• aynı adla 1981'de bbc tarafından çevrilen dizinin güncel ve amerikalı eli değmiş şekli olacak gibi. zaten çok merak ederdik kendilerini. zira bu aileye senaryosunu graham greene yazdığı the third man'de önemli bir atıf yapılmıştır.

    "italya’da 30 yıl boyunca borjiyalar vardı. yani savaş, kıyım, cinayet... ama michalengelo, leonardo ve rönesans aynı dönemde var oldular. oysa isviçre’de kardeşlik, 500 yıllık demokrasi ve barış vardı. ama ne yaratabildiler? sadece guguklu saat!"
  • s01e03 doğu roma'yı yıkmış, vatikan'ı götünden solutan, ölüm haberi roma’ya ulaşınca italya’da toplar atılıp günlerce şenlikler yapılan, papanın bütün avrupa kiliselerinde üç gün çanlar çaldırıp şükür âyini yaptırdığı fatih sultan mehmet'i cem'in 'abimden önceki sultan' olarak tanımladığı bölüm olmuştur.

    o senin baban yavrum
  • belgesel olmadığı için hiç de sıçıp sıvamamış olan dizidir. kendi kutsal değerlerindeki yozlaşmaları, adamları itin götüne sokarak anlattıkları bir dizide, cem sultan'ın durumu hiç de abartılmamıştır (adam, papa'nın kızına dolma yedirdi, üzüntüden yataklara düşürdü lan daha ne olsun*). hele ki, bizim dizilerimizdeki yabancılara karşı tutumumuzu düşünürsek. en son sanırım muhteşem yüzyıl'da yabancı krallar bütün gün armut yiyen yavşaklar olarak gösterilmekteydi.
  • bu borgiaların para sorununu o dönemde türk medyası olsa manşete şöyle taşırdı:

    "borgialar borgia battı"

    sonra kellelerini alırlardı o ayrı.
  • papa'nın ayakkabısından, at arabasına, hizmetçilerin elbiselerinden, kardinallerin saç kesimlerine kadar her ayrıntıyı ince ince işleyen; ama cem sultanı, olabildiğince esmer, ucu kıvrık çizme giyen, papa'nın sarayının içinde aptalca bir sevinç ve neşeyle hoplayıp zıplayan bir oğlan gibi sunan dizi.

    sürekli papa'nın oğullarına bana çok iyi davrandınız, sizi kardeşim gibi görüyorum, sizi çok sevdim diyor ve çok komik oluyor. ulan karşınızdaki fatih sultan mehmet'in oğlu. imparatorluğun tahtına ortak. padişah olsa, yedi iklimin sultanı, allah'ın gölgesi diye anılacak birisi. bu kadar oryantalist bir bakışla, bu kadar cahilce yansıtılması ancak bilerek olur. güzelim dizide yapıştırma gibi duruyor cem sultan'lı kısım. arap aksanıyla ingilizce konuşması ise başka bir komedi.
  • 3. sezon finalinin aslında final olacağı haberini aldıktan sonra, bir süre elimde bekletip, nihayet izlemeye kıyabildiğim bir bölümle ekranlara veda etmiş efsane dizi. aslında, yönetmenin iki saatlik final filmi veya 4. sezon için düşüncelerini okuyunca, kendimi "iyi ki bitmiş" demekten de alamıyorum. "yok papa ölecek, günah çıkarmasına bile izin vermeyeceğiz, direkt cehennemde yakacağız vs..." arkadaş, adama karşı ne kin doluymuşsunuz. şahsen ben, borgia ailesi'nin tamamı hırs küpü psikopatlardan oluşsa da, kendilerine sempati besliyorum. ne yalan söyleyeyim, düşüşlerini, tarihsel olarak, o sevimsiz della rovere'nin kazanmasını, cesare'nin prenslikten hiçliğe uzanan yolculuğunu izlemek pek hoş olmazdı.

    --- spoiler ---

    mükemmel bir planla sforzalar'ın düşüşünü görmek resmen içimizin yağlarını eritti. doğuştan mühendis micheletto'nun direktifleriyle yıkılan kale, caterina'nın intiharının engellenmesi, her şey mükemmeldi. bir de meymenetsiz suratlı kadın, hala dişiliğiyle cesare'yi etkileyebileceğini sanıyor.

    cesare'nin lucrezia'nın eşini öldürdüğü sahnede, yine olayı bir kaza olarak verip cesare'yi izleyiciye kötü göstermemeyi amaçlamışlar. bence iyi bir nüans olmuş. keşke bu ensest olayını da, ilk sezonlarda olduğu gibi, sadece üstünkörü geçiştirip, resmiyete dökmeselerdi, çünkü hakikaten, iki oyuncu arasındaki kimya inanılmaz ve ortaya, game of thrones'taki gibi insana "tuu, reziller" dedirtecek bir ilişki değil de seyirciyi düşünmeye sevkeden bir aşk çıkmış. zaten dizinin bu şekilde kısa kesilmesinin sebebinin de, bütçeden ziyade, bu durum olduğunu düşünüyorum. amerikan dizi endüstrisi bile böyle bir şeyi kaldıramadı.

    --- spoiler ---
  • ilk bölüm itibarıyla umut vadeden yapım. başlamadan önce borgia ailesi ile ilgili hiçbir fikriniz yoksa baş karakterler hakkında bir wikipedia turu atmanızı tavsiye ederim. yozlaşmanın köküne vurmuş bol metresli bir papa, niccolo machiavelli'nin prens'inde iyi bir lider olarak bahsettiği oğul* gibi öğeleri prodüksiyon açısından iyi kotarılmış bir dizide izlemek güzel olacak gibi.

    yalnız ilk bölümde -belki de bilinçli yapılmış- bir hata buldum. rodrigo borgia'nın metreslerinden giulia farnese'nin portresini yapan ressam benim bildiğim pinturicchio değil rafael, yani raffaello sanzio. tablonun rafael tarafından dizide verilen 1492 civarında değil 1506 civarında yapıldığına dair "young woman with unicorn" diye aratılarak birçok kaynağa ulaşılabilir.

    bu arada izlerken karanlık bir köşeden ezio'nun* çıkıp ortalığı dağıtmasını beklemedim desem yalan olur.*
  • cem sultan'ı oryantalizme kurban etmiş dizidir.
  • --- spoiler ---

    3. bölüm itibariyle cem sultan diye bize the big bang theory'den raj'ı izletmiş dizidir. *

    --- spoiler ---
  • 4 sezon olarak planlanmıştı bu dizi ama ratingleri iyi gitmesine rağmen prodüksiyonu pahalı olmasından ve yapımcılarının söylemediği bazı sebeplerden dolayı 3. sezonda final yapıyorlar.

    yapımcısı 3. sezon finalinin zaten final gibi olduğunu belirtmiş. 2 saatlik bir film projesi de düşünülmekteymiş.,

    game of thrones ile takvimi çakıştığı için beklenen ilgili hiç göremedi, game of thrones'in altında hep ezildi, ama çok özel bir diziydi. bitmesine üzüldüm.
hesabın var mı? giriş yap