• bu hafta yayınlanan bölümlerde detroit pistons (bad boys) takımını gördük..
    nba tarihinin en nefret edilen takımıydılar..

    1989 ve 1990 serilerinde bulls'u resmen döverek yenmişlerdi.
    1991 doğu konferansı final serisi son maçında daha maç bitmeden bulls oyuncularını tebrik etmeden sahayı terketmişlerdi.
    jordan ilk intikamını almıştı..onları yenmişti..
    fakat jordan'ın bile o anda bilmediği alınacak ikinci intikam vardı..
    1992 olimpiyatları..yani (bkz: dream team)
    o kadro'da larry bird, magic johnson, michael jordan, scottie pippen, karl malone, john stockton gibi oyuncular vardı..
    ama bad boys takımından isiah thomas dahil bir tane bile oyuncu yoktu.
    üstelik dream team takımının koçu chuck dalyidi..
    yani pistons'ın koçu..

    jordan şart koşmuştu..
    onlar varsa ben yokum..

    ikinci intikam alınmıştı..

    ısiah thomasın belgeselin 4.bölümünde söylediği (jordan'ın bile inanmadığı) "bugün olsa tebrik ederdim" açıklamasının ardında yatan gerçek sebep bu olimpiyat olayıdır..
    sırf bu sebepten hayatı boyunca,diğer arkadaşları gibi hep jordan aleyhine konuşmuştur.
  • öncelikle über bir belgesel/mini dizi/başarı hikayesi vs. ne deniyorsa işte ondan olan yapım. bunu belirtmeden geçmek çok ciddi ayıp olur.

    2. olarak söylemek istediğim şey ise altyazı. altyazıyı çeviren kardeşim sana sesleniyorum. basketbolu takip etmiyor, terimlerini bilmiyor, hatta nefret ediyor da olabilirsin. ama bu amk oyununu bilmiyorsan da işine saygı duy ve terimleri çevirmeden önce iki google araması yap da çıkan videoları, açıklamaları okuyuver. anlamaya çalış. zaten basketbol içerikli dakikalar çok az genel olarak röportaj odaklı bir dizi ve sen güzelim işin içine sıçıyorsun. hatta yanlış çeviriyorsun. ya bu yapımı çevirme ya da gelecek bölümlere lütfen odaklan. sana ufak bir ipucu da vereyim burdan. bazı terimlerin türkçe karşılığını bulamadıysan bırak çevirme kalsın, biz anlarız. switch kelimesi için “alanı boşalt” gibi nerenden uydurduğunu anlamadığım bir çeviri yerine “switch yap” şeklinde okumayı, eskiden oyun kurucuydum daha sonra “küçük bir hücum” oldum yerine “small forward” şeklinde okumayı tercih ederim. küçük bir hücum oldum ne amk. hatırladıkça gülüyorum.

    3. ve 4. bölümde jordan’ın neden ı.thomas’tan bu kadar nefret ettiğini ve milli takımda istemediğini çok daha iyi anladım. insan bir türk veya avrupalı olarak şuna ciddi manada hayret ediyor. amerikalıların oyuna bakışı, disiplin seviyesi, saygısı bambaşka bir seviyede.
    ı. thomas kendisinden nefret ettiğini bildiği, kendisini milli takıma aldırmadığı jordan’ın yapımında yer alabiliyor. para alıyordur vs bilemem. fakat şunu amerika dışındaki farklı bir organizasyonda görmemiz ciddi manada zor. hatta imkansız diyebiliriz.

    yetenekler, rekabet, ekonomi, şovlar bunlar organizasyonu gelişteren ve tepede kalmasını sağlayan araçlar fakat oyuna olan tutku, disiplin ve saygı işte bunlar oyunu büyüten ve küresel hale getiren olgular. tüm nba yıldızlarının oyuna ve organizasyona olan bakış açısı bizi bu adamların rekabetini izlemeye teşvik ediyor. her ne kadar günümüzdeki nba basketbolu beni pek cezbetmese de 80’ler 90’lar 2000’lerin başındaki yetenekler bu oyuna çok ciddi bir aşama kaydettirmiştir.
  • herkes altyazı demiş ama seslendirmeden kimse bahsetmemiş.

