• tarihini bilmeden hakkinda atilmamalidir. bundan 30, 40 sene evvel istanbul beyoglundan sonra gelen en hareketli gece hayatina sahip semtlerden biriydi. simdiki belediye binasinin oldugu yerde ve civarinda sayisiz gazinosu ve meyhanesiyle orta diregin en ugrak yerlerindendi. artan nufus taslitarladan cok sey götürmüs olmakla birlikte eski sakinleri gözünde degerini hala muhafaza etmektedir. türk filimlerinde cokca telaffuz edilmesi eskiden populer bir yer oldugunun kanimca bir kanitidir.
  • "topkapı, rami, taşlı" daki "taşlı" dır.
  • günümüzden 30, 40 yıl önce, beyoğlu'ndan sonra gelen en hareketli gece hayatina sahip semtlerden biriydi.

    şimdiki belediye binasinin oldugu yer ve civarında, sayısız gazinosu ve meyhanesi vardı.

    taşlıtarla ve küçükköy mevkii olarak bilinen gaziosmanpaşa, 1950'li yıllardan sonra gelişmiş, 1983 yılında da ilçe yapılmıştır.

    gaziosmanpaşa ilçe alanı eskiden eyüp ve çatalca ilçelerinin sınırları içindeydi. bugün ilçe merkezinin bulunduğu güneydoğudaki topraklar 1950'lere kadar boştu. eyüp ilçe sınırları içindeki bu topraklar kıraç ve taşlı olduğundan halk arasında taşlıtarla olarak adlandırılırdı.

    1950'den önce burada hayvancılıkla uğraşanların kurduğu ağıllarla bir kaç atölye tipi imalathane vardı. 1952 yılında balkan göçmenlerine devletin yaptırdığı evlerle başlayan taşlıtarla serüveni, 1960'lı yıllardan itibaren sanayinin rami ve eyüp’e kaymasıyla korkunç bir ivme kazandı ve bugünkü dev gaziosmanpaşa ilçesi çıktı. bir bakıma taşlıtarla, gaziosmanpaşa ilçesinin çekirdeği sayılmaktadır.

    düne kadar kentin varoşu olan taşlıtarla bugün dev gökdelenleri, alışveriş merkezleri, bilgisayarlı okulları ve eğlence merkezleriyle modern bir görünüm kazandı.

    taşlıtarla 1958'e kadar eyüp’ün rami bucağı’na bağlı olan küçükköy’ün bir mahallesiydi. 1962'de yapılan bir araştırmaya göre taşlıtarla’daki 18 bin gecekonduda yaklaşık 90 bin kişinin yaşadığı tahmin edilmekteydi. nüfusun hızla artmasına bağlı olarak eyüp ilçesi’nde kurulan göktepe bucağı’nın merkezi durumundaki taşlıtarla, 1963'te bucak çevresindeki alanlarda oluşturulan gaziosmanpaşa ilçesinin merkezi oldu ve bundan sonra gaziosmanpaşa adıyla anılmaya başladı.
  • dogup buyudugum ve 25 yasinda ayrildigim semtim geneli gocmenlerden olusurdu bir zamanlar artik kosmopolitlesti yinede benim icin semtlerin bebegidir
  • "israfil dönmez: temir oğlu, posof'un gergisuban* köyünde 49 hane numarasında kayıtlı.
    (...)
    kadir kamacı: şehriban'dan doğma, 1947. taşlıtarla minibüsünde şoför muavini.
    mahmut morgül: laz, çayeli'nde hamurkar.
    (...)
    tasula karamihal: abdi kızı, eleni'den doğma, 1940. büyükdere'de terzi." tomris uyar - ödeşmeler ve şahmeran hikayesi
  • efenim bugünlerde belediyenin yaptığı yoğun çalışmalar sonucu ismi ile müsemma olmuş gaziosmanpaşa'nın güzide bir bölgesidir. gerçi taşlı değil de daha çok çamurlu olmuş ama tarlalık vasfı baki duruyor, sağ olsunlar.
  • eskiden şişhane'den kalkan dinozora benzer minibüslere (reno) sahip semt. "minibüsçülüğün" atası. (bir kere binip gitmek nasip olmadı, acayip bakımlı, süslü olanları vardı.)

    (bkz: taşlıtarla minibüsleri)

    şöyle bir sayfa buldum:
    http://patiklipengueninhikayesi.blogspot.com.tr/…ml
  • her köyde bir tane bulunan verimsiz tarla türü.
  • efendim, ıstanbul'da iki adet taşlıtarla adlı semt vardı. bir tanesi, şimdiki gaziosmanpaşa (küçükköy ) ; diğeri, anadolu yakasında, bugünkü suadiye'de bulunuyordu. merhum şairimiz ilhami bekir tez'in erenköy, ethemefendi'de oturduğu sıralarda (1929) yazmış olduğu taşlıtarla'daki ev adlı romanı da bu suadiye taşlıtarla'sında geçer. ilhami bekir'e komşu sayılabilecek kadar yakın oturan nazım hikmet, bir gün ilhami bekir'e gelir, "senin evinde (bir eski konağın müştemilatında kiracı olarak oturmaktadır) bir arkadaşı misafir etmeni istiyorum, kimliğini sorma, bir müddet seninle birlikte kalsın, polisten gizleniyor" mealinde bir talepte bulunur. ilhami bekir kabul eder. o kaçak ile bir ay kadar birlikte yaşarlar. müştemilata komşu bir evde oturan ve ilhami bekir'de gözü olan ama ondan yüz bulamayan bir dul hanım, bu konuğun farkına varır ve orada burada şikayet edeceğini söyler. bunun üzerine konuk, ilhami bekir'in evinden ayrılır. epey bir süre sonra ilhami bekir, nazım'a rastlar ve evinde konuk ettiği o kişinin ne olduğunu, ne yaptığını sorar. nazım, "intihar etti" diye yanıt verir. o kişiye çok kanı ısınmış olan ilhami bekir buna çok üzülür. böylece söz konusu kişiden esinlenerek romanını yazar. yıllar sonra nazım'ın kendisine (herhalde o kaçağın güvenliği için) yalan söylemiş olduğunu, bu arada o kaçağın da eski tkp genel sekreteri zeki baştımar (alias "yakup demir") olduğunu öğrenir.
  • eskiden gercektende taslik olan şuan gaziosmanpasa ismi altında nufusu 3 milyonu aşmış istanbulun en büyük sehri unvanını elde eden varoş mekanı.
hesabın var mı? giriş yap