tek başına içmek

• sadece kendinizle sadece kendi istediğiniz konuları tartıştığınız bir aktivite.
• arkadaşım, dostum, sevgilim veya herhangi birsikim olmadığı için içmeye her niyetlendiğimde yaptığım eylem. yani hemen hemen her gün.
• yanında biri olduğunda içkiden keyif alamıyorsun, sadece kafanı sikiliyor.
• hayatım boyunca içtiğim içkinin %90'ını tek başıma içtim. tek başıma içtiğimde ki keyfi kalabalıkta hiçbir zaman alamadım.
• en iyi aktivitelerden birisi. yanınızdaki adamın içip zıypıtmasıyla, kudurmasıyla, rezalet çıkarması tehlikesiyle uğraşmazsınız. kendisini sürekli eğlenmek ve konuşmak zorunda hisseden bir arkadaş grubunun sahte neşesine "ulan bu da ne somurtkan adam" demesinler diye "ehüeh" diye yalancıktan eşlik etmek zorunda kalmazsınız. ya bara yaslanarak ya köşeye kuytuya çekilerek kendi ritminizde içer, güzel müzik varsa tadını çıkarır, hoş avrad görürseniz "ehehe ne datlu gız" diye iç geçirip yeterince demlenince basıp eve gider, salya akıta akıta bi uyku çekersiniz.
• ne içtiğinize bağlı. bira gayet de içilir denize karşı ama rakı ise içtiğiniz sohbet edecek birileri gerekiyor. ha yok çakırkeyif olup kendi kendime konuşacağım derseniz o ayrı :)))
• bir kişi hariç içmenin en güzel hali.
• an itibari ile yapsam mı yapmasam mı kararsızlığında olduğum hadise.. sabah toplantım var, alkol sonrası yorgunluğu gözümde büyüyor.
• fiziken olsa da, insanın biriktirdikleri olduğu sürece asla tek başına kalabilmesi mümkün değildir, hele içerken hiç değildir.
• üvey evlat gibi sevilir bazen. bazen de bağra basılır. ruh haline göre, kafana göre çekinmeden takılmak yakışıklı duruyor.
  
  üniversitede herkesin vakit sonsuz taksim'ken, iş hayatına kafa göz dalan erkeğin, düzenli içmek gibi bir alışkanlığı varsa, yalnız açar masasını.
  
  herkesin meşguliyeti kendine. şerefe.