    tamam, altyazıya göre seslendirme çok daha iyi ama orjinal ses o kadar önde ki, tv'nin sesini sonuna kadar açsanız da bir şey anlaşılmıyor.

    netflikş neden bunu yapıyor anlamıyorum.

    belki de ben bilmiyorum.
  • tüm bölümler yüklenene kadar izlemeyeceğim belgesel. spoiler yememek için de başlıktan uzak duruyorum. sezonluk koca koca dizilerin bile (game of, lost vs) sezon finalini bekleyip daha sonra toplu izleyen kitleyi üzdün netflix.
  • hadi diyelim ceviren arkadas basketbol terimlerinden cok uzak ve bir sekilde teslim etti isini, teslim alan yetkili kisi/departman da mi kontrol etmeden yayina gonderiyor ceviriyi?
  • ey netflix bu ne rezil bir cevirmedir, ingilizce alt yaziya donduk. basketbol terminolojisinden bu kadar uzak birine bu epik serinin cevirmenligini vermek buyuk skandal. murat murathanoglu nu ceviremiyor muydu? zevkle yapardi, hazir dublaj isini de vermissiniz. kesinlikle degistirin gelecek bolumlerde.

    e hadi netflix bu boku yedi seni verdi bu ise cevirmen kardesim, internetten iki dakika bakamiyormusun senin kendi dunyana anlamsiz gelen terimlere, bakip duzeltemiyor musun?
  • gercekten harika bir belgesel ortamin atmosferini çok iyi yansıtmıslar .

    jordan ve takım arkadaslarinin basari hikayelerini izlerken duygularina ortak oluyorsun.

    izleyin , izlettirin.
  • belgesel 9/10
    altyazı 0/10

    türkiye netflix’ten bir çeviri faciası daha.

    (bkz: small forward)
    (bkz: küçük forvet)

    (bkz: trash talk)
    (bkz: çöp konuşma)
  • dayanamayıp torrentlere düştüm ve 8. bölümü izledim en son. basbayağı çocukluğumda izlediğim nba'in belgeselini yapmışlar. jordan'ın nasıl bir psikopat olduğunu daha yakından görüyoruz ama adamı çok seviyorum ya ne söylese doğru geliyor nası bi etki yaratmış belli değil. jordan olmanın o kadar zevkli bir şey olmadığı da gösteriliyor.

    michael jordan babası öldürülmeden önce de bırakmayı düşünüyor anladığım kadarıyla. adam çok yorgun ve kanıtlayacağı bir şey kalmamış üç sene üst üste şampiyon olmaktan başka.

    bad boys dönemlerini hatırlamıyorum ben ilk barkley ile karşı karşıya geldikleri phoenix final serisini izlemiştim hatta videoya çekmiş defalarca izlemiştim o maçları. bunları tekrar görmek, oyuncuların yorumlarını izlemek muazzam bir nostalji, muazzam bir keyif gerçekten.

    jordanın davranışlarını gerekçelendirmesi çok mantıklı geldi bana. diyor ki eğer ben böyle bir rekabetçi manyak olmasaydım, herkesi zorlayıp götün teki gibi davranmasaydım kazanamazdık ve şu an ben ben olmazdım. takım arkadaşları ve diğer herkes de hemfikir zaten. o yüzden steve kerr'e ne kadar kötü davranmış allah kahretsin diyemiyorsunuz keza steve kerr kendisi de öyle demiyor. evet gerçekten her antrenman başka bir kabustu ama geriye bakınca bu gerekliymiş diyor eski takım arkadaşları

    yazdıkça yazarım bu konuda ama çok uzatmaya gerek yok. netflix yalnız sen nası çevirmenlerle çalışıyosun ya? abi yollayın bedava yaparız biz bunun çevirisini yüz tane adam çıkar ekşiden ben de gönüllüyüm. küçük sevmli hücumcu scottie pippen'ın ses tonu tam morgan freeman değil mi ya bu arada?
  • jordon’ın seslendirmesi sıçmış, batırmış.

    adamın gerçek sesine ve kalıbına bir bak, bir de seslendirmedeki sese bak!!
    vızıltı gibi.
    eşek sikine konan sinek gibi.

    maykıl’a bu sesi reva gören şahsiyet beynini bi gözden geçirsin..
hesabın var mı? giriş yap