• kırmızı eti pek sevmeyen biriyim. tavuğa balığa bayılırım.
    bugün çok canım çekti gittim yarım kilo istedim. yarım kilodan epey büyük bi paket verdi adam. para üstünü aldım çıktım. sonra bi baktım ki adam benden 2 lira almış.
    yanlışlık var herhalde dedim paketteki etikete baktım. kilosu 3 lira, bendeki de 600 küsür gram, 2 lira tutmuş.
    oha dedim adam bana bozulmuş ciğerleri mi verdi ne lan bu. 3 lira ne amk? neyse dedim kediler bayram eder bari.
    eve geldim açtım. banvit'in hazır paketlerinden, aldığım kasap da büyük bi yer daha önceden de alışveriş yaptım, yamuk insanlara benzemiyorlar.
    ciğeri açıp baktım gayet taze görünüyor. bu etkenler birleşince ciğeri pişirmeye karar verdim.
    bol soğan ve biberle kavurdum güzelce. ama içimde hala şüphe var. ulan diyorum domates 4 lira biber 3 lira iken ciğer miğer fark etmez 3 liraya et ürünü mü olur? allahım napıyorum ben? tadı değişik gelirse hemen atayım diyorum içimden.
    derken yavaş yavaş pişmeye başlıyor. tadına bakıyorum, gayet leziz. pişene kadar büyük bölümünü hüpletiyorum zaten sonra da.
    hazır hale gelince neredeyse 3 kişilik bir yemek çıkıyor ortaya.
    oturuyorum ve bir somun ekmek eşliğinde hepsini tek başıma yiyorum. hatta daha olsa yerim yani.
    sonra merak ediyorum acaba insanların bu yiyecek hakkındaki görüşleri neler bi sözlüğe bakayım.
    yorumlar beni hiç de şaşırtmıyor.
    elemanın biri, "kediye pişirirken çok canım çekti acaba tadına baksam mı" demiş. oha lan. tavuk işte, adam tadına bakmaya bile korkmuş ya ahah :)
    sanırım hep ucuz olduğu için böyle oluyor.
    kimse yemedikçe ucuzluyor, ucuzladıkça prestiji düşüyor falan.
    sadece kedi yemi olarak görüyormuş meğer çoğu insan bunu.
    geçen gün kediyle oturup karşılıklı bi kilo yedik zaten. o doyup kenara çekildi ben hala yiyordum. kedilerin sevdiği her şeyi seviyorum zaten bazen şüpheleniyorum kedi miyim diye.
    bak o gün marketten almıştım fiyatı hiç dikkatimi çekmemişti.
    hani şu dünyaya başka bi gezegenden gelmiş olsam.
    bana tavuğun her yerinden birer parça yedirseler.
    "hımm, şu yuvarlağın etrafına konuşlanmış koyu iki parça en güzel, en değerli yeri olmalı, insanlar bunu el üstünde tutuyor olmalılar" diye düşünürdüm.
    ama değil lan. çöp muamelesi yapıyorlar resmen :/
    yalnız 3 liralık fiyatı beni cidden kıllandırdı, soğuttu, prestijini düşürdü. gidip ciğer almaya utanırım lan şimdi ben.
    zaten yarım kilo tavuk ciğeri deyince adam küfreder gibi vermişti ahaha :)
    neyse, iki sayfa boyunca kötülenen tavuk ciğerinin ticari itibarını biraz olsun yükseltebilmişimdir umarım.
    tavuğun her yeri danadan daha güzel gerçi benim için o da ayrı mesele.
  • diğer ciğere göre daha yumuşak ciğer türü. ayrıca lezzetlidir ve vitamin deposudur bence. pek çok insan yemez ama ben severek tüketirim, belki de kediyimdir ben.
  • tavuk göğsünden daha sağlıksız değildir, gönül rahatlığıyla yiyin. toksik maddeler karaciğerde depolanmaz, yok öyle bir şey canlarım.
  • tadi gercekten cok guzel olan ve fiyatinin dusuklugu nedeni ile bilhassa ogrenci evlerinde vazgecilmeyen ciger turu. bol sogan, carliston biber ve domatesten olusan bir sosla pisirilirse bambaska olur.
  • kedim çok seviyor. tavuk ciğeri varsa kuru mamaya sümüğünü atmıyor. bence yaş mamaya süper bir alternatif. haşlarken ev biraz kötü kokuyor ama kediler seviyor işte. hap filan içirmeye çalışırken tavsiyemdir, ciğere bıçakla bir delik açıp hapı oraya gömerseniz, yerken hap dışarı çıksa bile pisicik hapur hupur yiyor tozunu bile bırakmıyor.
  • veteriner olan tanıdığımın söylediğine göre yenmemesi gereken, hatta yenmesinin tehlikeli olduğu yiyecek.

