• çekimleri esnasında görüntü yönetmeni geoffrey unsworth'ün ani ölümü, almanya'daki ilk gösteriminde son derece olumsuz eleştiriler alması, francis ford coppola'nın filme 2 milyon dolar para yatırmayı ancak filmin 45 dakikalık çok önemli sahnelerinin kesilmesi halinde kabul edeceğini söylemesi, yapımcı claude berri'nin iflasın eşiğine gelmesi, cannes'da kimsenin filmle ilgilenmeyip polanski'nin samantha geimer davasına odaklanılması, 80 farklı yerde çekim yapılması ve çok fazla para harcanmasından dolayı başarıyı çok geç yakalayan bir film tess. ancak ve ancak los angeles'ta bir sinema eleştirmeni, "bu film yılın en iyi filmi" diye yazması sayesinde amerika'da dağıtımcı yatırımcı bulabilmesinin ardından gerçek başarıya ulaşabilmiş. film 3 teknik dalda oscar alıp, ingiltere'de de 18 hafta boyunca gösterimde kalınca yapımcı ve yönetmen batmaktan kurtulabilmiş.

    genel olarak tüm yatırımcıların ve başta coppola olmak üzere filme para yatıracak tüm bağımsız şirketlerin ana derdi filmin uzunluğu olduğundan polanski, rosemary's baby'nin editörünü çağırtıp filmi kısalttırır. ama ortaya çıkan yeni versiyonu hiç kimse beğenmeyince film, şu anki 2 saat 52 dakikalık haliyle kalır. açıkçası filmin bu süresi, kendisinden daha uzun olan ve aynı janra yakın duran gone with the wind, doctor zhivago, barry lyndon gibi filmlerin kalitesine erişemediği için o sıkıcı uzunluğu hissettiriyor. bir eleştirmenin "bu film 19. yüzyıl ingiliz çiftçileri hakkında bir belgeselden başka bir şey değil" sözlerine ben de hemfikirim. filmin kanımca sinema tarihine en önemli katkısı 2. ingrid bergman olan nastassja kinski'yi star yapması oldu. gerçi kinski daha sonra bu starlığın hakkını veremedi, orası ayrı mesele. sanırım 1979 yılı filmlerinin genelinde olan bir çekim zorluğu ve editörlük laneti vardı ve o lanet bu filme de yansıdı. tess, kendi zamanında gecikmeli bir başarı yaşasa da bugün iki defa izlenecek filmlerden biri değil. polanski'nin hatrına bir kez izleyip arşivdeki yerine geri konulabilir en fazla.
  • bir barry lyndon değil tabii ki ama benzer şekilde yıllara yayılan bir drama. yine ingiltere ve duyduğumuz folk müzikler, danslar bile yeterliydi benim için. filmde nastassja kinski çok güzel ve birini andırdı bana ama bi türlü kim olduğunu bulamadım. ayrıca angel'ın özellikle hasır şapkalı halleri van gogh'un şu şapkalı self portresini andırıyordu bence.

    nitekim güzel film ama bi kere izleyin ve başkasına geçin.
  • (bkz: thomas hardy) romanı ve
    (bkz: roman polanski) filmidir.
  • 186 dakikalık, 1979 yapımı film.

    7 / 10.

    thomas hardy eserini okul yıllarında okumuş ve fazla haz etmemiştim fakat roman polanski sunumu ile pastoral ve epik bir hal almış olan bu versiyon gerçekten beğenimi toplamıştır.

    eğer yeterli zaman varsa izlemeniz salık verilir. yapı olarak uzun ve durağan ama oldukça orijinal bir atmosferi var filmin. "koyu, ağır drama" sevenler için sinema açısında da klasiklerden. ayrıca dönemin yaşam şartlarının, havasının beyaz perdeye aktarılışı ise daha evvel bahsedildiği üzere harika.

    her eve imdb
  • bu gece tarihi bir gece! nasa’ nın yeni öte gezegen kaşifi teleskop tess, gece (tsi) saat 1:32’ de falcon 9 roketi ile cape canaveral üssü' nden uzaya fırlatılıyor.

    tess aslında parlaklık üzerinden giderek öte gezegen keşiflerini haber vermeyi deneyecek. biz gözlemlenebilen anlamda 200 bin yıldıza sahibiz fakat samanyolu galaksisi içerisinde 400 milyar yıldız olduğu tahmin ediliyor.

    nasa' nın sitesinden gördüğümüz kadarıyla tess’in 4 adet geniş alan ccd kamerası 24x24 derece büyüklüğünde alan tarayabiliyor. ilk 2 yılda her 27 günde bir 24x96 derece sektörü tarayıp sonraki sektöre geçecek. toplam 13 sektör var. tabi yörüngesi de farklı oacak bu uydunun. daha farklı bir eliptik yörüngeye oturacak imiş.

    kepler gibi tek yöne bakan bir teleskop yerine artık daha fazla göz sahibi oluyoruz. kepler’den 350 kat daha fazla yere bakarak 2 yılda gökyüzünün %85’ini tarayacak imiş. asıl hedef "dünya ve dünyadan küçük gezegenler"...

    tabi uydu aracılığı ile yapılacak ışık ve farklı manyetik ölçümler sayesinde taranan bölgelerde var ise asteroidlerinde metalik maden içerikleri hakkında dolaylı bilgi edinilmesi hedefleniyor.
  • az once fırlatılmış uydu/teleskop.

    genelde nasa işsiz kalmamak için böyle uydular uydurmakta, gönderdiği verilere bakarlar görcez. bu arada nasa da spacex gibi tekrar kullanılabilir roket geliştirmiş, konma anını yine kestiler. tamam lan yapmıcam aynısını.
  • --- spoiler ---

    mülk kavramı üzerine yapılmış güzel bir film.erkek istediği zaman kadın onun olsun, canı istemediğinde kadını yolun ortasında bıraksın, canı istedi bir daha gelsin... cinayeti de kadın işlesin, onu koruyacağına dair yeminler etsin, sonra kadın asılsın.
    --- spoiler ---
  • öldürülmeden önceki son londra seyahatinde sharon tate'in okuyup, roman polanski'ye bıraktığı 1891 tarihli thomas hardy romanı tess of the d'urbervilles'den uyarlanan, filmin yönetmeni roman polanski'nin öldürülen eşi sharon tate'e adadığı 1979 tarihli film.
hesabın var mı? giriş yap