• 17 slaytlık bir sunumla gerçekleştirilen proje.
    benim anladıklarım;
    - daha çok ithalat, daha çok ucuzluk.
    - şimdilik %50 özelleştirme. sonra tamamı özel tarım firmaları kurmak.
    (bkz: semerat holding)
    - üreticiler yine en alt kademe, işin pastasını semerat yiyecek, kalanı milli birlik kooperatifi, en son üreticiye kalacak.
    - mevcut tarım kredi kooperatiflerinin ismini değiştirince iş çözülüyor sanıyorlar.
  • kooperatif ya da sirket modeli dogru model. ıkinci asama topraklara el konulmasi asamasi. sonra makro plan ve kaynak yonetimi.
  • tarım'ın geldiği son nokta. ülkemizin tarımı içinde uluslararası şirketlerinde yer alacağı bir holding'e devrediliyor, ne güzel!
    *bu arada semerat (yemiş, fayda, kâr, sonuç) kelimesi arapça semere'den geliyormuş.
  • “kurulacak sistem ile türkiye’nin tarımsal yapısı, tarım ve orman bakanlığının merkez ve taşra teşkilatı, tarımda faaliyet gösteren kamu iktisadi teşekkülleri(kit) ve tarım kredi kooperatiflerinin organizasyon yapısı tümüyle değiştirilecek. milli birlik kooperatifi ve özel sektöründe yüzde 50 ortak olacağı semerat holding kurulacak.”
    (bkz: milli birlik kooperatifi)
    kaynak
  • birkaç günden beri bazı gazete ve haber sitelerinde bahsedilen garabet sistem,

    şu anda kurum içi dolaşmaya başlayan şöyle bir sunum var.

    https://docdro.id/snsqif6

    adamlar tarım gibi teknik bir olayda bile "eski türkiye vs yeni türkiye", "tarihi kurumlar" hamaseti yapmışlar ya helal olsun.

    devlet kurumlarını özelleştirerek ne ellerine geçecek anlayabilmiş değilim. hem de bu sefer özelleştirilen tarım ve orman bakanlığı, zamanında kit'leri, devlet şirketlerini anladık da bakanlık özelleştirmek nedir yahu? pes doğrusu...

    peşin edit: bunca gürültülü yoğun günden içinde bu başlık yeterince talep görmüyor ne yazık ki.
  • içerisinde dsi ve esk'nın olmadığı proje. bu kurumların akıbeti nedir acaba?
  • kurulacak holding, %50 türk, %50 yabancı sermayeli olacakmış.

    bu %50'lik yerli oranın içinde %15 çaykur, türk şeker, vs gibi kitler olacakmış. %35'lik kısım ise tüm kooperatiflerin biraraya gelerek kuracağı milli birlik kooperatifinin olacakmış.

    yani hem bi milli kooperatif kurulacak hem üstüne bir de holding. sırf bürokrasi.

    çin 60-70'li yıllarda kendi kitilerine özerklik vererek sanayi hamlesi gerçekleştiriyor. bizse kendi kitlerimizi zayıflatmaktan bi hal olduk.

    ben çiftçinin ancak kooperatifleşmeyle kurtulacağını düşünüyorum. ama bu sistem işin içinde olmayan takım elbiseli adamların, çiftçi yerine geçmesine benziyor. ya kardeşim sen zaten işi bu olan, yılların bilgi birikimi olan kurumların önünü açsana daha gidip saçma sapan holding falan kuruyorsun?

    yapacağın iş belli. her bölgeye o yörede üretilen ürünlerin yönelik uzmanlaşmış kitleri güçlendir. aradaki aracıları bu kitlerle muhatap et. çiftçi üzümünü, kaysısını, çayını, tütünü bunlara satsın. sen de torku benzeri hem mağaza işlet hem de diğer satıcılara mal tedarik et. yani işin işletme ve pazarlama boyutunu devlet yapsın, üretim boyutunu çiftçi.

    bi çiftçi düşünün ilk önce gidecek milli birlik kooperatifine. kooperatif holdinge gidecek. holding de muhakkak varlık fonuna bağlı olur. sırf gösteriş. sırf şu bürokratik işler için 3 kişi ekstradan çalışacak. vakit kaybı en başta.

    böyle saçma sistem ancak damattan çıkardı zaten. ulan hayatında gidip 1 ay köyde kalmamış adamlar çiftçinin halinden ne anlar!
  • tarımda milli birlik projesi’ni açıklıyoruz - 17.04.2019
    tarımda milli birlik, “deprem” etkisi yarattı - 18.04.2019

    (bkz: milli birlik kooperatifi)
    (bkz: semerat holding)

    birgül ayman güler'in konu ile ilgili tweet'i:
    “devlet, en temel bakanlığını genel bütçeden çıkarır, “kendi paranı kendin kazan” demeyi hedefler ise, tarım bakanlığı devlet tüzelkişiliği dışına çıkacak demektir; yani 2030’da tarımda devletsiz kalacağız. gıda... beslenme... siz ciddi misiniz?!”
  • ezile ezile cılkı çıkmış çiftçilerin işçileşmesiyle sonuçlanacaktır.
hesabın var mı? giriş yap