• yurtdisinda da yaygin olan bir gelenek. garipsenecek birsey goremiyorum. tez savunmasi, soru-cevap kismi ve komite gorusleri derken 4 saate kadar cikabilen bir surec oluyor. o sirada komite uyelerine kek ve kahve ikram etmek cok da tuhaf olmasa gerek.
  • stanford'da doktorasini yapmis birisi olarak soyleyebilirim ki hemen her tez savunmasi icin ikram yapmak gelenektir amerika'da, sanirim benim gittigim tum savunmalarda ikram vardi, cay kahve donut cips kek kraker humus meyve soğuk içecek falan filan. yurtdisinda yok diyenler yer de belirtirlerse faydali olur, sanirsin adam butun dunyayi gezmis.
  • benim de yüksek lisans tez savunmasında yaptığım şey. hatta tam da yeni yıla birkaç yıl kala olduğu için küçük ablamın sayesinde yeni yıl ruhu kattık ortama. ben birşey yaptım mı hayır. ben stresten kalbim duracak şekilde gözüne aniden ışık temas etmiş tavşan gibi kalmış toplantı salonunda sunumumu açmaya çalışıyordum. o ara bir baktım aslında aynı yerde olmamıza rağmen ablam herşeyi ayarlamıştı sağolsun. bunu saçma ve gereksiz bulanlar var ama insanlar sizi dinlemeye geliyor. ikram herşeyde olur zaten hocalar seni dinlerken tutup karşında birşeyler yemiyor. sunum bittiğinde ikramlardan almışlardı.
  • profosor gotu yalayanlari ortaya cikarmis baslik, bir de kendilerince yok dort saat suruyor, yok hocacigimiza sahip cikmaliyiz diye burda bize yutturlmaya calisiyor. yok canim, az once rusveti ovdum de geldim. bir de rusvet istemenin en yuzsuz sekillerinden biri olan, bir yemek ismarlarsin adamlari var ki evlerden irak.
  • aynisi almanya ve japonya'da da olan gelenek. almanya'da kek vs, japonya'da da sunum sirasinda tuketmek icin cerez ve japon tatlisi bekliyorlar. almanya'da sunum sonrasindaki her seyi kendin hazirladigin kucuk partiye arkadaslar da davet ediliyor. japonya'da sunum sonrasi, en azindan benim labimda, lab uyeleri parti duzenliyor, ama sunum icin atistirmaliklar her sunumda olsa da sunum sonrasindaki partinin her labda oldugunu zannetmiyorum.

    bu iki ulkede universitelerde gordugum diger ikramlar:
    almanya icin, kendi dogum gununde kek, bir projenin bitisinde ya da hayatindaki diger mutlu olaylarda yine kek.
    japonya icin, baska bir yere ( tatil, konferans vs) gidince ofis arkadaslarina tatli vs getirmen gerekiyor.
  • bu durum türkiye'de farklı sınav ve savunma jürilerinde farklı şekilde uygulanabiliyor. bu her ne kadar bir ikram olsa da insan içten içe acaba rüşvet mi veriyorum diye düşünüyor. aynı düşünceyi öğretim üyeleri de acaba rüşvet mi alıyorum diye düşünmektedirler. bu nedenle bu ikramın yeri ve dozu önemlidir. benim yaşadığım kadarını yorumsuz aktarıyorum, doğrudur değildir tartışmasına girmiyorum şimdilik:

    yüksek lisans tez jürisi: pasta, börek ve çay kahve ikram edilir genelde.
    doktora başvuru sözlü sınavı: ikram yapılmaz. rüşvet olarak algılanır. zaten kurumuna ve bölüm yoğunluğuna göre 20 dakika ile 1 saat arası sürer.
    doktora yeterlik sözlü sınavı: ikram yapılmaz. yeterlik ciddi bir iştir ve tüm taraflarca öyle görülür. herhangi bir ikram sululuk veya rüşvet olarak algılanır çok fena ters tepebilir.
    doktora tez öneri ve tez izleme komiteleri: basit kuru pasta ve çay gibi ikramlarda bulunulur, abartılmaz.
    doktora tezinin verildiği son komite (gidişattan o komitede verilip verilemeyeceği zaten bellidir): pasta börek ikram edilir. yeri ve raconuna göre komite hocaları ve doktor ünvanını alan öğrenci rakı-balık veya benzeri şekilde yemeğe çıkarlar ve yeni doktor nezaketen ısmarlar. aramıza hoşgeldin bilim insanı kutlaması gibi bir şeydir.

    öznel yorumlarımdır ve gözleme dayalı bilgidir. kuruma, yere, günün şartlarına ve ortama göre değişkenlik gösterebilir elbette.

    edit: imla ve anlam bütünlüğü.
  • yurtdışında sekt içilerek yapılan eylemdir.
  • rüşvettir.
    o anda olmasa bile daha sonra aynı kişilerle beraber çalışma ihtimalinin gerçekleşmesi durumunda, o kişilerin pasta börek dağıtanla dağıtmayan arasında tarafsız karar vermesine gölge düşürme ihtimali yüksek.
  • pasta borek bir sekilde gelenek haline gelmis de benim kendi tez savunmam oldukca garipti.

    makaron ile baslangic yapip savunmanin sonlarina dogru cig kofte ile kapanis yaptik, bir nevi gun gibi gecti. yemege dalip beni dinlemeyi unuttuklari falan bile oldu. hic de sorgulamamistim rusvetmis bilmemne, turk kulturu sofra ve beraber yemek yemeyi one cikaran bir kultur sonucta. ciddiyeti de yemek yenilip yenilmemesi ile olcuyorsak o da enteresan.
hesabın var mı? giriş yap