    zira hepimizin bildiği üzere günümüzde sanayi ürünü gibi üretilen tavuklar; yetiştirildikleri çiftliklerde binlercesiyle birarada doğup büyüyüp öldürülüp sofralarımıza geliyor. işte tam da bu ortamdan dolayı birinin bile hasta olması, salgına ve telefiyete yol açacağından büyük maddi kayıp riski taşıyor. bu yüzden bu tavuklara inanılmaz miktarlarda ilaç ve özellikle antibiyotik veriliyor ve bunlar ciğerlerde birikiyor.

    tavuk ciğeri bir çeşit kimyasal deposudur, yemeyin, yedirmeyin
  • özellikle de yavru kediler için salam ve sosisten daha sağlıklı olan yiyecek. imkân varsa pişirip ikram etmek iyi oluyor tabii de, pişiremeyeceğiniz bir yerdeyseniz bile iyi bir kurtarıcı oluyor.

    dün, bağcılar'da bir sokaktan hızla geçiyordum ki, kaldırımın köşesinde kemikleri sayılan minik bir tuxedo gördüm. üç-dört aylık ancak vardı. elimi uzatmamla birlikte tortor makinesine dönüşerek ayaklarıma dolandı, belli ki çok açtı. biraz ötede fark ettiğim mahalle bakkalından salam almak istemedim, etrafa bakınınca karşı caddede bir tavukçuyu görerek sevindim. birkaç liralık ciğer tarttırıp hemen miniğin yanına döndüm ama, henüz ufacık olduğundan ve anlaşılan biraz da saf bir şapşik olduğundan ciğerin kokusunu fark etmedi, fakat sokaktaki büyük kediler hemen koşup geldi. bir duvarın köşesinde miniğe birkaç parçacık da olsa ciğer yedirebildim, gerisini de büyük kedilere pay ettim. hattâ büyük kedilerden biri, miniğin önündeki lokmayı da alabilmek için epey efelenip bir de arsızca pati salladı, miniğe feleğini şaşırttı diye tatlı niyetine azar da ikram ettim. hayvancağızlara kuru mama verenler çoğaldı, şükür. lakin o kuru mamaları yerlerken çıkan sesler bazen içimi acıtıyor, özellikle de yavrular için üzülüyorum. etrafta bu kadar market, tavukçu vb. varken, birkaç liralık ciğer alıp bu minik canlara ikram etmeyi ihmal etmesek keşke...
  • annemin dana ciğeri diye yutturup yedirdikten sonra söylediği ciğerdir.

    tuhaf bir tadı vardı nasıl şüpelenmedim.

    oysa tavuk ciğerini babam almış,göle balığa gittiklerinde ciğeri yem olarak kullanacakmış.annem de bize yedirdi.babamın işten gelmesini bekliyorum ne makara olacak bakalım.
  • olağanüstü b12 ve demir içeriği nedeniyle ayda bir veya iki defa kesinlikle tüketilmesi gerektiğine kani olduğum yiyecektir.

    ben kendimce bunun gayet yenilebilir bir versiyonunu geliştirdim. sizinle de paylaşayım.

    1. ciğerleri olduğu gibi tavaya atınız. ancak içinden çıkan yüreklerin damarlı üst kısımlarını kesiniz ve ikiye yarıp içindeki kan uyuşuğunu temizleyip tavaya öyle ilave ediniz.

    2. tavaya su ilave edip, çalkalayıp suyu dökünüz.

    3. ikinci kez su ilave ediniz ve ocağın altını yakınız. suya tuz, ayrıca bol sirke ve/veya limon suyu ilave ediniz.

    4. sirkeli limonlu su kaynayınca, ocağı en kısığa alınız ve 5-10 dakika pişirip sonrasında aralık kapaktan suyu tamamen dökünüz. bu işlem ciğeri oldukça hafifletmekte ve tüketimini kolaylaştırmaktadır.

    5. suyu tamamen tahliye edilmiş ciğerleri tavadayken bir çatal ve bıçak yardımıyla ince ince doğrayınız.

    6. tavaya kabuğu soyulmuş büyük bir patlıcanı küçük küpler halinde doğrayınız. aynı şekilde soğan ve bol miktarda yeşil sivri biber doğrayınız ve az biber salçası ilave ediniz.

    7. tavaya bol miktarda sıvı yağ ilave edip. karışımı kısık ateşte pişiriniz.

    8. pişmeye yakın sevdiğiniz baharatları ilave ediniz.

    bu karışımı öğün olarak tüketebileceğiniz gibi, ciğer sandviç yapmakta da kullanabilirsiniz. bim'den alacağınız pide benzeri tava ekmeği işinizi görecektir. sandviç arasına maydanozlu soğan ilave ederseniz lezzeti katlarsınız.
  • yemek yapmaktan zerre kadar anlamayan bir insan olarak , hem karnımın doymasını hem de maddi krize girmemi engelleyen sakatat. kendine has bir tadı vardır ama bu tat kuzu/dana ciğeri ile kıyaslandığında hayli zayıftır.

    (ciğer +soğan + domates ) + pilav = karnı tok devmach
hesabın var mı? giriş yap