düştüğünü *, normandiya'ya nasıl çıkıldığını, 68 kuşağını yetiştirenlerin kimler olduğunu anlamaya çalışacak.

    katılmak için bir yeşil kadar uzağınızdayız.
  • katıldığım ilk ekşi bazlı zirve olmakla beraber, lezzetli kahve eşliğinde ufuk açan bir toplanma idi.

    herkesin kendine seçmiş olduğu spesifik bir süreç veya olgu üzerine, kendi argümanını da ortaya koyarak sunduğu anlatının niteliği yanı sıra, politik önyargıdan yoksun, tarihi tarih olarak kabul eden insanlarla bir araya gelmek büyük keyifti.

    muadil tekrarlarını beklemekteyiz.
  • çok verimli geçmiş olduğunu düşündüğüm tarih-i ekşi'nin ilk zirvesidir.

    bu yazdığım çok kısa bir girizgâhtır, okuduğum kitapla ilgili buraya yazarak da katkıda bulunacağım zirvedir.
  • ankara ayağının olmasını dilediğim zirve, hatta bundan istifade diplomacy günü bile olabilir.
  • nasıl yeşillendiricem.çaylağım ben
  • dresden'de düzenlenmesi gereken zirve.
hesabın var mı? giriş yap