• son yıllarda senaryo ve oyunculuk olarak izlediğim en iyi film.

    --- spoiler ---

    filmde karl marx'ın bir şüpheli olarak kullanılması oldukça ilginç. elizabeth cree karakterinin geçmişine yönelik sahneler, psikanalitk göndermeler oldukça güzel. bunun yanında seri katilin bir kadın olarak düşünülmemesi victorian dönemdeki kadına yönelik görüşü oldukça başarılı bir şekilde ortaya koyuyor

    --- spoiler ---
  • peter ackroyd'un romanından uyarlanmış, güzel bir gizem, gerilim hatta belki korku filmi.
    (bkz: cinayet sanatı)
    (bkz: the trial of elizabeth cree)
  • uzun süredir izlediğim en iyi film. oyunculuklar bir harika. atmosfer gerçekçi.
  • 1800'lü yıllarda londra'da geçen gayet sürükleyici, zerre sıkılmadan izlenen bir polisiye-gerilim filmi. bu kadar az biliniyor olması gerçekten üzücü. karl marx detayı da şahane olmuş.
  • (bkz: peter ackroyd) tarafından yazilmis (bkz: dan leno and the limehouse golem) ülkemizde (bkz: cinayet saati) adıyla yayımlanmış 1994 tarihli romanından uyarlama muhteşem film... 1880 ler londra'sında (bkz: thomas de quincey) in (bkz: murder considered as one of the fine arts) ülkemizde çıkan adiyla (bkz: güzel sanatların bir dalı olarak cinayet) kitabında bahsettigi 1811 yılında john williams ın işlediği seri cinayetlerin arka fonu oluşturduğu film özellikle benim gibi (bkz: edgar allan poe) ve onun yarattığı atmosferin hayranları için eşsiz bir sinema şöleni olmuş... tekrar tekrar izlenesi çıksa orjinal blu-ray vs arşive eklenesi...
  • işlenişiyle, çekimiyle ve oyunculuklarıyla benim çok hoşuma giden bir film olmuştur. neden bu kadar az ilgi çekmiş anlamak mümkün değil. o döneme ilişkin verdiği toplumsal mesajlar, hatta karl marx ayrıntısıyla bile popüler olması gerekirdi diye düşünüyorum. dönem filmleri bu kadar popülerken bu filmin popüler olmaması nereden baksan şaşırtıcı.

    --- spoiler ---

    sondaki kızın ölmesi ve golem'in bu şekilde onurlandırılmış olması bana biraz absürt geldi. belki filmde öyle işlenmiştir. kitabı okuyanlar o kısımla ilgili aydınlatabilir mi?
    --- spoiler ---
  • bates motel'in emma'sı olivia cooke oynuyor diye öylesine açıp bayıldığım süper film. belki konusu falan bir noktada illa tahmin edilebilir ama bunun işleniş şekli, oyunculuklar, kostümler, yaratılan atmosfer kusursuzdu.

    konunun tahmin edilebilir olması da aslında senaryonun kötülüğünden değil, artık ne yaparsanız yapın filmlerin bu durumdan kurtulamaması ile alakalı. final nasıl olursa olsun eminim herkes "başından tahmin etmiştik" diyecekti. insanları şaşırtmak ve beklenmeyen sürpriz sonların ekmeğini yeme dönemi eskidenmiş. izleyici artık alışık böyle şeylere. filmde de bu açık çok başka yerlerden çok iyi bir şekilde kapatılmış.

    hak ettiği ilginin çeyreğini bile görmemiş
    bir film olsa da suç/gerilim seven herkes izlemeli.
  • kitabını okumamış olsam kesinlikle izleyeceğim bir film olurdu.
  • https://www.youtube.com/watch?v=mcjp8-mebgy uludağ sözlük video ya eklensin

    yönetmeni, juan carlos medina ve başrol oyuncuları bill nighy, douglas booth, olivia cooke, sam reid olan 2016 yapımı polisiye-gerilim türünde film. böyle bir filmi neden bu kadar geç fark ettim bilmiyorum ancak türü sevenlerin kesinlikle kaçırmaması gereken bir film.

    *konusu: "bir dizi cinayet, halkı sarsar ve halk insanların karanlık zamanlardan golem adındaki efsanevi bir canlının cinayetlerden sorumlu olduğuna inanmaya başlar. judaik mitolojiden gelen bu canlı kil ve çamurdan oluşmuş ve ritüeller ile büyülerle canlandırılmış bir yaratıktır. scotland yard müfettişi kildare'e bu çözülmesi zor cinayetlerin sorumlusunu bulma görevi verilir. müfettiş ise daha fazla insan ölürse günah keçisi konumuna düşmekten endişelidir. şüphelilerin listesini daralttıkça kocasını zehirlediği için idam sırasında bekleyen ünlü sanatçı little lizzie cree'in olayların kilit noktasında olduğunu fark eder."

    *kaynak: https://www.planetdp.org/…e-limehouse-golem-dp57025
hesabın var mı? giriş yap